Ahmet Sütcü
Mersin’in 321 km sahil şeridi ile Türkiye'nin önemli sahil kentlerinden biri olmasına rağmen bilinen son verilere göre geçen yıl sadece 566 bin 997 turisti ağırlayabildiğini ifade eden Olcar, Mersin'in komşu kenti Antalya ise geçen yıl 15 milyon 689 bin 258 yabancı turist ağırlama kapasitesi ile rekor kırdığını kaydetti.
“KIYI ŞERİTLERİNDEKİ SORUN VE RANT BİTMEDİKÇE TURİZM GELİŞMEZ”
Geçmiş dönem Belediyeleri sürecinde halk plajlarının iyi korunduğunu savunan Olcar, "Şu an bu plajları kaybettik. Bir şezlonga 50 TL ödenirken şu an en az 300 TL ödüyorsunuz. Bu sistem turizme katkı sağlamaz” eleştirisinde bulundu. Olcar şöyle konuştu: "Pandemi sürecine kadar turist sayılarında artışalar yaşandı. Pandemi sürecine kadar turist sayımız 450 bin ile 500 bin arasında değişkenlik gösteriyordu. Pandemi sonrasında Mersin'in turizmini desteklemek için alınması gereken önlemler alınmadı. Şu an STK'lıların turizme katkısnın sağlanması için hiç bir çalışma yapılmamaktadır. 2007-2016 yıllarında, o dönemde nitelikli grup turistlerde artış vardı. Mersin turizmi ile o dönemde kendini ispatlamıştır.”
Türk Seyahat Acenteleri Birliği (TURSAB) Yönetim Kurulu Üyesi Olcartur Seyahat Acentasının sahibi ve yöneticisi Numan Olcar, Akdeniz'in incisi olarak anılan Mersin’in, doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel mirası ile bilinen geniş turizm potansiyeline sahip sahil şehri olmasına rağmen yeterince değerlendirilmediğini söyledi.
Olcar, Mersin'de ağırlanan turist profilinin, 5-10 yıl öncesine göre büyük bir değişim gösterdiğine vurgu yaparak “Turizm platformlarının çalıştığı dönemde, 12 yıl boyunca kruvaziyer gemileri ve farklı ülkelerden farklı turistler gelerek sıcak para akışı sağladı," diyerek, şu anda doluluk oranlarının ve getirinin eskisi gibi olmadığını söyledi. Eskiden 100 odayla sağlanan gelirin, şu an aynı odalarla elde edilemediğini bunun da gelirde düşüşe yol açtığını ifade etti. Aydıncık sahil şeridine yapılması planlanan balık çiftliklerinin turizme hiç katkı sağlamadığına dikkat çeken Olcar, 2016 ve 2018 yıllarında geri püskürtüldüğünü ancak şimdi yeniden gündeme gelmesine Mersin’e hiç faydasının olmadığını savundu.
“16 Yıldır Hava Liman ile uğraşıyoruz”
Olcar, “Yollar iyileştirilmemiş, hala şunu kabul etmiyorlar. STK toplum örgütleri ve Acenta sahiplerine verilen bilgide 30-35 milyon kapasiteli havalimanı yapılacakken, şu an neden 7-8 milyon kapasiteli bir Hava Liman yapıyoruz. Bir de 15 sene beklettiniz. Bölgenin turizmcisi olarak soruyorum: Bazı şeyleri kabul etmemiz lazım. Kabul edilmeyince çarpıklık ortaya çıkıyor". Dedi.
Olcar şöyle devam etti: "Pandemi döneminde veya hemen öncesinde 35 milyon turist ve 35 milyar dolar döviz girdimiz varken, şu an 60-65 milyonlara çıkmış durumdayız. Doğrudur, ama esasında turizminin getirisi Türkiye'deki artan sayılar kadar değil. 35 milyon turist, belki de 70 milyon turist olmuştur ya da olacaktır; fakat 35 milyon dolar Türkiye'ye girdisi 70 milyon olmayacaktır.
“İZLENEN POLİTİKA TURİST GETİRMEZ”
Türkiye ‘de izlenen turizm politikaları para harcayan turistleri getirmediğini savunan Olcar, turizm sektörünün gelişmemesinin sahiplerinin başında girdi ve çıktı maliyetleri olduğunu belirterek şöyle açıkladı. “Oteller ve turizm işletmeleri artan giderlerin karşılanması amacıyla birtakım masrafları yansıtmak durumunda kaldılar. Bu yansıtılan masraflar da Türkiye'deki yerli turistin bu tesislerden yararlanma imkanını azaltmıştır. Bu Türkiye'nin tespiti değil; ülkemize tekne ile yatla ya da uçakla gelen turistlerin tespitidir. Türkiye'ye gelen turistlerin Türkiye'nin pahalı bir ülke olduğunu söylediklerini duyuyoruz. Eskiden 2 Euro'ya içtikleri içeceği, şu anda 4-5 Euro'ya içtiklerini belirtiyorlar. Özellikle Avrupa'daki vizesiz gidilen Balkanlar, Karadağ, Arnavutluk, Yunanistan gibi ülkelerin çok daha ekonomik olduklarını düşünüyorlar" dedi.