Son zamanlarda, acil servisler aşırı kalabalıkla mücadele etmekte ve bu durum hem hastalar hem de sağlık çalışanları üzerinde ciddi etkiler yaratmaktadır. Acil servislere sadece gerçek acil durumlar için değil, erken sağlık hizmeti almak ve rutin kontroller için de gidilmeye başlandı. Bu artan talep, acil servislerdeki baskıyı artırıyor.
Bazı hastanelerde, koridorlarda bulunan yataklar hasta bakımı için kullanılmakta ve yöneticiler hastaların 40 dakika içinde muayene edilmesini beklemektedir. Ancak, bu uygulamaların hasta bakım süreçlerine olumsuz etkisi göz ardı edilmekte.
Bu yoğunluk, hastaların daha uzun süre beklemesine ve gerçek acil durumdaki hastaların tedavisinin gecikmesine neden olmakta, bu da durumlarının daha da kötüleşmesine yol açmaktadır. Ayrıca, acil servis çalışanları tükenmişlik yaşamakta, bu da verimliliği düşürmekte ve maliyetleri artırmaktadır.
Ancak büyük resmi gözden kaçırmamak gerekir: Hastaların nitelikli acil sağlık hizmetine ulaşması esastır. Acil servis kalabalığı, kapsamlı bir çözüm gerektiren karmaşık bir sorundur. Hastane yöneticileri, doktorlar, politika yapıcılar ve ilgili tüm tarafların bir araya gelerek bu sorunu çözmesi gerekmektedir.
Ayrıca, sağlık hizmetlerine başvurudaki örtülü önyargılar, birinci basamak sağlık hizmetlerine başvuru oranını düşürmekte ve bu da daha hafif şikayetler için acil servis ziyaretlerine yol açmaktadır. Bu nedenle birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi için yöneticilerin ve politika yapıcıların çaba göstermesi gerekmektedir.
