Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni müfredatı doğrultusunda hazırlanan ders kitaplarını yayımladı. 1. sınıf, 5. sınıf ve 9. sınıf ile okulöncesi için yayımlanan ders kitapları tahmin edildiği gibi çıktı. ‘Andımız’ metnine sansür uygulandı, laiklik yok sayıldı.
Hayat Bilgisi dersinin 1’inci sınıf 2’nci kitabının girişinde ‘Andımız’ metnine yer verildi. Ancak metnin son kelimesi olan “Ne Mutlu Türk’üm diyene” ibaresi kitapta yer almadı. Andımız ‘Varlığım Türk varlığına armağan olsun" cümlesiyle bitti.
“Andımız” 1933 ile 2013 yılları arasında her sabah öğrencilere törenle okutulmuştu. 8 Ekim 2013’te yapılan yönetmelik değişikliğiyle yürürlükten kaldırıldı. Türk Eğitim-Sen, yürürlükten kaldırma kararının iptali istemiyle Danıştay’a dava açtı. Davada ilk karar 2018’de çıktı. Düzenleme iptal edildi. MEB bu karara itiraz etti. Bu itiraz da 2021’de Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından karara bağlandı ve andın okutulması yönündeki karar iptal edildi.
LAİKLİK YOK SAYILDI
5’inci sınıf sosyal bilgiler kitabında cumhuriyetin niteliklerine yer verildi. Ancak cumhuriyetin sadece demokrasiyle ilişkisinden bahsedildi. Ünitenin hiçbir yerinde cumhuriyetin nitelikleri arasında laikliğe yer verilmedi.
TEKNOFEST PROPAGANDASI
Hayat Bilgisi dersinin birinci sınıf ikinci kitabında yer alan bir etkinlikte ise Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar’ın üstlendiği TEKNOFEST’in propagandası yapıldı. Metinde şu ifadeler yer aldı: “Elif, okulunda TEKNOFEST afişi gördü. Afişte yazan hava gösterileri ve konserler ilgisini çekti. Türkiye’nin ilk ve tek Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali’ne katılmaya karar verdi. Yarışmalara katılabilmek için bir etkinlik planlaması gerekiyordu. Aklına ilk Türk astronot Alper Gezeravcı’nın uzaya çıktığı araç geldi.”
Kitaplar içinde en dikkat çekeni ise 9’uncu sınıf Din Kültürü kitabı oldu. Kitapta tesettür giymeleri öğütlendi. Bu konuya ilişkin şu ifadeler kullanıldı: “Kadın ve erkeklerin dinen örtülmesi gereken yerlerini örtmeleri anlamına gelen tesettür; bedenle birlikte kalbi de aklı da her türlü kötülüğe ve harama karşı korumaktır. Temiz, sade ve bedenin mahrem yerlerini örten kıyafetlerin giyilmesi İslam’ın giyim ve kuşamla ilgili ilkelerindendir. Bu sebeple tesettüre uygun davranmak da ibadettir. Beden, Yüce Allah’ın insanlara verdiği bir emanettir. İnanan her erkek ve kadın, bu emanete sahip çıkmakla yükümlüdür. Allah’ın belirlediği ölçüler çerçevesinde örtünmek dinî bir vecibedir.”