Her insan farklıdır ve her birinin yazmaya başladığında farklı bir amacı veya nihai hedefi vardır. Bazıları için kitabının en çok kopyasını satmak başarı anlamına gelebilir; diğerleri için fikirlerini dünyaya duyurmak başarı anlamına gelebilir ve dolayısıyla onun için herhangi bir araç aracılığıyla elde ettiği izleyici veya okuyucu sayısı başarıyı tanımlar.
Edebiyat için başladığınızda doğru yönde olduğunuzdan emin olmanız gerekir. Beyin fırtınası sürecinde taslağınızı sonlandırmak istemezsiniz çünkü şu anda not ettiğiniz şeylerin çoğu en iyi fikirleriniz olmayabilir. Ayrıca boş yere düşünmeyin, bir şeyler yazmaya çalışın. Bir şeyler yazmak hiçbir şey yazmamaktan daha iyidir.
Aklınıza ne geliyorsa yazın. Bir süre sonra kendinizde yaratıcı fikirlerin ortaya çıktığını göreceksiniz. Ancak ilk fikirlerinize takıntılı olmayın; bunları sonlandırmayın. Yazınızı zaman zaman değiştirmeye ve güncellemeye açıksanız, derinlemesine düşünüyorsunuz demektir; Beyniniz çalışıyor ve bir yazar olarak gelişiyorsunuz. Daha sonraki düşünceler, özellikle yazılı olarak daha iyi düşünceler olabilir.
Yazmak için okumanız gerektiği inkar edilemez. Her gün değil, beyniniz hayal gücü ve en çok satan fikirlerin kaynaklarını akıttığı zamanlarda. Bu anları okumak için kullanın; özellikle başarılı olan yazarlar okuyucuların gereksinimlerini anlayanlardır. Düzenli olarak okumak kelime dağarcığınızın ve kavramlarınızın gelişmesine de yardımcı olur.
İster bir makale, ister araştırma makalesi, blog veya kitap yazmış olun, bunların dağıtıl-ması gerekiyor. İnsanlar bunu bilmiyorlarsa nasıl okuyacaklar? Pek çok yazar, bir kitabı duyurmanın kendi işleri olmadığını düşünüyor ancak bu yanlış bir fikir.
Edebiyatta kendinizi başarılı saymak için okuyuculardan geri bildirim almanız gerekir. Her ne kadar dijital platformlar, okuyucuların yorumlar ve ürün incelemeleri yoluyla yazarlarla doğrudan iletişim kurmasına olanak sağlayacak donanıma sahip olsa da, başlangıçta bir güvenilirlik oluşturmak, yazara güçlü bir dayanak noktası sağlar.
Dolayısıyla bir yazar olarak bundan sonraki sorumluluğunuz kitabınız için profesyonel eleştirmenler bulmak olacaktır; kitabınızı derecelendirmeye ve uzman görüşünü bildir- meye yetkili ve nitelikli kişi. Bir kitap veya edebiyat eleştirmeni, hatta başka bir tanınmış yazar sizin iyi olduğunuzu söylerse, anında okuyucu ve alıcı kazanırsınız.
Düşüncelerinizi yazarken, işlerken hataları gözden kaçırmak genellikle yaygındır; Akışa bırakmayı tercih edersiniz ve yazarken yapıcı fikirler kitabınızın bağlamında mükemmel görünebilir. Ancak bu fikirler anlatınızda bütünsel olarak bir araya gelebilir veya gelmeyebilir. Çalışmanızı gözden geçireceğiniz zaman, taslağınızı kendinize yüksek sesle okuduğunuzdan emin olun; bu, bir şeyin kulağa doğru gelmediği durumlarda, yazınızdaki hataları fark etme olasılığınız yüksektir.
Yazmanın çok önemli kısmı, düzeltme okuma veya düzenleme kısmıdır. Bazen tüm sorunları çözebilmeniz için önce düzenleme üzerinde birden fazla deneme yapmanız gerekir. Taslağınızın düzeltmelerini yapmak için profesyonel bir düzenleme hizmetinden yararlanabilir veya bir mentordan yardım alabilirsiniz. Aslında, düzenleme aşamasında başka birinin çalışmanızı okumasını sağlayın ve onun bakış açısını öğrenin, çünkü prova okuma her zaman yalnızca dil bilgisi veya yazım anlamına gelmez.
Başarı öykülerini okumak harikadır, ancak kendinize ait bir öykünüz varsa daha da iyidir.
Her gün yazmaya çalışın. Uzun bir ara verirseniz, bundan sonra aklınıza hiçbir fikir gelmeyebilir. Akışı ve sürekliliği korumak için her gün biraz yazın; Yazma programınıza her gün yarım saat veya bir saat ayırın. Bu şekilde kendinizi motive etmeye devam edebilirsiniz. Kendi kitabını yayınlayan yazarlar için kitap yazmak ve kitap pazarlamak aslında kendi başınıza başarılması zor görevlerdir, ancak programa uygun davranırsanız imkansızı mümkün kılabilirsiniz.
Kamuya açık platformda kitabı yayınlanmış, kendi kitabını yayınlamış bir yazar olmak başlı başına bir başarıdır.