2010 yılından itibaren 17 Türkiye şampiyonluğu, Avrupa’da madalyalar, İslami Dayanışma Oyunları şampiyonluğu kazanan Alkayış, son olarak da Kick Boks Dünya Şampiyonası'ndan altın madalya ile döndü.
2000 yılından babasının zoruyla kick boks sporuna başlayan milli sporcu Ünal Alkayış, 10 yıl hiçbir başarı elde edemezken, katıldığı yarışmalarda madalya kazanamadı. Bu süreçte çalışmalarına ara vermeyen ve başarılar elde etmek için mücadelesini sürdüren Alkayış, 2010 yılında kazandığı ilk Türkiye şampiyonluğunun ardından şampiyonluklara üst üste ulaştı. O günden bugüne kadar 17 Türkiye şampiyonluğu, Avrupa’da madalyalar, İslami Dayanışma Oyunları şampiyonluğu kazanan Alkayış, son olarak da Kick Boks Dünya Şampiyonası'ndan altın madalya ile döndü. Geçen yıl kazandığı İslami Dayanışma Oyunları şampiyonluğunu kırık elle kazanan milli sporcu, artık hedefinin kendisi için sporcular yetiştirmek olduğunu söyledi.
"10 yıl boyunca şampiyonalardan eli boş döndüm"
Spora başlama öyküsü ve başarılarıyla ilgili İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine konuşan Ünal Alkayış, 2000 yılında babasının zoruyla spora başladığını dile getirdi. Spora başladığı yıllarda şampiyonalardan eli boş döndüğünü vurgulayan Alkayış, "10 yıl boyunca şampiyonalardan eli boş dönüp, 10 yıl sonrasında artık yenilmez bir şampiyon oldum. 2010’dan sonra şampiyonluklar geldi. Serüven ondan sonra başladı. Tabii başarısız olduğum yıllarda bırakmayı hiç düşünmedim daha çok hırslandım. Daha çok antrenman yaptım ve daha çok çalıştım. Bugünlere geldik. 17 kez Türkiye şampiyonu oldum. Avrupa’da ikinci oldum, üçüncü oldum. Dünya şampiyonalarında ikinci ve üçüncü oldum. Geçen sene İslami Dayanışma Oyunları’nda şampiyon oldum. Hatta İslami Dayanışma Oyunları’nda sabah yarı final maçımı, akşam final maçını yaptım. Sabah yarı final maçında elim kırıldı. Final maçına kırık elle çıkıp o şekilde şampiyon oldum. Bugüne kadar en büyük başarım İslami Dayanışma Oyunları şampiyonluğumdu" diye konuştu.
Eli kırık maça çıkma sürecini de anlatan Ünal Alkayış, "Hastanede doktorlarla birlikteyken doktor kesinlikle dövüşemeyeceğimi, eğer ki elimde tekrardan bir kayma olursa sinirlerin kopacağını ve elimi kullanamayacağımı söyledi. Beni bu maça çıkmam için, beni destekleyen, yanımda olan abimdi. Abimin bana verdiği cesaretle çıktım o maça. İyi ki de çıkmışım. Kazandım, şampiyon oldum" şeklinde konuştu.
"İstiklal Marşı'nı duyduğumda kendimle gurur duydum"
Son olarak Portekiz'de düzenlenen Kick Boks Büyükler Dünya Şampiyonası’nda yarıştığını dile getiren milli sporcu, "Kilomda benimle birlikte 23 sporcu vardı. Ben 4 maç yapıp öyle şampiyon oldum. İlk rakibim Amerikalıydı, ikinci rakibim Kazakistanlı. Üçüncü maçım benim için kilomda sürpriz bir isimdi. Çünkü 71 kilonun dövüşçüsüydü, ben 75 kilonun dövüşçüsüyüm. 2011 yılından beri yenilmeyen Sırbistanlı bir sporcu vardı. İlk kez kaybetti. O da bana kaybetti. Finalde de geçen sene Avrupa Şampiyonası’nda finalde kaybettiğim Ukraynalıyla rövanş yaptık. Finalde de Ukraynalıyı yendim öyle şampiyon oldum. Şampiyonluktan daha önce o Sırbistanlı sporcuyu yenmek benim için çok büyük bir başarıydı. Sadece benim için değil Türkiye için de öyleydi. Türkiye’den birçok sporcudan mesaj aldım. Birçok oradaki ülke federasyonlarından tebrik aldım. Büyük bir sporcuydu. Rövanş kazanmak da benim için çok önemliydi. Çok gurur vericiydi. İstiklal Marşı okunana kadar, o kürsüye çıkana kadar çok fazla bir şey hissetmedim ama İstiklal Marşı’nı duyduğumda kendimle gurur duydum" dedi.
