ÖĞRENCİLERİMİZ ALLAHA EMANET

Abone Ol

Avrupa Birliği fonlarıyla desteklenen PICTES Projesi, Suriyeli öğrencilerin eğitim gördüğü okullarda güvenlik önlemlerini artırmış durumda. Ancak, Suriyeli öğrencilerin eğitim aldığı okullarda sağlanan bu güvenlik önlemleri, bazı okulların kendi imkanları ile güvenliği sağlarken, diğer okullarda ciddi bir güvenlik açığı oluşturuyor. Bu durum, yerli öğrencilerin güvenliğini tehdit ederken, veliler ve eğitimciler arasında büyük endişelere yol açıyor. Eğitimdeki bu eşitsizlik, Milli Eğitim Bakanlığı’nın acil olarak çözmesi gereken bir sorunu gözler önüne seriyor.

PICTES Projesi kapsamında Suriyeli öğrencilerin eğitim aldığı okullarda güvenlik önlemlerinin artırılması, bu okullarda güvenli bir ortam sağlamış olabilir. Ancak, Suriyeli öğrencilerin bulunmadığı ve bütçesi yetersiz olan diğer okullarda güvenlik önlemlerinin eksik olması, ciddi bir soruna işaret ediyor. Bu okullarda güvenlik personeli bulunmaması, güvenlik kameralarının eksikliği ve acil durum müdahale ekiplerinin yetersizliği, öğrencilerin güvende olmalarını engelliyor.

Güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğu okullarda, gençlerin uyuşturucu satıcılarından korunması ve okul içindeki tartışmaların önlenmesi zorlaşıyor. Bu okullarda güvenlik eksiklikleri, öğrencilerin potansiyel risklerle karşılaşmasına ve sağlık sorunları yaşamasına neden olabilir. Ayrıca, güvenlik eksiklikleri nedeniyle öğrenciler arasında yaşanabilecek tartışmalar ve kavgalara müdahale etmek de güçleşiyor.

Veliler, çocuklarının okulda güvende olup olmadığını sorgularken, güvenlik açıkları nedeniyle büyük endişe taşıyor. Okul yönetimleri, bu endişeleri gidermek için etkili bir strateji oluşturmalı ve güvenlik önlemlerini artırmalıdır. Ancak, mevcut bütçe kısıtlamaları ve uygulama eksiklikleri, bu endişelerin çözülmesini zorlaştırıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı, tüm okullarda güvenlik kadrolarının açılması ve yeterli güvenlik personelinin istihdam edilmesi konusunda adımlar atmalıdır. Bu, güvenlik açıklarını kapatacak ve her öğrencinin güvende olmasını sağlayacaktır. Güvenlik personelinin, okulların giriş-çıkış noktalarında, okul içi alanlarda ve çevresinde sürekli olarak görev yapması gerekmektedir.

Eğitimde özelleştirme tartışmaları devam ederken, devlet okullarında yaşanan güvenlik sıkıntıları öncelikli olarak ele alınmalıdır. Özelleştirmenin yanı sıra, devlet okullarında güvenlik önlemlerinin artırılması ve bu alanda gerekli yatırımların yapılması büyük önem taşır. Eğitimde özelleştirme, güvenlik sorunlarını çözmek için yeterli olmayabilir; bu nedenle, devlet okullarındaki güvenlik eksikliklerine yönelik acil çözümler geliştirilmelidir.

Gençleri uyuşturucu satıcılarından korumak ve okul içindeki riskleri minimize etmek için kapsamlı stratejiler geliştirilmelidir. Güvenlik önlemlerinin artırılması yanı sıra, uyuşturucu kullanımı ve bağımlılığı konusunda öğrencileri bilinçlendiren eğitim programları düzenlenmelidir. Ayrıca, okul içindeki tartışmaları ve olası şiddet olaylarını önlemek için etkili bir disiplin ve müdahale stratejisi uygulanmalıdır.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın mevcut bütçesi ve tasarruf politikaları, güvenlik sorunlarını yeterince çözmüyorsa, yasa değişikliği teklifleri gündeme getirilmelidir. Güvenlik önlemlerinin artırılması için gerekli fonlama ve kaynaklar sağlanmalı ve bu konuda yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Güvenli bir eğitim ortamı, her öğrencinin hakkı olmalıdır ve bu konuda adımlar atılmalıdır.