Müzik ve dans insanın evriminde, çok derinlerden bugüne gelmiş iki önemli sanat dalıdır. Müzik, insanların birlikte avlanmak, gücünü hep birlikte bir yere toplayıp zorlu işleri yapmak için yaratılmış heyamolalardan, iş türkülerinden yola çıkmıştır. İnsanın karnını doyurmasında, hep birlikte çalışmasında önemli bir yer tutmuştur. İnsan geliştikçe, iş türküleri, heyamolalar da buna paralel gelişmiş, müzik bugünkü halini almıştır.
Müzik insanın evrimsel tarihinin derinliklerinden, insanın derinliklerine işlemiştir. Derinlerden gelir ve insanı sarar sarmalar.
Acılarımızı, sevinçlerimizi en iyi müzikle ifade ederiz; müzikle hüzünlenir, müzikle coşarız. Müzikle insan olduğumuzu hisseder, biraz daha insan oluruz.
Müziğin ilk enstrümanı insan sesiydi. Sonra insan başka nesneleri müzik yapmak için kullanmaya başladı ve dünyanın dört bir yanında binlerce değişik türde müzik aleti üretti; sesini müzik aletleriyle birlikte kullandığı binlerce müzik türü de…
Müzikte insan sesi hala önemli bir yer tutar. Varlığını binlerce senedir sürdüren korolar bunun somut bir kanıtıdır.
Müzik tek sesli olduğu gibi çok sesli olarak da gerçekleştirilebilmektedir. Çok sazın aynı anda çalması ya da çok kişinin aynı anda söylemesi çok seslilik değildir. Çok sesli müzik, saz sayısının ya da şarkı söyleyenin çokluğu ile değil sazların, şarkı söyleyenlerin aynı anda birbirinden farklı ama tamamlayıcı parçaları çalmaları, söylemeleri sonucu oluşur. Bunun için bestenin de çok sesli müziğe uygun olarak yapılmış olması gereklidir.
Tek sesli müzik insanlık tarihi kadar eskidir. Çok sesli müzik ise insanlığın gelişimini beklemiş olup geçmişi, 500'lü yıllarda Papa Gregor'un kilisede söylediği ezgilere dayandırılmaktadır.
Korolar da çok sesli ve ya tek sesli şarkı söylemelerine göre sınıflandırılır. Çok sesli şarkı söyleyen korolara çok sesli koro ismi verilmektedir. Çok sesli koro eşlik için orkestra kullanmaz, parçaları sadece insan sesiyle seslendirirse 'Akapella Korosu' ismini almaktadır.
Ayvalık Kültür Sanat Derneği, AYKÜSAD ve onun çalışkan başkanı sevgili Yaşar Akçay, müzik öğretmeni, koro şefi sevgili Tülin Özdem ile birlikte AYKÜSAD Akapella Korosu'nu kurmaya karar verip hayata geçirirler. Pandemi nedeniyle çalışmaları kesintiye uğrar. 2022 Ekim'inde kaldığı yerden çalışmalarına devam ederler. Bu sürecin bir yerinde eşim Hülya'yla birlikte biz de koroya katılarak çalışmalara dahil olduk
Koro şefimiz Tülin öğretmenimiz, neredeyse hepsi amatör koro üyelerini büyük bir sabırla, takdir edilesi bir gayretle ve ciddi müzik eğitimi bilgisiyle çalıştırdı. Koro kendisinden umudunu kestiği zamanlarda bile o korodan umudunu kesmedi.
İyi ki de kesmedi, birçok insan birlikte, disiplinli bir şekilde çok sesli şarkı söylemeyi öğrendik. Bir birimizi nasıl tamamlayacağımızı gördük. Şarkı söylemenin hazzı, koro şefimizin dediklerini yapmaya yaklaştıkça daha da arttı.
AYKÜSAD yönetiminin, başkanı Yaşar Akçay'ın, koro şefimiz Tülin Özdem'in ve tüm koro üyelerinin emekleri hafta sonu, 16 Nisan, Pazar günü İzmir'de katıldığımız Mozart Akdemi 6. Çok Sesli Koro Festivali'nde sahne alarak taçlandı.
AYKÜSAD Akapella Korosu, kendi standartlarına göre başarılı bir konser verip, kendilerini, salonu, AYKÜSAD yönetimini, en önemlisi de büyük emeği geçen koro şefi Tülin Özdem'i mutlu ettiler.
İzmir'den dönüş yolunda yeni bir şevkle katılacağımız koro festivallerinin planları yapılmaya başlandı bile…
Bir kez daha müziğin birleştirici, duyguları harekete geçirici gücünü doyasıya yaşadığımız bir gün oldu.
Teşekkürler Mozart Akademi…
Teşekkürler koro üyesi arkadaşlarım…
Teşekkürler AYKÜSAD yönetimi ve çalışkan başkanı Yaşar Akçay…
Teşekkürler sevgili koro şefimiz Tülin Özdem…