Tekin, özellikle göreve yeni başlayacak öğretmen adaylarını bekleyen zorluklara dikkat çekerek, bu sürecin öğretmenlerin mesleklerini icra etmelerini daha da zorlaştıracağını savundu. Yeni düzenlemeler kapsamında, öğretmen adaylarının üniversite eğitiminin ardından "Öğretmen Akademisi" adı verilen bir süreçten geçmek zorunda olduklarını belirten Tekin, bu uygulamanın öğretmen adayları için ciddi bir engel oluşturduğunu ifade etti. Tekin, "Dört yıllık lisans eğitimi tamamlandıktan sonra, öğretmen olmak isteyen adaylar akademiye katılmak zorunda bırakılıyor. Akademide iki yıla yakın süren bir eğitim süreci uygulanıyor. Bu süreçte adayların güvenlik soruşturmaları, sosyal medya incelemeleri ve disiplin denetimleri yapılıyor. Ancak bu aşamaları başarıyla tamamlayanlar sözleşmeli öğretmen olarak atanabiliyor ve asalet için toplamda altı yıllık bir süreçten geçmeleri gerekiyor," dedi.
Öğretmen Akademisi'nin şartlarının oldukça ağır olduğunu ifade eden Tekin, sosyal medya paylaşımlarından akademideki tutumlarına kadar aday öğretmenlerin sürekli olarak denetim altında tutulacağını söyledi. Tekin, bu durumun öğretmen adaylarını hem psikolojik hem de mesleki açıdan baskı altına aldığını vurgulayarak, "Disiplin cezalarıyla karşılaşmamak için adaylardan tepki göstermeyen, itiraz etmeyen bir profil sergilemeleri bekleniyor. Bu, öğretmenlik mesleğinin özgür düşünce ve eleştirel yaklaşım temelinden uzaklaştırılması anlamına geliyor," dedi.
“Yeni Kanun Öğretmenlere Yaptırımlar İçeriyor”
Tekin, mevcut düzenlemenin öğretmenlik mesleğini daha da zorlaştırdığını belirterek, bu durumun eğitim kalitesini olumsuz etkileyeceğini savundu. "Kanun, öğretmenleri adeta kıskaca alıyor ve onlara yaptırımlar getiriyor. Bu, özgürce düşünen ve eğitim veren öğretmenlerin önünü kesmek anlamına geliyor," ifadelerini kullandı.
“Bakanlıktan Yeni Düzenleme Talep Ediyoruz”
Yakup Tekin, bu düzenlemelerle ilgili Cumhuriyet Halk Partisi'ne öneride bulunduklarını ve kanunun iptali için hukuki süreç başlatacaklarını söyledi. "Hükümete yakın sendikalar bu düzenlemeyi desteklerken, biz öğretmenlerimizin haklarını koruyan bir kanun oluşturulmasını istiyoruz. Bu düzenleme ile susan ve tepki göstermeyen öğretmenler yaratılmak isteniyor. Ancak Eğitim-İş olarak, öğretmenlerimizin haklarını savunmaya devam edeceğiz," dedi.