Tarsus’a Turizmin Oscar’ı: “Altın Elma” Ödülü Tarsus’a Turizmin Oscar’ı: “Altın Elma” Ödülü

T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Mersin İl Müdürlüğü bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Çocuk Hakları Komitesi, çocukların hem sosyal hem de sanatsal yönlerini geliştirmeye yönelik örnek bir etkinliğe imza attı. Çocuk Hakları Atölyesi kapsamında gerçekleştirilen sanatsal faaliyetlerde minik katılımcılar, hayallerini renkli fırçalarla ve doğal malzemelerle tuvale yansıttı.

9C5B31Aa 1C37 4F9C A87A A23E96091947

Atölyede gerçekleştirilen etkinliklerde çocuklar taş boyama ve kozalak boyama gibi yaratıcı sanat çalışmalarıyla el becerilerini geliştirirken, aynı zamanda hayal dünyalarını da özgürce ifade etme fırsatı buldu. Ders dışı zamanlarda çocukların aktif katılımıyla düzenlenen atölye çalışmaları, çocuklara sadece sanat sevgisi kazandırmakla kalmadı, aynı zamanda onları toplumsal hakları konusunda da bilinçlendirdi.

Etkinlikler, çocuklara yönelik hazırlanan Çocuk Hakları Slayt Sunumu ile başladı. Sunumda çocuklara temel hak ve özgürlükleri, yaşam ve eğitim hakları gibi konular anlatıldı. Bilgilendirici sunumun ardından sanat atölyesine geçen minikler, eğitmenlerin rehberliğinde keyifli saatler geçirdi.

Günün sonunda çocuklar, kültürel değerlerin tanıtımı amacıyla düzenlenen Kısa Şehir Turu kapsamında Mersin’deki Atatürk Evi Müzesi’ni de ziyaret etti. Bu sayede çocuklar hem eğlendi hem de tarih ve kültür hakkında bilgi edindi.

İl Çocuk Hakları Koordinatörü Mustafa Sarı, etkinlikle ilgili yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“Çocuk Hakları Komitesi olarak önceliğimiz, çocuklarımızın hem haklarını öğrenmeleri hem de sosyalleşebilecekleri güvenli ve eğitici ortamlar oluşturmak. Bu kapsamda sadece eğitim vermekle kalmıyor, aynı zamanda sanat atölyeleri, geziler ve sosyal etkinliklerle onların gelişimine destek oluyoruz. Özellikle dezavantajlı bölgelerdeki çocuklarımızın sokakta kontrolsüz ortamlarda değil, uzmanlarımız refakatinde planlı ve faydalı etkinliklerde yer almalarını hedefliyoruz. Çocuklarımızın çocukluklarını doya doya yaşayabilecekleri sosyal alanlar oluşturmaya devam edeceğiz.”

Kaynak: Tuğçe Dokumacı