İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu ve Yönetim Kurulu üyeleri hakkında, "Terör örgütü propagandası yapmak" ve "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak" suçlamalarıyla soruşturma başlattı. Başsavcılıktan yapılan açıklamaya göre, İstanbul Barosu'nun Suriye'de öldürülen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin ile ilgili yaptığı açıklamalar, PKK terör örgütü üyelerinin övüldüğü ve devletin savaş suçu işlediğine dair yanıltıcı bilgi yaydığı gerekçesiyle soruşturma başlatılmasına neden oldu.
Başsavcılık, Baro'nun açıklamalarında yer alan, "PKK terör örgütü mensupları Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’i övücü nitelikteki sözler ile ayrıca sözde gazetecilik faaliyetleri ve gazeteci kimlikleri nedeniyle öldürüldükleri" ifadelerinin yanıltıcı olduğuna ve Türkiye Cumhuriyeti devletine yönelik kara propaganda içerdiğine dikkat çekti. Ayrıca, Baro’nun bu açıklamalarının, "terör örgütü propagandası yapmak" ve "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak" suçlarına giren unsurlar taşıdığı belirtildi.
Başsavcılık açıklamasında, Cihan Bilgin’in "terör örgütü üyeliği"nden bir, Nazım Daştan’ın ise 11 ayrı arama kaydının bulunduğu vurgulandı. Bu duruma dayanarak, İstanbul Barosu’nun, söz konusu kişilerin gazeteci kimlikleri üzerinden yaptıkları açıklamalarda, uluslararası hukuka ve Cenevre Sözleşmesi'ne aykırı bir yaklaşım sergiledikleri ifade edildi.
Baro'nun açıklamasında, "Uluslararası İnsancıl Hukuk ve Cenevre Sözleşmesi'ne aykırı şekilde, çatışma bölgelerinde basın mensuplarının hedef alınmasının kabul edilemez olduğu" vurgulandı. Baro, aynı zamanda gazetecilerin öldürülmesinin "savaş suçu" olarak değerlendirilmesi gerektiğini ve bu konuda etkin bir soruşturma yapılması talebini yinelemişti. İstanbul Barosu, gözaltına alınan basın mensuplarının derhal serbest bırakılması ve Anayasal haklarının ihlali konusunda da kamuoyuna açıklama yapmıştı.
İstanbul Barosu'nun bu açıklamaları, sosyal medyada geniş yankı bulmuş ve kamuoyunda tartışmalara yol açmıştı. Şişhane Meydanı'nda yapılan bir basın açıklamasının ardından, Baro’nun görüşleri hakkında soruşturma başlatıldığı bilgisi geldi. Başsavcılığın başlattığı soruşturma, hukuk camiasında ve siyaset dünyasında büyük ilgi uyandırdı.
İstanbul Barosu, açıklamasında, gazetecilerin öldürülmesinin ardında yatan sorumluların hesap vermesi gerektiğini belirterek, "Meslektaşları için yas tutan basın mensuplarının gözaltına alınması kabul edilemez" ifadelerini kullanmıştı. Şu an için soruşturma süreci devam ederken, Baro yetkilileri, sürecin takipçisi olacaklarını ve uluslararası hukuk ihlali yapan sorumlulardan hesap sorulmasını talep etmeye devam edeceklerini belirtti.