Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Darbe Mahsulü Mevcut Anayasadan Kurtulma Vakti Geldi”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024-2025 Adli Yıl Açılış Töreni’nde konuştu. Kürsüden “yeni anayasa” mesajı veren Erdoğan, “Darbe mahsulü mevcut anayasadan kurtulma vakti geldi” dedi. Anayasanın önündeki en büyük engelin önyargılar olduğunu iddia eden Erdoğan, mahkemeler arasındaki uyumun güçlendirilmesi adına yeni adımlar atacaklarını söyledi. Erdoğan ayrıca, “Mahkeme kararları herkes için bağlayıcıdır. Hukuk devleti olmak bunu gerektirir” diye konuştu.

Abone Ol

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yargıtay Başkanlığı’nda 2024-2025 Adli Yıl Açılış Töreni’nde açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Yargıtay Başkanı seçilen Ömer Kerkez’i tebrik ederek başlayan Erdoğan, “Seçim atmosferinin geride bırakılmasını, yargımızın etkin işleyişi bakımından önemsiyoruz. Anayasamızın Cumhurbaşkanlığı makamına verdiği yetkiyi kullanmaya devam edeceğiz” dedi.

Yeni anayasa çalışmalarına değinen Cumhurbaşkanı, “Hep birlikte ülkemizi geleceğe taşıyacak bir anayasa hazırlayacağız. Darbe mahsulü mevcut anayasadan kurtulma vakti geldi, biz samimi ve kararlıyız. Sorunlarımızı kavga ederek değil ancak konuşarak çözeriz” dedi.

Adalet kavramının altını çizen Erdoğan, “Toplumun iç barışı için adalet vazgeçilmezdir” dedi. Anayasa çalışmalarına ilişkin önemli mesajlar paylaşan Erdoğan, “Yeni anayasa konusunda kemikleşmiş sağlıklı bir tartışma değil kemikleşmiş ön kabullerden kaynaklı bir kakafoni yürüyor. Yeni anayasa konusunda önümüzdeki en büyük engel önyargılar” diye konuştu.

“Mahkeme kararları elbette herkes için bağlayıcıdır. Hukuk devleti olmak bunu gerektirir” diyen Erdoğan cümlelerine şöyle devam etti:

“Demokrasilerde hukukun çizdiği çerçevede, yargı kararları hakkında düşünceler söylenebilir, kararlar tartışılabilir. Geçtiğimiz dönem mahkemelerde 12 milyon dosyayla ilgili karar verildi. İnsanın olduğu her yerde hata olur yanlış olur. Önemli olan telafisi imkansız hasarlar oluşmadan bunun giderilmesidir. Ancak adalete karşı olan husumet kabul edilemez bir durumdur. Çoğu zaman hukuk bilgisi olmayan, ya da sınırlı kişiler tarafından koskoca bir camia örseleniyor. Hemen her gün bir kişi linç ediliyor ya da itibar suikastına uğruyor. Kimi zaman vergi rekortmeni şirketlerimiz, kimi zaman hakim savcılarımız oluyor.”