Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AKP grup toplantısı öncesi gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bakan Tunç, Bolu Grand Kartal Otel'e ilişkin hazırlanan bilirkişi raporuna yönelik eleştirilere ilişkin sorular üzerine, raporun tarafsız ve profesyonel bir şekilde hazırlandığını söyledi.
Tunç, şöyle konuştu:
Kartalkaya otel yangını
"Şimdi bilirkişi raporu hazırlanıyor, İstanbul Teknik Üniversitesi'nin bu konudaki uzman akademisyenleri tarafından rapor hazırlanma süreci devam ediyor ama çok kısa süre içerisinde de dosyaya sunulur. 78 canımızı kaybettik, 36'sı çocuk, milletçe büyük bir acı yaşadık, derinden yaşadık bu acıyı. Hala da yüreğimizde, ailelerin acısını dindirmek mümkün değil. Bu konu polemik yapılabilecek bir konu değil. Burada özellikle CHP Genel Başkanı, iki haftadan bu yana grup toplantılarında özellikle bu konuyu gündeme getirerek, sanki birilerinin sorumluluktan kaçırıldığı gibi bir izlenim uyandırmaya çalışıyor. Bu çok çirkin bir ifade.
78 canımızı kaybetmişiz, milletçe derinden yaralanmışız. Bu acı olayın üzerinden polemik yapmamak lazım. Burada yargı kendi mecrası içerisinde mutlaka sorumluları bulacaktır. Burada biz Sayın Özel'in özellikle neyi ifade etmek istediklerini çok iyi biliyoruz. Burada birilerini sorumluluktan kurtarma çabası varsa, bu bir kere doğru değil. Ucu nereye dokunursa dokunsun, rapor çıktığında kimlerin sorumlu olduğu ortaya çıkacak. Tüm şeffaflığıyla hangi mevzuat çerçevesinde, hangi kurum, kuruluş, kişi sorumlu bu yargı tarafından bilirkişi raporuyla ortaya çıkabilecek hususlar. Sabırla bekleyeceğiz. Ayrıntılı bir rapor hazırlanıyor ve kısa süre içerisinde de bu rapor savcılık makamına ulaştırıldığında ardından da kamu davası açılacaktır.
Tüm şeffaflığıyla herkes görecek kimsenin korunmadığını, üstünün örtülmediğini. Çünkü büyük bir sorumluluk. Sayın Cumhurbaşkanımız cenazeler vesilesiyle Bolu'ya da gittiğinde de ifade etmişti. 'Ucu nereye dokunursa dokunsun. Bunun üzerine duracağız' demişti. Burada kesinlikle birilerinin korunması söz konusu olamaz. İki haftadan bu yana grup kürsülerinden çıkıp birilerini adeta korumaya yönelik, bilirkişi raporunda birilerinin suçlanmamasına yönelik bir çaba söz konusuysa hiç onu beklemesinler. Burada sonuna kadar hiçbir ayrım yapmadan kim sorumluysa mevzuat çerçevesinde elbette ki yargı bunların hesabını soracaktır. Biz de sonuna kadar takipçiyiz."
"Bu kanun köpeklerin katledilmesi kanunu değil"
Adalet Bakanı Tunç, sokak hayvanlarıyla ilgili yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
"Sokak hayvanlarıyla ilgili çok üzücü olaylar oluyor. Çocuklarımız maalesef hayatını kaybetti. Yaralanan vatandaşlarımız oluyor. Hayvanları Koruma Kanunu çıktı biliyorsunuz 2024 yılında. Bu kanun çerçevesinde üzerine düşen görevler var, bazı kurum ve kuruluşlarımızın, yerel yönetimlerimizin. Büyükşehir, il ve ilçe belediyeleri, 25 bin nüfusu aşan belediyelerin özellikle sorumlulukları var. Bunların o kanun çerçevesi içerisinde bütçe gelirlerinin, büyükşehir belediyeleri binde 3'ü, diğer belediyeler binde 5'ini ayırmak zorunda barınak kurabilmek için.
Burada bu yasa hem hayvanları yaşatmak için hem de insanlarımızın can güvenliğini korumak için. Ekmek almaya giden çocuklarımızın köpekler tarafından parçalanmasını kabul edemiyoruz. O nedenle herkes üzerine düşeni yapmak zorunda. Bu kanunun uygulanması lazım. Bu kanun köpeklerin katledilmesi kanunu değil. Bu kanun köpeklerin, başıboş hayvanların sokaklarda düzensiz bir şekilde gezmemesi, onların sağlıkları açısından da korunması, onların aşılanması, kısırlaştırılması ve düzenli bir şekilde barınaklarda barındırılması. İnsan sağlığını tehdit eden bu konularla ilgili, özellikle hayvanları koruma kanununda belediyelere yüklenen görevlerin yerine getirilmesi lazım. 2024 gelir bütçelerinde bu kaynakları ayıran, ayırmayan belediyelerin özellikle araştırılması gerekir.
Ayırmaları lazım. Binde üç demek, bir büyükşehir belediyesinin 100 milyar gelir bütçesi olduğunda 3 milyarlık bir kaynak demek. Bu da köpeklerimiz için çok sayıda barınak demek. Ve bu konunun çözümü demek. Dolayısıyla bu konudaki hassasiyeti il özel idarelerimiz ve belediyelerimizin göstermesi lazım. Göstermediğinde ne olur? Kanunda birtakım sorumluluklar var. Bu sorumlulukları yerine getirmezlerse orada da özellikle Türk Ceza Kanunumuzun 'görevi kötüye kullanma', eğer bu konuda ölüm ya da yaralanma meydana gelmişse, 'taksirle yaralama', 'taksirle öldürme' suçlarına iştirak gibi özellikle bu suçlar da gündeme gelir. O nedenle hem Türk Ceza Kanunlarından sorumluluklar var hem hukuki olarak tazminat sorumlulukları var. O nedenle gerek belediyelerimiz gerek il özel idarelerimizin bu konuda hassas olmaları lazım. Çünkü kanun açık. Kanun 2024 yılında bütçelerde pay ayrılması ve bu payında özellikle barınaklar için kullanılması konusu."
'Af söz konusu değil'
Adalet Bakanı Tunç, kamuoyundaki af tartışmalarına ilişkin sorular üzerine, 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla cezaevinde bulunanlar ve denetimli serbestliğine 5 yıl kalanlarla ilgili Kovid-19 izni çıktığını hatırlattı.
Tunç, "Şu anda konuşulan konu da şu, 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla cezaevinde bulunmayan ancak cezaevinde bulunanlardan öncelikle suç işleyen, suç tarihi itibarıyla daha önce suç işlediği halde bu yasadan yararlanamayanlarla ilgili bir talep var. Bu talebin değerlendirilmesi Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne ait. Af söz konusu değil" dedi.