Haklı olarak ve hak ederek gururlanıyoruz
Övünmek ise sonuna kadar helalimiz
Coşkumuz arşa ulaşsa o da sevdamız
Sekiz milyarı da katsak coşkumuza o da tam yeri…
Anadolu topraklarımızı altın tepside birbirlerine sunarlarken itilaf devletleri ve Sevr diyerek sözüm ona kâğıt parçasını imzalatırlarken yönetenlerimize, yüzyıl ötesini gören Mustafa Kemal Atatürk, “Geldikleri gibi fiderler,” demişti.
“Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz,” derken de şaşkınlık yaratmıştı en yakın arkadaşlarında…
Sonra, Türkiye Cumhuriyeti’ni gençlere emanet etti, sözle ve yazıyla…
Geleceğimiz olan çocuklarımız,
Güvenliğimizin teminatı ordumuz,
Milletimizin ortak davası Cumhuriyet Bayramımız da unutulmadı…
Veee Cumhuriyetimizin 100 yılı birkaç gün sonra geride kalacak.
Yüz yılda neler yaptık?
Kazandıklarımız?
Kaybettiklerimiz?
Yapmış olmamız gerekenler?
Yapamadıklarımız?
Bundan sonrası için planlarımız?
Sata sata bitiremediler/ Durmaları gereken yerde olmadılar/ Dostu-Düşmanı ayıramadılar/Günü birlik yaşamayı tercih ettiler…
Dün olduğu gibi bugün de hak ve sıra bizim ve bizde…
“Üreten Türkiye için 100.Yıl Türkiye Yürüyüşü” 29 Ekim günü Ankara’da gerçekleştirilecek.
Cumhuriyet Kadınları Derneği, Türkiye Gençlik Birliği, Horasan Erenleri Federasyonu, Türkiye Sanatçılar Birliği, BİRKONFED İş Dünyası Konfederasyonu, İşitme engelliler ve engelliler Federasyonu, Cumhuriyetçi Hekimler Birliği öncülüğünde Anıtkabir’e yürüyüş yapılacak.
Kemalist Devrimi tamamlamak demek olan Atatürk İlkelerini yaşam biçimi haline getirmek, tam bağımsız ve gerçekten demokratik Türkiye sevdamızla mutlu olmak için birlikte olacağız!
“Onuncu yıl Marşı”nın anlamlı, açıklayıcı, hedef gösteren, coşku yaratan ve heyecanlandıran sözleriyle yüzüncü yıla girelim!
“Yüzüncü Yıl Marşı,” değerlendirmelerimi başka bir yazıya bırakarak,
CUMHURİYETİMİZİN YÜZÜNCÜ YILININ, MAZLUMLAR DÜNYASINA IŞIK SAÇAN YOLU OLACAĞINA İNANALIM!