HABER: Hayrettin ACAR

Açıklamada, 'Mersin valiliğinin 28 Şubat tarihli 15 gün süreli ilimizdeki yasaklama kararı temel hak ve özgürlüklere aykırı olduğu kadar başta siyasi partiler olmak üzere bütün demokratik kamuoyunu susturma girişimidir. Yani OHAL 'siz OHAL uygulamasıdır. Bu kararın yürütülmesinin durdurulması talebine ilişkin hukuki dilekçemizi ve davamızı birazdan gerekli mercilere ileteceğiz' ifadeleri kullanıldı.

EMEP İl Başkanı Yusuf Kaya tarafından yapılan açıklamada, 'Deprem bölgelerinde AFAD'ın yapmış olduğu açıklamalara göre 45.089 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir, 100 bini aşkın yaralı ve 11 ilde yaşayan 14 milyon yurttaşımız depremden etkilenmiş yaklaşık 4 milyon kişi deprem bölgesini terk ederek diğer illere yerleşmiştir. Depremin yetkililerce 'yüzyılın felaketi' olarak adlandırması bu süreçte sorumlulukları kapatma, depremi 'kader' olarak gösterme çabasından ibaret olduğu açıktır. Kentlerin fay hattı üzerinde inşa edilmesi, inşaatların depreme dayanıklı olarak yapılmaması, halkın konut ve yaşam hakkının rantiyeye ve kara kurban edilmesi, kaçak yapılar, çıkarılan imar afları, deprem için toplanan vergilerin bu alanda kullanılmaması enkaz olarak ülke halkının başına yıkılmıştır' ifadeleri kullanıldı.

'Karar suçluluk psikolojisi ürünüdür'

Kaya, 'İşte sorumluluk mevkiinde bulunanların gerçeklerin üzerini örtme çabaları, basın yayın kuruluşlarına uygulanan sansür ve karartma, yapılan basın açıklamalarının yasaklanması, bu suçluluk psikolojisinin ürünü olarak tezahür etmektedir. Devleti 'şirket gibi yöneten 'anlayışın kurumların içinin boşaltması, liyakata son vererek 'sadakati' esas alan atamalar, halkın vergileriyle toplanan bütçeden ayrılan ödenekler, vatandaşlardan toplanan bağış ve yardımlar ile finansa edilen KIZILAY gibi kurumların deprem gününde bile depremzedelerin ihtiyaçlarını para ile satması kurumların ne denli çürüdüğünü göstermektedir' dedi.

'Gözaltı kabul edilemez bir uygulamadır'

Lübnan Güvenlik Kaynakları: “Safiyuddin ile dünden bu yana irtibat kurulamıyor” Lübnan Güvenlik Kaynakları: “Safiyuddin ile dünden bu yana irtibat kurulamıyor”

Deprem sonrası eleştiri konusu olan durumları protesto ederek sorumlu olanları istifaya çağıran Sol Parti ve Halkevleri üyelerine yönelik gözaltı kararının kabul edilemez bir uygulama olduğunu vurgulayan Kaya, 'Amacı dışında faaliyet yürüten bu kurumlarda sorumlu olanları istifaya davet eden Sol Parti ve Halkevleri üyesi 20 arkadaşımız gece yarısı güvenlik kuvvetlerince evlerinden alınarak emniyet müdürlüğünde ifadeye götürülmeleri kabul edilemez bir uygulamadır. Bu uygulamayı protesto etmek ve kamuoyunu bilgilendirmek için 28 Şubat 2023 Salı günü saat 12.30'da valilikçe basın açıklaması için ayrılan alanlardan olan Özgür Çocuk Parkında yapılmak istenen basın açıklaması güvenlik güçlerince hukuksuz bir şekilde engellenmiş yaklaşık 45 dakika sonra valiliğin yasaklama kararı getirilerek ilgililere tebliğ edilmiştir' diye konuştu.

'İfade Özgürlüğü keyfi yasaklanmaktadır'

Mersin Valiliği'nin '15 gün süreyle eylem ve etkinliklere yasak' kararı kapsamında Kaya, '15 gün eylem ve son dönemlerde anayasa ve yasalarda güvence altına alınan barışçıl gösteri ve yürüyüş hakkı yani düşünceyi ifade etme hakkı mülki idare amirlerince keyfi olarak yasaklanmaktadır. Bu yasaklama bildirileri bir dönemlerin sıkıyönetim ve OHAL bildirilerini akla getirmektedir. Yani depremlerde, iş cinayetlerinde, sokaklarda ölmek serbest sorumlulukları bulunanları eleştirmek, yaşam hakkını savunmak, ilgilileri istifaya davet etmek yasaktır denilmek istenmektedir' dedi.

'Halk Dayanışma Örneği Gösteriyor'

Kaya son olarak, 'Depremde, devletin kurumları yetersiz kalırken bir bütün Türkiye halkı büyük bir dayanışma örneği göstererek yaralarımızı birlikte sarmanın tek seçenek olduğunu göstermiştir. Bundan sonrada eşit haklar temelinde demokratik bir ülkede barış içinde bir arada yaşamak için ellerimizi ve güçlerimizi birleştirmeye devam etmeliyiz' ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi