Cumhuriyet Halk Partisi bu kafa ile her zaman kayıp etmeye adaydır.
Nisan 2017'de yapılan anayasa değişikliğinde, yaklaşık iki buçuk milyon mühürsüz oy pusulasının, Yüksek Seçim Kurulu tarafından kabul edilmesinin üzerine gereği gibi gitmedi.
Bu konuda pasif kaldı. Bütün yasal yollar, protesto da dahil kullanılırdı. 14 ve 28 Mayıs milletvekilleri ve cumhurbaşkanı seçimlerinde, anayasanın 101. Maddesine rağmen cumhurbaşkanı adaylığında ,'bir adayın üçüncü defa aday olamaz .'Maddesine rağmen, cumhurbaşkanının üçüncü defa adaylığının kabul edilmesine karşı hiç bir davranışta bulunmadı.
Seçimlerde istifa etmesi gereken adayların istifa etmeden adaylıklarının kabul edilmesine, gerekli tepkiyi göstermedi. Bakanların hiçbiri istifa etmeden seçime gidildi.
AKP, seçimlerde iktidar olmasından dolayı devletin bütün olanaklarını sınırsız bir şekilde kullandı.
Bunlara karşı muhalefetin tepkisi ne oldu?
Bu seçim eşitsizliğini kabul etmek oldu değil mi?
Seçimler için koşullar eşitlenmeden muhalefetin seçime gitmesi, kayıp etmeyi baştan kabul etmekti.
Yaklaşık dokuz ay sonra yerel seçimler yapılacak.
Bu kadar zaman içerisinde, CHP'de seçim çalışmalarının yanında bir de kongreler var.
Kongreler devam ederken, partinin seçime ve seçim çalışmalarına odaklanmasında sıkıntılı olmaz mı?
İki seçimi henüz yeni geçirdik.
Seçimlerde yenilginin sonucunda, parti içi muhalefet demiyorum. Zira parti içerisinde örgütlü ve disiplinli bir muhalefetin olduğu pek de hissedilmiyor. Bireysel çıkışlarla eleştiri yapılıyor.
Seçim kayıp edilince bütün hatalar parti genel başkanına yükleniyor.
Taban çalışmak istedi de genel başkan 'çalışamazsınız mı? ' Dedi.
Eleştiri mutlaka olacak.
Fakat yapıcı ve birleştirici olması gerekmiyor mu?
İktidar yine elindeki bütün olanakları geçmişten daha etkili şekilde kullanarak yerelde de iktidar olmak isteyecek ve istiyor.
CHP'nin yerel yöneticileri, büyükşehir belediyeleri olmak üzere önemli işler yaptılar. Sosyal demokrat belediyecilik anlayışının gereğini önemli ölçüde yerine getirdiler.
Başta İstanbul, Ankara, Mersin, Adana, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlarının yaptıkları, merkezi iktidarın bütün engellemelerine rağmen, sosyal demokrat belediyecilik adına azımsanamaz.
Muhalefet partilerinin geçen seçimlerde gereğini gibi başarılı olamayışının yanında, iktidar partisinin de aslında seçimde istediği olmadı. Onun da seçim öncesine göre kayıp ettiği durumlar var.
Ana muhalefet partisi, içerisinde kısır çekişmeler yerine, yerel seçime daha fazla odaklanmalı ve diğer 'Millet İttifakını' meydana getirilen seçim ittifakı yerelde de oluşturulmalı.
Zira AKP, muhalefetin karşısında devletin olanaklarını sınırsız kullanarak bir siyaset yürütülüyor.
Yine iktidar devlet imkanlarını yerel seçimlerde de kullanmaya devam edecektir.
Muhalefet, yerel seçime dikkatle sarılmalı, çalışmalarını ona göre yürütmeli.
Partinin taban örgütleri yerel seçim öncesinde daha sağlıklı örgütlenerek çalışmalarını tabana yayıp hedefini iyi belirlemelidir.
İktidarın yolu, yerel yönetimleri kazanmaktan geçer.
9 Haziran 2023 Cuma
Ahmet Yılmaz.