CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, '14 Mayıs öncesi de sonrası da dahil olmak üzere Muharrem İnce'ye teklif yapıldı. Uzlaşı sağlanamadı. Memleket Partisi'ndeki görüşmede bir teklif yapılmadı. O gün çünkü heyetler yan yanaydı. O gün bir görüşme yapılmadı' dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk'te yayınlanan 'Olaylar ve Görüşler Özel' programında dün akşam (5 Nisan) gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Ortak liste için şu anda çalışıyoruz. Önemli bir seçim bizim açımızdan da Türkiye açısından da. Komşularımız açısından da çok önemli. Bilime, akla, sağduyuya dayanan, kutuplaştırmayan, kucaklaştıran siyasete ihtiyacımız var.
Biz 6 lider ortak mutabakat metnini hazırladık. Eğitimden sağlığa, teknolojiden milli eğitime hayatın her alanıyla ilgili 2 bine yakın madde başlığını açıkladık. Cumhur İttifakı ne yaptı? Böyle bir şey açıkladı mı? Açıklamadı. Kamuoyu neden onları tartışmıyor, neden onları eleştirmiyor?
İlk 1 haftada ne yapacağız, ilk 1 ayda ne yapacağız hepsi yazılı. 6 liderin ortaklaştığı bir metin. Ben de söyleyeceğim, Millet İttifakı'nın diğer ortakları da aynı şeyi söyleyecek. Çünkü biz ortaklaştık. Orada Erdoğan ne derse hepsi teslim olmuş. Teslimiyet siyaset değildir. Bir parti iseniz siyasetinizi açıkça yazarsınız. Siz önümüzdeki 5 yıl içinde ne yapacaksınız?
Cumhurbaşkanı olarak ne yapılacak? Her bir bakanlık neler yapacak? Yeni bakanlık kurulacak mı? Üniversitelerde, bilimde, teknolojide, tarımda ne yapılacak? Depremle ilgili teklif hazırladık. Deprem bölgesiyle ilgili bunlar hiçbir şey yapmadılar. Çadır, konteyner yarım yamalak dağıttılar. Biz iktidar olunca deprem bölgesini bütünlük içinde ele alacağız. Bununla ilgili kanun teklifi verdik. Üretim üssü haline getireceğiz, insanlar buraya gelip, çalışacak. Burada büyük istihdam sağlanacak. Bu bölge aynı zamanda istihdam ve üretim merkezi olacak.
Ortak listelerle ilgili bütün seçenekler düşünülüyor. Bizden ve diğer partilerden genel başkan yardımcıları var. Önemli olan maksimum yarar nasıl sağlanabilir? Yapılan anketler var. O anketler de diğer lider ve kadroların önünde var. Önümüzdeki 1-2 gün içinde biraz daha netleşecek.
'ÜLKE BİR YIL İÇİNDE RAHAT NEFES ALACAK'
Biz diğer partilerin konumuna bakıp, kendimize politika oluşturmuyoruz. Biz iktidara geleceğiz, Cumhurbaşkanlığını kazanacağız, bu ülkeyi en geç bir yıl içinde rahat nefes alacağı ülke haline getireceğiz.
Ülkede her vatandaş AB'ye vizesiz girecek. Hasar tespitlerini yaptık. Cumhur İttifakı zaten yaptığını yaptı, batırdı. Biz ne yapacağımızı biliyoruz. Çiftçi, üreticinin kazanacağı, istihdamın büyüyeceği, fabrikaların çalışacağı bir Türkiye hayal ediyoruz.
'VİZEYİ KALDIRACAĞIZ'
Vizeyi kaldıracağız. Gerekli düzenlemeleri yapacağız. Bu ülkeye gerçek anlamda demokrasiyi getireceğiz. Siz düşünce özgürlüğüne kısıtlama getirirseniz sizin ülkenizde demokrasi yoktur. Biz diyeceğiz ki, 'Bizim ülkemizde her türlü düşünce özgürce paylaşabilir, medya özgürce yayın yapabilir'.
'CUMHURBAŞKANI OLUNCA EN RAHAT BENİ ELEŞTİRECEKSİNİZ'
Ben gençlere 'Cumhurbaşkanı olunca en rahat beni eleştireceksiniz' diyorum. Benim hatam varsa doğal olarak eleştiri olacaktır. Ben de aynı hatayı tekrar etmemeye özen göstereceğim. Erdoğan eleştiriye tahammül edemiyor, sabah insanlar gözaltına alınıyorsa bu düzen yıkım getirir.
AB'nin öngördüğü bütün demokratik kuralları ülkemize getireceğiz. Neden insanlar yanyana gelince özgürce konuşamıyorlar? Bu Türkiye açısından utançtır. İnsanlar düşüncelerini söylerler. Emin olun, telefonla konuşurken 'Acaba biri bizi dinliyor mu?'. Ben söylüyorum, dinliyorlar. Demokrasi temel kavramdır ve 6 lideri bir araya getiren de demokrasi özlemidir.
'PARLAMENTODA ÇOĞUNLUĞU SAĞLAYACAĞIZ, CUMHURBAŞKANLIĞINI KAZANACAĞIZ'
Milletvekilliği listelerinde oran ya da kişi bazında bir çalışma yok. Bu oturulacak, makul insanlarız hepimiz. Bizim listeden giren olur mu olmaz mı, herkes bağımsız girer mi girmez mi? Uygar insanlar gibi oturup tartışıyoruz. Ben Millet İttifakı'nın demokraside uyumu sağlama açısından bizim tarihimize çok önemli bir aşama olduğunu düşünüyorum. İttifak olarak samimi olarak birbirimize düşüncelerimizi açıklıyoruz. İkinci kurmaylarımıza aktarıyoruz. Onlar kendi aralarında konuşuyor sonra genel başkanları olarak biz konuşuyoruz. Parlamentoda çoğunluğu sağlayacağız, artı Cumhurbaşkanlığını da kazanacağız.
MANSUR YAVAŞ VE EKREM İMAMOĞLU AÇIKLAMASI
İki değerli arkadaşımız. Mansur Bey ve Ekrem Bey de. Osmanlı'nın eski başkentini yöneten kişi Ekrem İmamoğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin güzel başkentini yöneten Mansur Yavaş. İkisinin halk nezdinde ciddi kabulü var. Bütün engellemelere rağmen güzel şeyler yapıyorlar. Trabzon'da bakan, 4 milletvekili var. Kabine'de var. Trabzon'a raylı sistem yapamadılar. Ekrem İmamoğlu 10 metro inşaatını ayna anda başlatan ve yapan kişi diye söyledim.
Seçmen, gençler mutlu. Onlarla zaman zaman bir araya geliyoruz. Burada önemli olan Türkiye'nin sağlıklı bir zemini yakalayabilmesi için o inanç, heyecandan yararlanan insanların toplumun önüne çıkması lazım. Ekrem ve Mansur Bey de o inancı ve heyecanı besleyen arkadaşımız. Onlar önemli görev üstleniyorlar. Bakın Ekrem Bey İstanbul'da engelleniyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı olunca bu engeller kalkacak.
2 arkadaşımız Cumhurbaşkanı Yardımcısı oldu diye diğer belediye başkanlarımız çalışmayacak mı? Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı para bulmuş, metro yapacak, inşaat yapmaya izin vermiyorlar. Biz bu engelleri bitireceğiz.
'MUHARREM İNCE'YE TEKLİF YAPILDI'
Ben birinci turda sonucu alacağımıza inanıyorum. Sonuçta sağduyu galip gelecek. Ülke bu halde iken, işsizlik diz boyu iken, gençler iş bulamazken, soğanın tanesi 7.5, 10 lirayı bulmuşken. Bunun bir an önce bitmesi lazım. Son düzlüğe girdiğimizde seçmenin sağduyusuna güveniyorum.
14 Mayıs öncesi de sonrası da dahil olmak üzere Muharrem İnce'ye teklif yapıldı. Uzlaşı sağlanamadı. Memleket Partisi'ndeki görüşmede bir teklif yapılmadı. O gün çünkü heyetler yan yanaydı. O gün bir görüşme yapılmadı.
Bana göre üzerimize düşeni yaptık. Karşı tarafı suçlamak istemem. Belki kendisini haklı görüyordur. Ben Muharrem Bey'e böyle haksızlık yapmak istemem. Sonuçta beraber çalıştık. Cumhurbaşkanı adayımızdı, grup başkan vekilimizdi. Haksız bir eleştiri yapmak istemem.
'BU SAATTEN SONRA NEYİ DEĞİŞTİRECEKSİNİZ?'
Ben Muharrem Bey'in düşüncelerine saygı göstermek zorundayım. 'Niçin böyle düşünüyorsunuz' diye suçlamam asla doğru değil. Büyük ihtimalle 4 adayla gidilecek, bu saatten sonra neyi değiştireceksiniz?
Bu toplumun sağduyusuna güvenin. Birinci turda bu iş biter. Bu işsizlikle nereye gideceğiz? Türkiye'nin bu cehennemden çıkması lazım. Bakmayın saraya, oradakilerin keyfi yerinde. Bir pazara gidin bakalım. Emekliye zam yapıyor, fiyatlara gelen zam çok daha yüksek. O para kur korumalı mevduata gidiyor. Kimin parası o? Bir avuç insanın. Bunlar sözde faize karşı. Sen faize hizmet ediyorsun. Emekli, işçiye bir şey yok. Polisle jandarma arasında ayrımcılık yapıyor. Hangi gerekçeyle polise vermiyorsun? Çifte standart var.
ERDOĞAN'A YANIT
Ne söylüyorsam hepsinde haklıyım. Cesaret edip oturup konuşmuyorlar. 27,5 yılını devlette harcayan, verilmeyecek hiçbir hesabı olmayacak kişiyim. Bütün sülalemizi araştırdılar, ne buldular?
Her şeyi kuruşu kuruşuna hesaplıyoruz ve yapıyoruz. Erdoğan ne diyor? 'Emekli maaşı üzerinden istismar ediyormuş'. Biz iki maaş ikramiye dedik, sonra ne oldu? Emekliye verdi iki maaş ikramiyeyi. Ben emekliye asgari ücret kadar Ramazan ve Kurban'da verilecek. Aynı şeyi söylüyorum. Hesabını kitabını kuruşu kuruşuna yaptık. Kurban Bayramı'nda Cumhurbaşkanı olarak geldiğimde bütün emeklilerin hesabı 15 bin lira para yatacak. Önümüzdeki Kurban Bayramı'nda. Bütün emekliler görecek. Para yokmuş, 5'li çeteye paralar var, KKM'ye para var, saraydan maaş alanlara par var.
Emekli bu ülkenin kalkınması için emek harcayan kişidir. Bütün hayatında çalıştı, alın teri döktü, primini ödedi ve sonra geldi emekli oldu. Eskide emeklinin aldığı aylık asgari ücretten fazlaydı. Şimdi açlık sınırının altında. Emekliyi bu hale getirdiler. Ben o aylıkları tamamını Kurban Bayramı'nda her bir emeklinin aylığına yatıracağım. 15 bin lirayı yatıracağım. Görecekler Bay Kemal sözünden dönmez.
'5'Lİ ÇETELER ADAY OLMAMI İSTEMEDİ'
5'li çeteler benim Cumhurbaşkanı adayı olmamı asla istemedi. 418 milyar doları götürenler, kul hakkı yiyenler, yolsuzluk yapanlar asla istemediler. Engel olmak istediler. Bunların para gücü var, imkanları var, herkesi satın alacaklarını düşünüyorlar. Allah şahittir ne onların paralarına ne 1 centine ne 1 kuruşuna asla ihtiyacım var. Sarayda değil Çankaya'da yaşayacağım. Sade hayat yaşayacağım. Hayalim, hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi. Akdeniz havzasının en güçlü olacak bir ülke. Bunu yaratacağız, hiç endişem yok. Zengin, güçlü, sözü dinlenen, teknolojiye imza atan Türkiye. Para var bizde.
O 418 milyarın nerelere gittiğini çok iyi biliyorum. Yurt dışında hukukçularla görüştüm. Kimin parası hangi bankada? Kuruşu kuruşa biliyorum. Belediye başkanlığı yapanlar ve yapmış olanlar dahil. O paraların tamamını getireceğiz.
SECCADE FOTOĞRAFI AÇIKLAMASI
Seccade olayı o kadar çok anlatıldı ki. İsmail Müftüoğlu Bey, eski Adalet Bakanı, bir platformun yöneticisi. Bir iftar yemeği verdi. Orada akademisyen insanlar vardı. Güzel bir iftar yaptık, dualar okundu. Arkasından konuşmalar yapıldı. Lokantanın iç bölümüne geçildi. Orada fotoğraflar çekildi. Yerde seccade olduğunu fark etmedim. İsmail Bey de fark etmedi. Kendisi Milli Selamet Partili eski Adalet Bakanı. Bir yanlışımız vardı orada, fark edemedik. Biz politikacılar yere çok az bakarız. Hep karşıya bakarız. Koruma uyarır 'Efendim kaldırım var, çukur var' diye. Gelen kişilerle fotoğraf çektirdik. Eleştiri gelebilir. Kalkıp da bir suçlama yapmak istemem. Ben samimi bir Müslümanım.
Tuzak, komplo diyenler oldu. O gerçeği bir gerekçeye sığdırmam bana yakışmaz. Ben samimi Müslümanım. Herkesin inancına, kimliğine saygı duyarım. Benim kalkıp da onu gerekçelendirip başka bir şeylerle örtmeye çalışmam olmazdı. Evet bunu samimi Müslümanlara sığınıyorum. Bir eksiğimiz, yanlışımız vardı, evet doğru.
'100 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI YAPACAĞIZ'
100 bin öğretmen ataması yapacağız Cumhuriyetin 100. yıldönümünde. Köylerde okul açacağız. İmam, öğretmen, ziraat teknisyeni, hayvancılık yapıyorsa veteriner olacak. Köylerde yaşayan bütün genç ve kadınların SGK primini devlet ödeyecek.
SEÇİM GÜVENLİĞİ
Hem içeride hem dışarıda seçim güvenliği konusunda yaklaşık 1 yıl çalışıyoruz. İllerden gelen her bir seçmen sandıkta görev yapacak olan arkadaşlarımızın listesiyle ilgili olarak tek tek telefon ediliyor. Hangi sandıkta görevli olduğu soruluyor, eğitim veriliyor. Onlar sandık başında görevli olacak, ayrıca gönüllü arkadaşlara müşahit kartı vereceğiz.
Gönüllüleri de görevlendireceğiz. Büyük metropollerde barolar her okulda bir avukatı bulunduracak. Uyuşmazlık çıktığında müdahil olacak. Tek isteğim vatandaşlarımız sandığa gitsinler, oylarını kullansınlar. Elinizi vicdanınıza koyun, oyunuzu öyle kullanın. Kul hakkı yemeyen, bu ülkeye hizmet edecek olan insana oy verin. Türkiye çok ciddi sorunla karşı karşıya. Tarım perişan vaziyette. Sanayicilerle gidin konuşun. Doları frenlemek için satmadıkları bir şey kalmadı. Arka kapıdan 128 milyar doları sattılar. Borsada yapılan vurgunlar. Bu vurgundan Türkiye'yi kurtaracağız.