DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’deki ekonomik zorlukların aile yapısını ve doğurganlık oranlarını nasıl etkilediğine dair önemli açıklamalarda bulundu. Ekmen, gençlerin ekonomik sıkıntılar yüzünden evlenme düşüncesinden uzaklaştığını ve bunun aile kurumuna olan etkilerinin derinleştiğini belirtti.
Aile Kurumuna Teşvikler Yetersiz
Ekmen, Türkiye'deki aile yapısının korunmasına yönelik yapılan yasal düzenlemeleri eleştirerek, özellikle ekonomik koşulların gençlerin evlenme kararını ne denli etkilediğini vurguladı. Gençlerin yüzde 47’sinin evlenmeyi düşünmediği ve bunun başlıca sebebinin ekonomik zorluklar olduğu, yapılan araştırmalarla ortaya konduğunu aktaran Ekmen, “Gençler, ekonomik zorluklar sebebiyle evlenmeyi düşünmüyor. Bu durumu dikkate alarak, aile politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiği açıkça ortada” dedi.
Aile Değerleri ve Endişeler
Ekmen, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Profesör Doktor Emrah Akbaş’ın yaptığı araştırmaya da değindi. Araştırmanın, Türk toplumunun aile değerlerine olan bağlılığını ortaya koyduğunu söyleyen Ekmen, “Türk toplumu hala aileye inanıyor. Geleneksel aile değerlerinin korunması gerektiğini savunanların oranı yüzde 90’ın üzerinde. Ancak aile değerlerine inananların büyük bir kısmı, ‘Ailenin geleceği konusunda endişeliyim’ diyor. Kadınlarda bu oran yüzde 83, erkeklerde ise yüzde 77” ifadelerini kullandı.
Politikaların Yetersizliği
Aileyi korumaya yönelik politikaların yetersizliğine dikkat çeken Ekmen, mevcut hükümetin aile politikasında bir tutarsızlık yaşadığını belirtti. Ekmen, “AK Parti seçmeninin yüzde 56’sı, MHP seçmeninin ise yüzde 76’sı, mevcut aile politikalarını yetersiz buluyor. Hükümetin kendi seçmenine bile ikna edici politikalar sunamadığı ortada” dedi.
Doğurganlık Oranı Düşüşü ve Ekonomik Etkiler
Ekmen, Türkiye’nin doğurganlık oranındaki dramatik düşüşe de dikkat çekti. Hükümetin aileyi teşvik etmek amacıyla 3 çocuk önerisinde bulunmasına rağmen, doğurganlık oranının 22 yıl sonra %1,5’a düştüğünü belirten Ekmen, “Ekonomik deneylerin sonucu olarak aile yapısında ciddi bir tahribat yaşandı. Türkiye’nin en büyük tehditlerinden biri artık düşük doğurganlık oranıdır. Bu noktada, aile yılı kapsamında daha etkili politikaların üretilmesi gerekmektedir” dedi.
Birinci Çocuğa Destek Eksikliği
Ekmen, aile yılı kapsamında getirilen düzenlemelerde ikinci ve üçüncü çocuk için bazı teşviklerin bulunduğuna, ancak ilk çocuğa yönelik herhangi bir düzenlemenin yapılmadığına dikkat çekti. “Birinci çocuğa destek verilmemesi, ailelerin ikinci ve üçüncü çocuk sahibi olma kararlarını olumsuz etkiliyor” diyen Ekmen, ailelerin ekonomik açıdan desteklenmesi gerektiğini ifade etti.
Çocuk Yardımları ve Aile Yapısındaki Sorunlar
Ekmen, ailelerin ikinci ve üçüncü çocuk için teşvik edilmesinin önemli olduğunu, ancak birinci çocuğa yönelik eksikliklerin bu teşviklerin etkisini zayıflattığını vurguladı. Hükümetin çocuk yardımları konusunda daha kapsamlı bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini belirten Ekmen, “Aile yılı kapsamında yapılan düzenlemeler, mevcut ekonomik durum göz önünde bulundurulduğunda yeterli değil. Hükümetin çocuk sahibi olmak isteyen ailelere yönelik daha ciddi destekler sunması gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Mehmet Emin Ekmen, Türkiye’nin aile yapısındaki çöküşü engellemek için daha etkili politikaların üretilmesi gerektiğini belirterek, gençlerin ekonomik sebeplerle evlenmeme kararlarının önüne geçilmesi için aile kurumunun desteklenmesi gerektiğini savundu. Ekmen’in açıklamaları, aile yapısının güçlendirilmesi ve doğurganlık oranlarının artırılması için yapılması gereken yasal düzenlemelerin önemini bir kez daha ortaya koydu.
