Ebru DOST
Mersin'de faaliyet gösteren ve ihtiyaç sahibi depremzedelere, yoksul ailelere ve çocuklara ulaşan Mersin İnsani Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği İstanbul'dan ödülle döndü.
Ödülü Mersin'e getiren Dernek Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yılmaz ve Başkan Yardımcısı Gül Yılmaz ile İmece Gazetesi'ne özel röportaj gerçekleştirdik.
Dernekte çok sayıda gönüllerin yer aldığını ve yerel basının derneğe olan ilgisinden dolayı teşekkür eden Dernek Başkanı Murat Yılmaz ve Başkan Yardımcısı Gül Yılmaz, başta kimsesiz çocuklar olmak üzere yardıma muhtaç her bireye ulaşmak istediklerini belirtti.
Bu dernek kim tarafından kuruldu ve nasıl kuruldu?
Murat Yılmaz: Çocuğumun okuduğu okulda bir hademe ablamız vardı. Maddi durumu iyi değildi. Bir aracı görevi görerek ablamıza yardım etmek isteyen bir hayırsevere ulaştım ve erzak konusunda yardımcı oldum. Sonra diğer ay da yardımcı olalım dedik ve ikinci ay da erzak yardımını yaptık. Fakat zamanla hayırseverinde imkanları daralınca üçüncü ay yardımı biz halledelim dedik. Yardımları götürdük ve sonra dedik ki; madem öyle iki aileye yardım verelim dedik ve verdik. Aileler zamanla üçe ulaştı. Sonra dedik ki neden bu aileleri daha da çoğaltmıyoruz? Eşimiz, dostumuz da faydalansın. Eşe dosta haber saldık. Aile sayısı dört oldu, beş oldu. Sonrasında WhatsApp grubu kurduk. Kendi arkadaşlarımızı toplayalım ve her ay oradan koordine sağlayalım ve yardımları yayalım dedik. Böylelikle daha fazla insan eklemeye başladık. Kadın- erkek olarak iki ayrı grubumuz var. İkisi de çok aktif. Daha sonra bu dayanışmayı sosyal medyaya da taşıma kararı aldık. Önce yardımları kendi sayfalarımızdan paylaştık. Sonra sosyal medya hesabımızı açtık. Ve zamanla da insanlar sayfalarımızı gördü ve bizlere katılmak istediler. Böylece on yılın sonunda sadece bir ayda üç bin koli dağıtabiliyoruz. Bizlere dağıtmak üzere erzak getiren başka derneklerinde erzaklarını dağıttık. Kendimiz de yedi yüz, sekiz yüz koli dağıtım sayısını buluyorduk. Yani küçük bir gönüllü grubuyla çok iyi bir oran.
Dernek başkan yardımcımız Gül Hanım'la oturup konuştuk. İnsanlar yardım etmek istiyorlar ama mesela yurt dışından veya şehir dışından hani bir güven sorunu olmasın diye dernek kuralım, resmileşelim dedik. Resmi İBAN'ımız olsun istedik. Böylelikle insanlar bizlere daha fazla güveniyorlar. Bu şekilde dernekleşme kararı aldık. İyi ki de yapmışız. Çünkü biz mesela on kişiyle bu işi yaparken dernekleştikten sonra bir an da otuz kırk kişi olduk mesela. Elli kişi olduk. Sonra her hizmette çalışmak isteyen gönüllülerimiz daha da istekli olarak çalışmaya başladılar. Çünkü o kadar çok insanlar gelmek istiyor. Mesela; yardıma gelen arkadaşların eşleri de hani lezzeti alıyorlar ve onlarda insanlara yardımcı olmak istiyorlar. Çünkü; birinin sıkıntısını gidermek ve birinin bir işine yaramak güzel bir duygu yani. Onu tadınca eşleri de gelmeye başlıyor Bu sebeple hem kendi çevresi, hem eşi, eşinin çevresi derken bir bakıyorsun üç yüz, dört yüz kişilik bir ekibe ve yardım bekleyen insana ulaşıyorsun.
Derneğin kuruluş amacı ve kimlere yardım ediliyor?
Murat Yılmaz: Bizler yardımlarımızı özellikle Mersin, Adana ve Tarsus'ta yaşayan ihtiyaç sahibi ailelere; yetim, öksüz babalarından ayrı veya anne babaları bir şekilde çalışamıyorsa, rahatsız hasta vatandaşlarımıza yapıyoruz. Özellikle depremzedelere elimizden geldiğince yardım etmeye çalıştık. Yani olağan dışı büyük felaketlerde de demek ki böyle STK'lara, derneklere ihtiyaç olduğunu görmüş olduk. Ekstra olarak farklı felaketlerde de yardımda bulunduk. Ama asıl kuruluş amacımız
Mersin'de özellikle yetim aileler veya ailelerinden ayrı yetim çocuklara yardım üzerineydi .Onlara ulaşalım diye kurduk derneğimizi. Amacımız bu. Üç ayrı listemiz var. Birinci öncelik, ikinci öncelik, üçüncü öncelik diye. Listelerimiz bittikten sonra bu sefer adreslere gidiyor yardımlarda bulunuyoruz. Gelen erzaklara göre, bütçeye göre bunlara da ulaşmaya çalışıyoruz.
Yardımlar için koordinasyon nasıl sağlanıyor?
Gül Yılmaz: Aileleri birebir tespit ederek yardım ediyoruz. Bunları yaparken de gönüllü arkadaşlarımızla, ekiplerimizle Mersin'i geziyoruz. Tek tek mahalle mahalle gezip muhtarlardan, imamlardan, öğretmenlerden, orada yaşayan aile büyüklerinden adresler alarak tek tek adresleri kontrol ederek listeliyoruz. Bir çocuk giydirebiliriz diye başlıyoruz. Siz de katılırsanız yüz bir olur. Sen de katılırsan yüz iki olur. Böyle konuşuyoruz. Yardımseverler de biz de katılırız diyorlar. Böylelikle yardım ettiğimiz çocuk sayısını sayamaz hale geldik.'
Yardımlar dolayısıyla halktan nasıldı geri dönüşümler aldınız? Yardımseverler ne düşünüyor?
Gül Yılmaz: İhtiyaç sahibi aileler, ihtiyaçları görüldüğünde tabii ki de mutlu oluyorlar ve yardım eden hayırseverlerde bu durumdan oldukça memnunlar. Dernekleştikten sonra sosyal medyanın da çok büyük bir gücü oldu. Arkadaşlar da sağ olsunlar çok güzel çalışıyorlar. Oradan da tabii ki de destekler gelmeye ve daha fazla gönüllü olmaya başladık. Yardımseverler geliyorlar ve çocukları kendileri giydiriyorlar. Bu onların çok hoşuna gidiyor. Hayırla hiç alakası olmayan veya nerede neye ihtiyaçların olduğunu bilmeyen vatandaşlar var. Yoksul mahallelerden bihaber. Biz bunlara ulaşıyoruz ve kendileri gelip çocukları elleriyle giydiriyorlar O çocuğun yüzündeki mutluluğu görüyorlar. Ve bu sefer inanın kendileri bizleri arıyorlar ve kendi çevrelerini de yardım etmeye teşvik ediyorlar.
Ödül için ne düşünüyorsunuz?
Gül Yılmaz: Öncelikle böyle bir ödüle layık görüldüğümüz için teşekkür ediyoruz. Bu ödül dernek adına ve gönüllülerimiz adına çok sevindirici bir şey. Sonuçta motivasyonu arttıran bir ödül. Buna layık görülmek de güzel bir şey. Teşekkür ediyoruz
Peki belediyelerden veya resmi kaynaklardan derneğinize bir yardım oluyor mu ?
Murat Yılmaz: Hiçbir siyasi örgütle falan bir bağlantımız yok. Oralardan da herhangi bir yardım talebi gelmedi. Şu an gidişattan biz gayet memnunuz ve daha da büyüyeceğimizi, daha iyi yerlere geleceğimizi düşünüyoruz ve buna inanıyoruz.
Bir yardım talebi ister misiniz?
Murat Yılmaz: Bizlerin ileri zamanlarda çocuklar için projelerimiz var. Öksüz, yetim veya depremzede çocuklarımızla etkinlikler yapmak onları tiyatroya götürmek istiyoruz. Bu bağlamda belediyelerimiz bizlere araç veya mekan tahsisinde bulunursa, bu destek hoşumuza gidebilir.