İYİ Parti’nin, CHP’nin yerel seçimlere yönelik iş birliği teklifini reddetmesinin ardından iki parti arasındaki gerginlik giderek artıyor. İYİ Parti içerisinde özellikle Ankara ve İstanbul’da CHP ile iş birliği yapılması gerektiğini, aksi halde bu iki ilin de Cumhur İttifakı’na kaptırılacağını savunan isimler bir bir istifa ederken, son olarak İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi’nde yaşananlar İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in tepkisine neden oldu. İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’na destek verilmesi gerektiğini savunan İBB Meclis Grup Başkanvekili İbrahim Özkan, bu görevinden istifa ettikten sonra İBB grubunda yapılan seçimde İYİ Partili üyeler tarafından yeniden aynı göreve seçilmişti. Bunun üzerine İBB Meclisi’nin İYİ Partili tüm üyeleri Genel Merkez tarafından Disiplin Kurulu’na sevk edilmişti
İMAMOĞLU AKŞENER'E YANIT VERMİŞTİ
Bu gelişmelerin ardından partisinin teşkilat toplantısında partililere seslenen Meral Akşener, partisine operasyon çekildiğini iddia ederek sert ifadeler kullanmıştı. İbrahim Özkan’ın CHP ile yürüttüğü görüşmelere işaret eden Akşener, “Bu, bir siyasi partinin içişlerine karışmak demektir. Şu an itibariyle bir savaş ilanı olarak kabul ediyorum. Varım, buyursunlar. Ben idmanlıyım” sözleri ile CHP’yi hedef almıştı. Akşener’e yanıt veren İmamoğlu ise “Dostlarımız oyuna geliyor, bize karşı kışkırtılıyorlar. Bizim kervanımız çok büyük. Adı ne biliyor musunuz? İstanbul İttifakı” demişti.
'İMAMOĞLU'NU ELEŞTİRMEK MODA HERHALDE'
Yaşanan gerilimin ardından hem İYİ Parti, hem de CHP tarafından sert açıklamalar gelmeye devam ediyor.
Son olarak İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, bugün yaptığı açıklamada dikkat çeken ifadeler kullandı.
İmamoğlu, şunları kaydetti:
"Bize yönelik eleştirilerin büyük çoğunluğu uyduruk siyasi yakıştırmalardan ibaret. Bu dönemin modası da İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve onun başkanı Ekrem İmamoğlu'na saldırmak herhalde. Olsun bu modayı görüyoruz. Bunun modasının geçmiş olduğunu 31 Mart'ta göstereceğiz. Onlar iş yapamıyorlar. Onlar tek kişinin aklına güveniyorlar. Kimdir o bilmiyorum ama ki dudak arasından çıkan söze güveniyorlar. Biz ise 16 milyon insana güveniyoruz. Biz milletin has ve halis temsilcileri olmaya devam edeceğiz. Başkaları da o bir kişinin emirleriyle iş yapmaya devam etsin."
