Gündem

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: ŞÜPHESİZ UKRAYNA NATO'YA ÜYELİĞİ HAK EDİYOR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çalışma ziyareti için Türkiye'ye gelen Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile İstanbul Vahdettin Köşkü'nde bir araya geldi.

Abone Ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile İstanbul'daki görüşmesinin ardından, 'Türk boğazlarından dünyaya açılan bir nefes borusu misali, bir yılda 33 milyon tona yakın tahılı ihtiyaç sahiplerine ulaştıracak girişimin 17 Temmuz'da dolacak süresinin yeniden uzatılmasını temenni ediyorum. İlgili tüm tarafların bu maksatla küresel sorumluluk bilinciyle hareket edeceğine inanıyorum. Şüphesiz Ukrayna NATO'ya üyeliği hak ediyor' dedi. Zelenski ise, 'Türkiye'nin barış planımıza olan desteği için minnettarım. Barış planını hayata geçirmek için çalışıyoruz. Vilnius'ta düzenlenecek NATO Zirvesi'ni de görüştük. Sayın Cumhurbaşkanı'nın Ukrayna'nın NATO'ya üyeliği hak ettiğini ifade etmesi bizi ayrıca memnun etti' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çalışma ziyareti için Türkiye'ye gelen Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile İstanbul Vahdettin Köşkü'nde bir araya geldi. İkili ve heyetler arası görüşmelerin ardından Erdoğan ve Zelenski ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan şöyle konuştu:

'Yaşananlara karşın Türkiye-Ukrayna dostluğu her bakımdan daha da güçlendi. 500'üncü gününe uyanacağımız savaşta Ukrayna halkı ülkesinin toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını savunuyor. Çatışma tehlikesinin belirmeye başladığı andan itibaren savaşın önlenmesi için elimizden gelen çabayı sarf ettik. Gerilimin sıcak çatışmaya döndüğü günden beri de uluslararası hukuka ve hakkaniyete aykırı bu savaşı reddettiğimizi kayda geçirdik. 2014'te Kırım'ın uluslararası aykırı şekilde ilhakından bu yana Ukrayna'nın egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve bağımsızlığına olan desteğimizi tüm platformlarda ifade ettik. Ukrayna ile olan dayanışmamızı siyasi, ekonomik, insani ve teknik alanlarında verdiğimiz somut yardımlarla fiiliyatta da sergiledik. Diğer taraftan savaşın uluslararası hukuk temelinde müzakereler yoluyla sona erdirilmesi için en yoğun çabayı harcayan ülke olduk.

Türk boğazlarından dünyaya açılan bir nefes borusu misali, bir yılda 33 milyon tona yakın tahılı ihtiyaç sahiplerine ulaştıracak girişimin 17 Temmuz'da dolacak süresinin yeniden uzatılmasını temenni ediyorum. İlgili tüm tarafların bu maksatla küresel sorumluluk bilinciyle hareket edeceğine inanıyorum. Şüphesiz Ukrayna NATO'ya üyeliği hak ediyor. Her zaman ısrarla savunduğum bir hususu huzurlarınızda bir vesileyle tekrar vurgulamak istiyorum: Adil bir barışın kaybedeni olmaz. Taraflar arasındaki anlayış farklılıklarına rağmen barış arayışlarına bir an evvel geri dönülmesi en samimi arzumuzdur. Ukrayna'nın yeniden ayağa kaldırılmasında her türlü desteği vereceğiz.

Ukrayna'nın geleceğine güvenle bakmamızın en önemli sebeplerinden biri de Kırım-Tatar Türklerinin ülkenin özgürlüğe kavuşması için canla başla mücadele etmesidir. Soydaşlarımızın haklarının ve hukuklarının garanti altına alınmasındaki ve statülerinin tahkim edilmesindeki emeklerinden ötürü sayın Zelenski'ye teşekkür ediyorum. Bu vesileyle, hayatını kaybeden tüm Ukraynalılar için baş sağlığı dileklerimi tekrarlıyorum. Ukraynalılar dayanışma içinde olurken savaşın müzakereler temelinde son erdirilmesi için gayretlerimizi sürdüreceğiz.

Bu vesileyle ayrıca, dünkü talimatlarımız çerçevesinde emeklilerimizin maaş iyileştirmeleriyle ilgili düzenlemeyi Meclis'imize sunduğumuzun müjdesini paylaşmak istiyorum. Söz konusu düzenlemenin hayırlı olmasını diliyor, bundan sonra da milletimize verdiğimiz sözleri yerine getireceğimizi ifade ediyorum.

ZELENSKI: KARADENİZ BİR SAVAŞ ALANI VEYA SÖZDE DONDURULMUŞ KRİZ ALANI OLMAMALI

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ise şunları kaydetti:

'Rusya'nın devletimize ve halkımıza karşı olan saldırganlığından kurtulmak ve topraklarımızda bulunan insanlarımıza ve Ukraynalılara misafirperverlik gösterdiğiniz için minnettarım. Önemli olan insanlarımız burada ve Türkiye'nin, Türk halkının desteğini bu zor zamanlarda hissediyorlar.

Bizim genel bir bakışımız var. Hiç kimse Karadeniz bölgesinde devletlerimizin ve halklarımızın menfaatlerine aykırı hiçbir şeyi kabul ettiremezsiniz. Ki Karadeniz, güvenlik ve iş birliği alanı olmalı. Kesinlikle herhangi bir savaş alanı veya sözde dondurulmuş kriz alanı olmamalıdır. Çünkü bu tarz şeyler yeniden başlayabilir ve insanların hayatlarını etkileyebilirler.

'TÜRKİYE'NİN UKRAYNA'NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ VE EGEMENLİĞİNE DESTEĞİ İÇİN MİNNETTARIZ'

Türkiye'nin Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve egemenliğine olan değişmez desteği için minnettarız. Ayrıca, Rusya'nın hala kontrol ettiği ve tehdit ettiği alan olarak Kırım'daki durumu görüştük. Aynı zamanda Karadeniz Tahıl Girişimi'nin de Ukrayna'dan Tahıl Girişimi'ne olan desteğiniz için de minnettarız.

Rusya öyle davranıyor ki, Karadeniz'deki her şey sanki ona ait, sanki burada ev sahibi o. Bölgemizdeki halklarımızın iyiliği bize bağlı. Karadeniz bölgesinde bu istikrarı sağlamamız lazım.

Türkiye'nin barış planımıza olan desteği için minnettarım. Barış planını hayata geçirmek için çalışıyoruz. Vilnius'ta düzenlenecek NATO Zirvesi'ni de görüştük. Sayın Cumhurbaşkanı'nın Ukrayna'nın NATO'ya üyeliği hak ettiğini ifade etmesi bizi ayrıca memnun etti. Ayrıca insanlarımızın esaretten kurtarılmasına yardımcı olduğunuz için minnettarım.'

ERDOĞAN: ÖNÜMÜZDEKİ AY SAYIN PUTİN'İN ZİYARETİ OLACAK

İki lider açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir basın mensubunun esir değişimine ilişkin sorusuna Erdoğan, 'Esir mübadelesi konusunda şu anda Ukrayna tarafında sayın Başkanı dinledik, Rusya tarafı ile de görüşme halindeyiz. Onlarla da görüşüyoruz. Konuyu sayın Putin ile görüştüm. Önümüzdeki ay sayın Putin'in de Türkiye ziyareti olacak. Tekrar bunu yüz yüze görüşme imkanımız olacak' ifadeleriyle yanıt verdi.

'TAHIL GİRİŞİMİNİ 2 YILA ÇIKARMAK GİBİ BİR GAYRETİN İÇİNDE OLACAĞIZ'

Erdoğan, 17 Temmuz 2023 tarihinde süresi dolacak olan Karadeniz Tahıl Girişimi'ne ilişkin ise şu değerlendirmede bulundu:

'İstanbul merkezli tahıl koridoru meselesinde çalışmalarımızı devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz. 17 Temmuz sonrasını daha ne kadar uzatabiliriz, bunun da çalışması içerisindeyiz. Temennimiz odur ki, 2 ayda bir değil, hiç olmazsa en azından 3 ayda bir olması gibi bir beklentimiz var. Bu gayreti bu şekilde yapıp, süreyi de hiç olmazsa 2 yıla çıkarmak gibi bir gayretin içerisinde olacağız. Yine bu konuyla ilgili bu akşam sayın Başkan ile de görüştük, sayın Putin ile de inşallah bunu gerek telefon diplomasimizle gerekse önümüzdeki ay yapacağımız yüz yüze görüşmede, gündemimizdeki en önemli konulardan bir tanesi bu.' (anka)