Bu değişimcilerin genel merkeze karşı elde ettiği büyük başarıydı.İlk turdan sonra Kılıçdaroğlu’nun çekileceği söylense de sonuna kadar direndi. Aradaki 18 farkı kapatmaya çalıştı ama delege buna müsaade etmedi.Bir önceki yazımda da değinmiştim:CHP delegesi bilinçli oy kullanır.Partinin en zor zamanında bile hep arkasında durmuştur.Partiye sahip çıkar ve her ortamda partisini savunur.Şimdi de yine değişim yönünde oy kullanarak bir umut ışığına yol açtı.Bu cendereden ve fasit daireden partiyi kurtarmak için özgürce oyunu kullandı.Ne 55 il başkanının,ne 95 milletvekilinin Kılıçdaroğlu’na desteğine aldırış etmedi.Delege de biliyordu ki bu tür destekler her zaman vicahiye çevrilmiyordu. Çünkü tabanda değişimden yana büyük bir baskı vardı.CHP bu haliyle devam etseydi hiç bir zaman iktidar alternatifi olamayacaktı. Şimdi hiç olmazsa bir umut vardı.
Kongrede Kılıçdaroğlu’nun beni arkadan hançerlediler sözü çok konuşuldu.Bu sözü Meral Akşener ve Özgür Özel’e söylediği iddia edildi.Belki bir nebze doğru olabilir ama bunun alt yapısı sağlam değil.Zannedersem son seçimleri kastediyor Kılıçdaroğlu.Ama Kılıçdaroğlu seçimi kaybedeceğini bile bile aday oldu ve sonuç ortada.Kamuoyu anketlerinde İmamoğlu ve Yavaş her zaman önde çıkıyordu.Hiç bir ankette Kılıçdaroğlu önde çıkmadı.Buna rağmen bir inat uğruna aday oldu.Seçim sathında küçük partilere verdiği seçim rüşvetlerinin bedelini çok ağır ödedi CHP ve dolayısıyla Millet ittifakı.Hiç kazanmaması gereken seçimi yine Erdoğan kazandı.Böyle bir ortamda seçimi kazanamayan muhalefet ne zaman kazanacak.
İşin en dramatik tarafı Kılıçdaroğlu seçimi kaybetmesine rağmen koltuğunu bırakmamak için direnmeyi tercih etti.Seçimi kazanmak için genel merkez delege üzerinde büyük baskı kurdu.Hala statükoculuğu savunmaya,dilinin ucuyla da değişim yapacağını söyleyerek kendi ayağına kurşun sıktı.Halbuki seçimden sonra genel başkanlığı bıraksaydı bir onursal başkan olarak daha itibarlı olurdu.Tabi Kılıçdaroğlu tabandan gelen bir siyasetçi olmadığı için bazı tuzakların farkında değildi.Deniz Baykal’a kurulan kumpasın ardından genel başkan oldu.Televizyon proğramlarındaki tartışmalarda sağlam veriler ortaya koyarak rakiplerini yenilgiye uğrattı.Adalet yürüyüşü Kılıçdaroğlu için bir dönüm noktadıydı. Bunların hepsi doğru ama Kılıçdaroğlu yine de taban siyasetini bilmiyordu.O iyi bir bürokrattı ama iyi bir siyasetçi değildi. Girdiği her seçimi kaybetti.Sadece yerel seçimlerde başarılı oldu ama bu kariyerini korumaya yetmedi.75 yaşının da olumsuz etkisiyle artık torun sevecek ve CHP’nin 7. Genel başkanı olarak partinin genel merkezinde sadece fotoğrafı asılı kalacak.
İktidar tarafı bu seçimlerde Kılıçdaroğlu’na destek verdi.Çünkü Kılıçdaroğlu Erdoğan için kolay lokmaydı.Kılıçdaroğlu Aleviydi.İktidar bunu her ortamda dillendirerek Türk seçmeni bir Alevi’ye destek vermez tezini işledi.Bana göre çok yanlış olan bu düşünce maalesef millet nezdinde kabul gördü.Görev için gittiğim köylerde bu konunun sürekli dillendirildiğine şahit oldum.Bu çağdışı görüş kabul edilemezdi.Bunun yanında Kılıçdaroğlu nu terörle iç içe gösteren montaj videolar sayesinde halkın gözünde Kılıçdaroğlu “ terörist” ti.Seçim boyunca bu konu çok işlendi ve ne yazık ki iktidar bu konuda başarılı oldu.Kılıçdaroğlu ilk turda bu aciz politikanın önüne geçemedi.İkinci tura doğru bazı ataklar yapmaya çalıştı ama zaman yetmedi.İktidarın üstün bir basın ordusu yanında sözleri çok cılız kaldı.
Yeni genel başkan Özgür Özel 1974 doğumlu.Siyasetin meyvesini yemek için daha çok zamanı var.Manisa İl başkanlığından başlayarak siyasetin her kademesinde mücadele veren bu genç eczacı hedefini belki genel başkanlığa odaklamadı ama şartlar onu CHP’nin 8. Genel başkanlığı koltuğuna oturttu.Önce Manisa belediye başkan adayı olsa da kazanamadı.Daha sonra milletvekili oldu ve üç dönemdir Manisa milletvekili olarak partide aktif görevlerde bulundu.Sürekli grup başkan vekilli olarak devam eden siyasi kariyerine en son genel başkan vekili olarak mecliste Kılıçdaroğlu’nu temsil etti.Gençliğin verdiği enerjiyle sürekli aktif bir insan oldu.Şimdi genel başkan olarak nasıl bir yol izleyeceğini görmek lazım.
Burada İmamoğlu için bir parantez açmak lazım.Bu kongrenin kazananı İmamoğlu bence.Esasen İmamoğlu aday olacaktı ama İstanbul’u kaybetmemek için genel başkan adaylığından feragat etti.Kongrede divan başkanı olması Değişimciler lehine bir tercihti. Zaman zaman Özgür Özel için tavşan aday nitelemesi yapıldı.Bunun nedeni İmamoğlu’nun gölge adayı imajı vermesiydi. İmamoğlu geri planda kalarak Özgür Özel’e tam desteğini açıkladı.Halkın sevgisini kazanan bu iki siyasetçinin durumu seçim kazanmasına yetmeyebilirdi.Özgür Özel iyi bir kadroyla çıktı delegelerin karşısına.Bu yazıyı yazdığım saatlerde esas düğümün kopacağı MKYK ve parti meclisinin seçimleri yapılıyor. Partiyi göğüsleyecek ana omurga sonucu bu seçimlere damgayı vuracak.Bu seçimlerde de değişimcilerin ezici çoğunluğu ile ipi göğüsleyeceğini tahmin ediyorum.
Bu kongrenin CHP’ye gönül verenlere hayırlı olmasını diliyorum.Aslında seçim sonuçları sadece CHP için değil Türk siyaseti için çok önemli.İster iktidar olsun,ister muhalefet olsun siyasetten soğuyan,geri çekilen genç insanlar için değişim çok önemlidir.Bu değişim tavandan tabana yayılırsa gençlerin,kadınların önü açılır. Bu ise siyaset için büyük kazanım olur.