Kılıçdaroğlu, emekliye seyyanen zam açıklaması yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye de yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, 'Elinden tutan mı var, verirsin kanun teklifi... CHP olarak söz veriyorum, destekleyeceğiz' ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) partisinin grup toplantısında yaptığı İsveç'in NATO üyelik sürecinde atılan adımları eleştirdi. Kılıçdaroğlu, 'Biden telefon etti, Erdoğan 180 derece döndü' ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu ayrıca emekliye seyyanen zam isteyen Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye de yanıt verdi.
Kılıçdaroğlu, 'Elinden tutan mı var, verirsin kanun teklifi... CHP olarak söz veriyorum, destekleyeceğiz' dedi.
AKP'li Cumhurbaşkanu Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde kullandığı 'Hayat pahalığıyla mücadelemiz kararlı bir şekilde sürecek. Maalesef hırsızlar çok, bunlara da gereken hesabı soracağız' açıklamasına da değinen CHP lideri şöyle konuştu:
'Erdoğan Bayburt'ta 'Maalesef hırsızlar çok' demiş. Vallahi doğru! Erdoğan'a şu çağrıyı yapıyorum; Saray'da sağına bak, soluna bak, arkaya bak, önüne bak, aynaya bak kesin göreceksin!'
5 MADDEDE SIRALADI
28 Mayıs seçimlerinin ardından iktidarın değişen ekonomi politikasını 'Soykırım programı' olarak nitelendiren Kemal Kılılçdaroğlu, 'Uygulanan ekonomik soykırım programı kimin işine yarıyor?' diye sordu ve şöyle sıralama yaptı:
1- Erdoğan'dan dolarla ihale alanlar.
2- Dolarla gelir garantisi verilenler
3- Dolarla devlete borç para verenler
4- Kur Korumalı Mevduat sahipleri
5- Yurtdışından borç alıp, aldığı borca devletin hazinesini garanti gösterenler
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satırbaşları şu şekilde:
'SİYASİ İKTİDARA OY VERENLERİN, SOYKIRIM EKONOMİSİ UYGULAYANLARA BİR DERS VERMESİ LAZIM'
'Vatan sadece benim vatanım değil hepimizin vatanı. Benim sıkıntım varsa, benden daha zor durumda olan vatandaşın da sıkıntısı var. Bugün soykırım ekonomisi uygulayan siyasal iktidara, onlara oy verenlerin bir ders vermesi lazım. Onların seslerini yükseltmesi gerekir. Ak Parti'ye oy veren kardeşlerimin vicdan muhasebesi yapması gerrekir.'
'İklim krizi gösteriyor ki afetler bizi bırakmayacak. Karadeniz bölgesinde afet yaşandı. Oraya derhal büyükşehir belediyelerimiz yardım ekiplerini gönderdiler. Biz Karadeniz'deki vatandaşlarımızın en azından yaralarının sarılması için elimizden geleni yapıyoruz.'
'Haksızlık karşısında susan bir uygarlığı kabul etmiyoruz. Suriye'de kan gövdeyi götürürken seslerini çıkarmıyorlardı. Ne zaman ki sığınmacılar gelmeye başladı, o zaman konuşmaya başladılar. CHP'nin çizgisi, insanlık ve uygarlık çizgisidir. Asla ötekileştirme kavramı lugatımızda yer almadı, almayacak da. Türkiye'nin Srebrenitsa Soykırımı'nı Meclis'e getirmesi lazım.'
'ERDOĞAN 180 DERECE DÖNDÜ'
'Cezaevleri tıka basa dolu. Siyasi gücü olanlar adamını bulup çıkabiliyor. Hatay Milletvekili Can Atalay hala içeride. Merdan Yanardağ, hakkında yargılama kararı olamamasına rağmen cezevinde. RTÜK, TELE1'e ceza yağdırıyor. Dİyarbakır'da 18 gazeteci yargı karşısına çıkacak. Basın hürdür, sansür edilemez. Dünyanın bütün demokrasilerinin kabul ettiği temel ilke budur.'
'NATO'da kararlar oy birliği ile alınır. İsveç'in NATO'ya üyeliği konusunda. Türkiye, 'İsveç'in üyeliğini kabul etmiyoruz' dedi. İsveç geri adım atmadı. Sonra ne oldu? Biden, telefon etti Erdoğan'a. Erdoğan 180 derece döndü. Son seçimlerde Ak Parti'ye oy veren kardeşlerim, onuruyla varlığını büyüten bir devlet böyle yönetilir mi? Dün söylediğinizi bugün neden inkar ediyorsunuz? Bir devlet böyle yönetilmez. Bunlar teröristleri hala koruyorlar mı? Sen dün 'hayır' dedin, bugün neden 'evet' diyorsun?'
'Dünyadan haberi yok orası NATO, Avrupa Birliği değil. Avrupa Birliği'ne seni yıllardır çağırmıyorlar. Bizi Avrupa Birliği'ne alacaklarsa demokratik standartlar var. Kendi ülkene demokrasiyi getiriyor musun?'
'YEREL SEÇİMLERİ BEKLİYORLAR'
'Bu memlekette 'adalet vardır' diyen varsa gelsin beni görsün, ikna etsin. Bu memlekette adaletin olmadığını herkes biliyor. Tek başlarına iktidar oldular. O zaman devletin hazinesi en azından toparlanmıştı. Fabrikaları sattılar. Cumhuriyet'in kurduğu fabrikaları sattılar ve bu paraları ne yaptılar, hala hesap veren yok. Devlet şimdi gırtlağına kadar borçlu. Sonra Düyûn-ı Umûmiye kabinesi kuruyorsun. Şimdi satacak bir şey kalmadı.'
'Körfez ülkelerine gittiler para dileniyorlar. Hiçbir ahlaklı yatırımcı buraya yatırım için gelmez. Yabancı sermaye vurgun yapmak için faizin yükselmesini bekliyor. Ak Parti'ye oy veren vatandaşlarımız, faizi yükseltmezler diyebilir. Yerel seçimleri bekliyorlar. Yerel seçimlerden sonra faizleri pik yaptıracaklar. Erdoğan çok sık tekrar etmişti: Borç alan emir alır.'
(birgün)