'AİHM'nin Strazburg'da vereceği karar önemli ve geçerli değil' demiştim önceki yazılarımdan birinde ve parantez içerisinde. * * 1982 sonrasıydı. Mersin'deyiz. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile ilgili olarak, 1980 darbesi sonrası, Türkiye'de ilk ve 'Kadın' mitingini yapma hazırlıkları var. Çeşitli siyasi partiler, Demokratik Kitle Örgütleri, İşçi sendikaları, öğretmen örgütlenmeleri vb. hemen her kesim katılımcılar arasında. Çalışmalar aylar öncesinden başladı. Her hafta ayrı bir örgütlenme binasında toplanıyor, kararları gözden geçiriyor, eksikleri tamamlamaya çalışıyor ve yanlışlardan dönme çabası gösteriyoruz.. Bir toplantıda bugünün HDP'sini temsilen katılanlardan biri, 'İşçi Partisi katılamaz. Katılmamalı... Katılmasın…' dedi ve 'Oylama yapalım' tümcesini ekledi. Yanıtlamaya başlayacakken sendika temsilcilerinden biri sessizce yanıma gelerek 'Saadet Hanım, bırakın oylama yapsınlar. Biz 32 birim adına sizin lehinize oy kullanacağız…' dedi. 'Hiç kimse ve hiçbir kuvvet, İşçi Partisi'nin bu mitinge katılımını engelleyemez.'Diye başladım ve oylamayı reddettim. İşçi Partisi, 1) Bu mitinge giden yolda en öndedir. 2) Mitinge katılım, birilerinin izni ile değildir. 3) İşçi Partisi alanlarda olacaktır, dedim. Sonuç mu? Yönetim kademesinden başlamak üzere mitingin başından sonuna kadar İşçi Partisi alandaydı. Oylama isteyenler mi? Alanda gören olmadı! * * Türker Ertürk, bir yazısında 28/Ocak/2015 Strazburg zaferinden söz ediyor ve ekliyor; 'Ermeni meselesi konuşulmaya devam edecek…' Doğrudur. Hukuk zaferimiz dün olmuştu, yarın da olacak. Hatta İşçi Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek'in dediği gibi 'Avrupa'da iklim değiştirdik.' Sadece Avrupa'da da değil. Avustralya da, aldığı yeni kararla 'Soykırım yapılmamıştır' demenin suç olmaktan çıkarıldığını duyurdu. Demek ki neymiş? Birilerinin ne dediği ya da ne yaptığı değil, bizim ne dediğimiz ya da ne yaptığımız önemlidir. Biz, doğru bildiğimiz yoldan yürümeye devam edeceğiz. Etkimiz ya da dönüştürdüklerimiz elbette çok önemli. Ancak; Varsayalım ki, AİHM, hukuksal anlamda aleyhimize karar verdi. Bu durumda biz, haksız ya da yanlış mı olacağız? Ya da, AİHM, lehimize karar verdi, mücadeleyi bitirecek miyiz? Emperyalistler, işbirlikçileri, Ermeni Diasporası vaz mı geçecekler anti propagandalarından, yalanlarından? * * Tekrar edelim; Onurlu tarihimize sahip çıkmak uğruna mücadele ediyoruz, edeceğiz. Emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin niyetleri, amaçları, gittikleri ya da gidemedikleri yollar bizim için önemli ve geçerli değildir. Biz, soykırım yapmadık. Vatanımızı savunduk. Var mı itirazı olan?