Türkiye'de, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç elde ettikleri belirlenen 'yenidoğan çetesi' skandalı gündemdeki yerini koruyor.
22 kişinin tutuklandığı soruşturmada aralarında CHP Beylikdüzü Meclis üyesi Ahmet Atilla Yılmaz'ın da bulunduğu 47 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin “Eğitim Zirvesi”nde konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Özgür Özel, "Memlekette çocuk okutuyorsun güvende değil. Üniversiteye gidiyor güvende değil. Evleniyor, boşanıyor güvende değil. Takip ediliyor. Polise gidiyor, savcıya gidiyor güvende değil. Maalesef yeni doğuyor güvende değil. Hatta ve hatta insanlar ‘Bu ülkeye çocuk mu doğrulur?’ deyip çocuk sahibi olmuyor gidiyor kedi sahipleniyor. O bile güvende değil. Memlekette güvende olan hiçbir şey yok. Sadece özel okul sahibinin sermayesi güvende. Özel hastane sahibinin yatı, Mercedes’i güvende. Ona bir hal geldiğinde gece yarısı devrede arkadaşlar" dedi.
"ONU PARTİDE TUTAN NAMUSSUZ ŞEREFSİZDİR"
Yenidoğan Çetesi haberlerine ilişkin, Saray'a bağlı İletişim Başkanlığı tarafından iktidara yakın medyaya servis edilen haberlere tepki gösteren Özel "İletişim Başkanlığı’ndan iktidara yakın medyaya ‘Bu işin içinde DEM’li var, CHP’li belediye meclis üyesi var’ haberleri pompalanıyor. Çok arayacaksanız, son lafı başta söyleyeyim bu işin içinde, içinde değil, 10 km kenarında bir tane CHP’li varsa onu partide tutan namussuzdur şerefsizdir" ifadelerini kullandı.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"İletişim Başkanlığı’ndan iktidara yakın medyaya ‘Bu işin içinde DEM’li var, CHP’li belediye meclis üyesi var’ haberleri pompalanıyor. Çok arayacaksanız, son lafı başta söyleyeyim bu işin içinde, içinde değil, 10 km kenarında bir tane CHP’li varsa onu partide tutan namussuzdur şerefsizdir! Bu işin içinde birisi varsa, şu anki Sağlık Bakanı İstanbul İl Müdürü’yken kendini temize çıkarmak için ‘Biz ihbar ettik diyor’.
İlk şikayet mayıs 2023’te gitmiş. Mayıs 2023’ten Ekim 2024’e kadar geçen sürede hiçbir şey yok. Soruşturmayı yapan savcıyı tehdit edecek kadar bütün bilgilere ulaşmış çete.Caniler, katiller aramızda dolaşıyor. El kadar bebeği hastane hastane dolaştırıyor.
"BİR SORUMLU ARANIYORSA, DÖNEMİN SAĞLIK MÜDÜRÜ"
Bu iş yapılırken eski sağlık bakanının hastanesi işin tam göbeğinde. Denetleyecek sağlık müdürlüğünde oturan kişi şu anda Sağlık Bakanlığı’nın tepesinde. İşin içinde dünya kadar bunların atadığı adam var. Bir sorumlu aranıyorsa, dönemin sağlık müdürü, şimdiki bakanı falan da değil kardeşim.
Bu ülkede bir sorumlu varsa diyor ya ‘Sorumlusu benim ben’ diyor ya. Her imzayı atmayı biliyorsun, ekonomist yerine faiz belirliyorsun, her işi sen biliyorsun. Bu iş olunca kenara çekiliyorsun. İletişim Başkanlığı 2 tane isim tespit edecek de sorumluluktan kurtulacak. Getirin o hastanelerin hepsini bir gecede kamulaştıralım. Bu işe karışan hastanelerin tamamının ruhsatları askıya alınmalı. Yasal düzenleme Salı günü meclisten oy birliği ile geçirilmelidir. Hadi bakalım hodri meydan!
Paçalarından pislik akan adamlar tutmuşlar 22 yıllık iktidarın sonunda sorumluluğu bize doğru ittiriyorlar. Üzerimize ne düşerse yapacağız ama bu işe bulaşan kimi kayırıyorsanız kimi ayırıyorsanız kime dokunulmazlık sağlamaya çalışırsanız iki elimiz onun da sizin de yakanızdadır. Her şeyi biliyorsan bu işi de çözeceksin!"