Gündem

EĞİTİM-SEN ÖMK'YE TEPKİLİ

Mersin Eğitim-Sen,"Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun (ÖMK) yarattığı ayrımcılığa ve eşitsizliğe son verilmelidir" diyerek bir basın açıklaması düzenledi.

Abone Ol

Ebru DOST

ÖMK'nin mevcut öğretmenlere ve eğitim emekçilerine yönelik ayrımcı ve adaletsiz uygulamaları kapsadığının dile getirildiği basın açıklamasında 'eşit işe eşit ücret'diyerek,birçok öğretmenlik sorun ve eksikliklerine değinildi.

Eşit İşe Eşit Ücret !

Basın açıklamasında 'eğitim emekçilerinin ekonomik sorunlarına çözüm üretmeyen, öğretmenler arasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren ve eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran ÖMK, sonrasında ise aynı işi yapan öğretmenler arasında ciddi ücret eşitsizlikleri ortaya çıkartmıştır' diyen Şube başkanı Mustafa Sümbül,'Öğretmenlik Meslek Kanunu ve Kariyer Basamakları Sınavı sonucunda 67 bin öğretmen 'başöğretmen', 517 bin öğretmen 'uzman öğretmen' unvanı almıştır. Sınava girmeyen ve on yıldan az kıdemi olan öğretmen sayısı ise 400 binin üzerindedir. Göreve yeni başlayan bir öğretmenin maaşı bugün 12 bin 224 TL'dir. Bir okulda aynı derse girip, tamamen aynı müfredatı işleyen ve 25 yıllık kıdemi olan üç öğretmenden kariyer basamakları sınavına girmeyen normal bir öğretmen yaklaşık 14 bin 200 TL; 'uzman öğretmen' 17 bin TL; 'başöğretmen' ise 19 bin 500 TL maaş almaktadır.
Okullarda 'başöğretmen' ve 'uzman öğretmen' unvanı alan öğretmenler aynı derece ve kademede görev yapan öğretmenlerden daha yüksek maaş almaktadır. Örneğin 1. ve 2. derecede olan bir 'başöğretmen' aynı derece ve kademedeki diğer meslektaşlarından net 4 bin 944 TL; 'Uzman öğretmen' ise aynı derece ve kademedeki meslektaşından farklı bir iş yapmadığı halde net 2 bin 472 TL daha fazla maaş almaktadır. Aynı işi yapan öğretmenler arasında bu kadar yüksek maaş farklılığının olduğu bir eğitim sisteminde eşitlikten, adaletten ve nitelikli eğitimden bahsetmek mümkün değildir.' şekline konuştu.

Şube Başkanı Mustafa Sümbül,Beraberindeki Ekiple Beraber ÖMK Mağduru Öğretmenlerin Sesi Oldu.

Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) ile mevcut siyasi iktidara tepkisini dile getiren Mustafa Sümbül; aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli öğretmen ayrımlarına 'uzman öğretmenlik', 'başöğretmenlik' gibi yeni statüler eklendiğini dile getirerek,'ÖMK ile öğretmenler arasında halen var olan aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli öğretmen ayrımlarına yenileri eklenmiştir. Eğitim sisteminin rekabetçi ve eleyici yapısına öğretmenlik mesleği de 'uzman öğretmenlik', 'başöğretmenlik' gibi yeni statüler üzerinden dahil edilmiş, aynı derece ve kademedeki öğretmenlere yönelik farklı ücretlendirme politikası sonucunda iş yerlerimizde huzursuzluk belirgin şekilde artmıştır.'diye konuştu. Ayrıca insanca yaşam ve insan onuruna yakışır ücret taleplerimiz siyasi iktidar tarafından görmezden gelindiğini ve neticesine ÖMK'nin hayata geçirildiğini belirtti.

Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Sinan Muşlu: ' Öğretmenlik Mesleği Kölelik Sistemine Dönüştü'

Muşlu, 'öğretmenlik mesleği kölelik sistemine dönüştü.'dedi.

Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK)'na tepkisini 'eşit işe eşit ücret' diyerek dile getiren bir diğer konuşmacı ise Mersin Eğitim-Sen Genel Yükşeköğretim ve Eğitim Sekreteri Sinan Muşlu oldu. Konuşmasınada, ÖMK için 1 milyon öğretmene maaş artışı yapmamak için uydurma bir kanundur diyen Muşlu,'Bu meslek kanunu kabul edilmez! Biz bir gece yarısı bir yetkilinin çıkıp, 'sizlere yüzde 10 zam yaptım'demesini kabul etmiyoruz. Bir toplu sözleşme olacaksa da ciddi şekilde olmalıdır. Yandaş sendiklar ise bu sözleşmede ciddiyet bırakmadılar.Ve de sendikaların gücünü gösteremediler.Yandaş oldukları için herşeyi imzaladılar.TBMM'de ki tüm milletvekillerine sesleniyoruz. Geçerli toplu sözleşme hakkını içeren yeni yasa meclis gündeminde olmalı.'diye konuştu.

İnsanca yaşam ve insan onuruna yakışır ücret taleplerimiz siyasi iktidar tarafından görmezden gelinmekte !

Eğitim Sen, 14 Mayıs seçimlerine de vurgu yapan Eğitim-Sen, yeni hükümet ve yeni milletvekillerine çağrıda bulunarak yeni hükümetten taleplerini açıkladı:

' ILO-UNESCO ortak metni olan Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi'ni esas alan yeni bir meslek kanunu hazırlanmalıdır.
Kamuda en düşük maaş yoksulluk sınırı üzerinde belirlenmelidir.
Mevcut ücret farkları derece ve kademe gibi kriterler dikkate alınarak, 'eşit işe eşit ücret' ilkesi doğrultusunda düzenlenmelidir.
Kamuda maaşlar başta olmak üzere, ekonomik, sosyal ve demokratik hak ve özgürlüklerimiz siyasi iktidarın ya da Cumhurbaşkanı'nın insafına bırakılmamalıdır.
Sendikalarımızın ilk kurulduğu yıllardan bu yana temel talebimiz olan grevli toplu sözleşmeli sendika hakkı yasal güvence altına alınmalıdır. '