Genel

Rusya: "İsrail'in Gazze'de Yaptığı Toplu Cezalandırmadır"

Uluslararası toplumun Gazze'deki duruma tepki vermekte başarısız olduğunu söyleyen Lavrov, "İsrail'in Gazze'de yaptığı toplu cezalandırmadır" ifadelerini kullandı.

Abone Ol

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İsrail'in Gazze'de yaptığının toplu cezalandırma, bunun da uluslararası insancıl hukuka aykırı olduğunu belirtti. Lavrov, Birleşmiş Milletler (BM) binasında basın toplantısı düzenledi. "Uluslararası toplumun Gazze'deki duruma tepki vermekte başarısız" olduğuna işaret eden Lavrov, konuya ilişkin alınan hiçbir BM Güvenlik Konseyi kararının uygulanmadığının altını çizdi.

AA'nın aktardığına göre, 7 Ekim saldırılarının kabul edilemez olduğunu belirten Lavrov, "İsrail'in Gazze'de yaptığı toplu cezalandırmadır" ifadesini kullandı. Toplu cezalandırmanın uluslararası insancıl hukukun ihlali olduğunu dile getiren Lavrov, "Bir ihlalle başka ihlaller yaparak savaşamazsınız" dedi.

BM Genel Sekreteri'nin ofisini de "çifte standart" uygulamakla suçlayan Lavrov, Gazze'ye yönelik saldırılardan bahsederken saldırının kim tarafından yapıldığını açık şekilde söylemediklerini ancak söz konusu Ukrayna olunca hemen Rusya'yı suçladıklarını kaydetti. Lavrov, BM çalışanlarının tüm üyelere karşı tarafsız olması zorunluluğunun altını çizdi.

'İSRAİL, GERGİNLİĞİ ARTIRMAK İSTİYOR'

Orta Doğu'da gerginlik ve İran'ın dahil olma ihtimaline ilişkin soruya Lavrov, "İran gerginliği artırmak istemiyor. İsrail istiyor" dedi. Lavrov, Hizbullah'ın da itidalli davrandığını ancak ABD ve İsrail'in çatışmayı körüklemeye, "kapsamlı savaş" başlatmaya çalıştığını söyledi. Rusya Dışişleri Bakanı, Batı'nın gerginliği azaltmak için ihtiyaç olan tüm çabayı sarf etmesi gerektiğini ifade etti.

'İSTANBUL'DA BARIŞ SAĞLANMAK ÜZEREYDİ'

Ukrayna'daki durum hakkında da konuşan Lavrov, "Minsk Anlaşması uygulansaydı Ukrayna, Kırım hariç 1991 sınırlarını muhafaza ederdi" diye konuştu. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin "barış önerisinin" tek taraflı ve kabul edilemez olduğunu vurgulayan Lavrov, İstanbul'da 2022'de yürütülen müzakerelerde barışın sağlanmak üzere olduğunu anımsatarak, "Dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Ukrayna'ya imzalamayın talimatını verdi ve masadan kalktılar" ifadesini kullandı. Lavrov, "Ukrayna'ya silah pompalamayı bırakırsanız savaş sona erer" dedi.

NATO'nun adil olmayan ve agresif bir politikası bulunduğunu kaydeden Lavrov, kendilerinin Avrasya güvenlik modelini savunduklarını söyledi. Lavrov, bu modelin eşitlik temelli olacağını ve herkesin çıkarlarını gözeteceğini belirtti.

Eski ABD Başkanı Donald Trump ve Ukrayna'ya desteğin kesilmesini savunan yeni başkan yardımcısı adayı J.D Vance'in seçilmesi durumunda ilişkilerin nasıl olacağının sorulması üzerine Lavrov, "ABD halkının seçeceği her liderle çalışmaya hazırız" dedi. Lavrov, Trump'ın başkan olduğu dönemde Rusya'ya yoğun ekonomik ve diplomatik yaptırım uygulandığını ancak buna rağmen "diyalog kanallarının en üst seviyede açık" olduğunu bildirdi. Mevcut ABD yönetimiyle diyaloğun bulunmadığını ifade eden Lavrov, ilişkilerin saygılı ve eşit zeminde yürümek zorunda olduğunun altını çizdi.

292 KİŞİ TEDAVİ OLAMADIĞI İÇİN ÖLDÜ

Öte yandan, İsrail'in Refah Sınır Kapısı’nı 72 gündür kapalı tutması sonucu yurt dışına tedavi amacıyla gidemediği için hayatını kaybedenlerin sayısının 292'ye yükseldiği bildirildi. Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi yaptığı yazılı açıklamada Refah Sınır Kapısı’nın İsrail saldırısı sonucu kapanmasının üzerinden 72 gün geçtiği, bu süre boyunca yaralı ve hastaların yurt dışında tedavi imkanından mahrum kaldığı belirtildi.

Açıklamada, Refah Sınır Kapısı'nın kapanmasıyla Gazze Şeridi dışında tedavi olamadığı için vefat eden Filistinlilerin sayısının 292'ye yükseldiği kaydedildi. Gazze Şeridi dışına tedavi amacıyla çıkması gereken yaralı ve hasta sayısının 3 bin 500'den fazla olduğu ifade edilen açıklamada, bu kişilerin bir an önce tedavi için yurt dışına çıkması gerektiği aktarıldı.

Açıklamada, Sağlık Bakanlığı'nın kayıtlarında 25 bin kişinin Gazze Şeridi dışında tedavi olmak için talepte bulunduğu ancak sınır kapısının kapatılmasıyla hasta ve yaralıların bundan mahrum kaldığına dikkat çekildi.