Anadolu Basın Birliği (ABB) Genel Başkanı Bora Zor, gazetecilik mesleğinin sorgulanır hale geldiğini ifade ederek son dönemde gazetecilerin görevlerini istedikleri doğrultuda yapamadığını söyledi. Türkiye'de tutuklu gazeteci sayısının giderek arttığına vurgu yapan Başkan Zor, gözaltı ve tutuklamaların bir an önce son bulması gerektiğini belirterek, yapılanın gazeteciye değil, halkın haber alma özgürlüğüne yapılmış bir hareket olduğunu ifade etti.
"YAŞANANLAR ÇOK ÜZÜCÜ"
Gazeteciliğin insanların haberdar olma ihtiyacını gidermek için doğmuş bir meslek olduğunu kaydeden ABB Başkanı Bora Zor, "Bizler bu doğrultuda görevini yerine getiren gazetecileriz. Ancak son dönemde bakıyoruz ülkemizde yaptığı haberden veya verdiği bilgiden dolayı gözaltına alınan birçok meslektaşımızın olduğunu görüyoruz. Bu çok üzücü bir durum. Ne yazık ki gazetecilik mesleği sorgulanır hale geldi" dedi.
"KİMSE GERÇEKLERDEN RAHATSIZ OLMAMALI"
Açıklamasında siyasetçilere de değinen Başkan Zor, "Siyasetçiler artık doğruların yazılmasını isterken kendi doğrularının yazılmasını istiyor. Yani doğruyu yaz ama benim doğrumu yaz. Halbuki gazetecinin tek vazifesi vardır gerçeği yazmak. Gerçeği yazarak kamu görevini yerine getirmiş olur gazeteci. Son dönemde bu görevimizi yerine getiremiyoruz. Birçok meslektaşımız şu anda cezaevinde tutuklu durumda. Suçun cezası tutuklama olmadığı halde cezaevinden önce uzun süreli gözaltında tutularak hemen arkasından tutuklama talebiyle cezaevine gönderildiğini görüyoruz.
Bu tamamen Gazeteci meslektaşlarımıza karşı bir hareket değil, halkın haber alma özgürlüğüne yapılmış bir harekettir. Bunların artık son bulması gerektiğine inanıyoruz. Bizler sorunların konuşulması, sıkıntıların dile getirilmesi için görev yapan bir mesleğin mensuplarıyız. Sorunların dile getirilmesinden kimsenin rahatsız olmaması lazım.
Siyasetçi gibi biz de bu vatan için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Onun için basın dördüncü kuvvet olarak değerlendiriliyor. Lütfen bıraksınlar. Biz de mesleğimizi yerine getirelim. Bizim amacımız çağdaş modern ve Atatürk ilkeleri doğrultusunda yürüyen ve her gün çağdaş dünyada yerini daha da sağlamlaştıran bir Türkiye olması. Aslında hepimizin amacı aynı. O zaman bırakın bizler de mesleğimizi yapalım" şeklinde konuştu.