CHP, Samsun Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlediği “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinginde adalet, demokrasi ve erken seçim çağrısını yüksek sesle dile getirdi. Binlerce kişinin katıldığı mitingde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gönderdiği yazılı mesajı okuyan CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ, “Ya adalet ya esaret diyerek yola çıkıyoruz” sözlerini aktardı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise “Türkiye Cumhuriyeti’ni bu cuntadan, devleti suç örgütü gibi yöneten bu iktidardan kurtaracağız” çıkışıyla dikkat çekti.
İmamoğlu: “Milletin Egemenliğini Hâkim Kılmak İçin Yola Çıkanlar Yine Başaracak”
Mitingde okunan mesajında İmamoğlu, Samsun’un tarihi misyonuna vurgu yaparak, “Samsun millete güvenerek yola koyulmanın simgesidir. Büyük ve haklı bir dava uğruna Samsun’a adım atanlar mutlak başarırlar” dedi. Mevcut sistemi “baştan aşağı adaletsizlik üreten bir yapı” olarak tanımlayan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Gelir dağılımında adalet yok, eğitimde adalet yok, sağlıkta adalet yok. Artık hiç kimse mahkemelerde adalet dağıtıldığına inanmıyor. Milletçe adaletsizliğin pençesinde hayata tutunmaya çalışıyoruz. Bugün ülkemiz tek adamın egemenliğine dayanan bir sistemin çöküş dönemini yaşıyor. Biz de yola ya adalet ya esaret diyerek çıkıyoruz.”
İmamoğlu, Silivri Cezaevi’nden gönderdiği mesajında “Ben de hücremde görevimin başındayım. Bu yolun sonundaki güzel günlerin ışığıyla aydınlanıyor. Biliyorum, başaracağız” sözleriyle yurttaşlara seslendi.
Özgür Özel: “Cunta Bu Kez Cübbe Giyip Gelmiştir”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, mitingde yaptığı konuşmada hem tarihi referanslarla hem de sert eleştirilerle iktidara yüklendi. Konuşmasına Samsun’un 19 Mayıs 1919’daki rolünü hatırlatarak başlayan Özel, “O gün Gazi Paşa’yı karşılayan Ekrem’di. Bugün milyonlarca Ekrem meydanlardayız” dedi.
Özel, konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Türkiye’nin 19 Mart’ta karşı karşıya kaldığı şey bir sivil darbedir. Bu darbenin karargâhı saraydır, silahı yargıdır, mühimmatı yalandır, iftiradır. Cunta bu kez kamuflajla değil, üzerine cübbe giyip gelmiştir. Seçimle gelenler seçimle gitmek istememektedir. Bunun adı darbedir.”
“Kendi girdiği seçimde Cumhurbaşkanı unvanını alan, 19 Mart’ta kendinden sonraki cumhurbaşkanı adayımıza kumpas kuran, darbe yapmaya çalışan Recep Tayyip Erdoğan artık cunta başkanıdır. Türkiye Cumhuriyeti’ni bu cuntadan, devleti suç örgütü gibi yöneten bu iktidardan ilk sandıkta kurtaracağız.”
“Sandık Önümüze Gelsin, Yarışa Hazırız”
Özgür Özel, mitingde erken seçim çağrısını yineleyerek, “Sandığı getirin, hepimiz eşit şartlarda yarışalım. Kimin milletin teveccühünü alacağını hep birlikte görelim” dedi. Erken seçim talebinin meşru bir hak olduğunu vurgulayan Özel, şöyle devam etti:
“Karşımızdaki yapı, devletin içindeki küçük bir azınlıktır. Ne millettir ne de devletin temsilcisidir. Bunlar bir avuç ihtiras sahibi cuntacıdır. Oysa biz milletiz, haklıyız, güçlüyüz ve biz kazanacağız.”
Demokrasi Seferberliği: “Ev Ev, Sokak Sokak İmza Toplayın”
Ekrem İmamoğlu’nun mesajında yer verdiği ve Özgür Özel’in de konuşmasında desteklediği imza kampanyasına çağrı mitingin önemli başlıklarından biri oldu. Özel, “Ev ev, sokak sokak imza toplayın. Bu sadece Ekrem İmamoğlu için değil; halkın iradesinin kazanması için bir demokrasi seferberliğidir” dedi.
“Demokrasi Tokadını Yediniz, Yine Yiyeceksiniz”
Konuşmasında sık sık hükümete ve bakanlara yüklenen Özgür Özel, 31 Mart yerel seçimlerine atıf yaparak şunları söyledi:
“Geçen yıl, 31 Mart seçimlerinde 17’niz bir oldunuz. Cumhurbaşkanınızla hep birlikte İstanbul’a geldiniz. Ekrem Başkanımızın karşısına alayınız geçtiniz. Demokrasi tokadını yediniz. Yine yiyeceksiniz!”
Özel, kabinedeki bakanları hedef alarak da şu sözleri sarf etti:
“Bakan demokrasilerde olur. Bakan oyu milletten alır. Bunlar Trump’ın sekreterleri gibi, sekreterdir. Bu sekreterlere söylüyorum: Demokrasi tokadını bir daha yiyeceksiniz!”
“Milletin Coşkusunun Karşısında Bir Avuç Cuntacı Duramaz”
CHP lideri Özel, iktidarın yönetim biçimini sert sözlerle eleştirerek, halkın gücünün karşısında hiçbir yapının duramayacağını ifade etti:
“Karşımızdaki yapı, devlet ve hükümetin içindeki küçük bir azınlıktır. Bunlar ne millettir ne de anlatmaya çalıştıkları gibi devlettir. Bunlar milleti de devleti de temsil etmiyor. Çıkmışlar FETÖ’cülerin ağzıyla ‘Devlet aklı vardır’ diyorlar. Siz kim oluyorsunuz da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yerine geçmeye kalkıyorsunuz? Siz bir avuç ihtiras sahibi cuntadan başka bir şey değilsiniz.”
“Biz milletiz. Haklıyız. Güçlüyüz. Ve biz kazanacağız. Bu milletin coşkusunun karşısında bir avuç cuntacı duramaz!”
“Devletin İçinden Adaleti Çekersen Geriye Çete Kalır”
CHP Genel Başkanı, iktidarın devletin kurumlarını baskı aracı haline getirdiğini savunarak, adalet sistemine yönelik eleştirilerini şu sözlerle sürdürdü:
“Bizim devlet geleneğimizin özü adalettir. Devletin içinden adaleti çekersen geriye sadece bir çete kalır. Silah kullanan, insanları özgürlüğünden alan, para toplayan ama millete değil başkalarına hizmet eden yapı, demokratik bir devlet değil, cuntanın çetesidir. Türkiye Cumhuriyeti’ni bu cuntadan, devleti suç örgütü gibi yöneten bu iktidardan ilk sandıkta kurtaracağız.”
“Bu Yürüyüş Bir Partinin Değil, Milletin Yürüyüşüdür”
Mitingin ana mesajı olan demokrasi ve adalet yürüyüşü vurgusu hem İmamoğlu’nun mesajında hem de Özgür Özel’in konuşmasında sıkça yer aldı. CHP lideri, bu mücadelenin bir partiye değil, halka ait olduğunu dile getirerek şunları söyledi:
“Bu yürüyüş bir şahsın, bir partinin yürüyüşü değil, bu toprakların öz evlatlarının, milletin yürüyüşüdür. Hedefimiz kardeşliğin, birliğin, eşitliğin iktidarıdır. Hedefimiz adaletin iktidarıdır, adaletin.”
“Bizler kendimiz için değil, herkes için adalet istiyoruz. Vakti gelmiş bir değişimin karşısında hiçbir güç duramaz. Milletin yürüyüşünü hiç kimse engelleyemez.”
“Her Adımda Yeri Göğü İnleteceğiz”
CHP'nin Samsun’dan başlattığı bu siyasi hareketin simgesel anlamı da konuşmalarda sıkça vurgulandı. İmamoğlu mesajında “adım adım büyüyen azim” ifadesine dikkat çekerken, Özgür Özel de halkın demokratik gücüne şu sözlerle işaret etti:
“Hedefe koşarak değil, adım adım yürüyerek varacağız ama her adımda yeri göğü inleteceğiz. Bu ülkenin gençleri, kadınları, emekçileri, emeklileriyle birlikte yürüyeceğiz. Hep birlikte başaracağız!”
