Röportaj: Meryem KARADAĞ/ Rabia ARSLAN
Toroslar ilçesinde kendine ait bir dükkanda sanatını icra eden Kemal Uğur hayatını sanata adadığını söyledi.
Daha çok tuval çalışması yapan Ressam-Sanatçı Uğur, resim üzerine gazetemize özel konuştu. Sanatın ve sanatçının öneminden bahseden Uğur, 'Çizemiyorlarsa, izlesinler; alamıyorlarsa baksınlar. Sanat her açıdan mükemmeldir' dedi.
Muhabir: Bize kendinizi tanıtır mısınız?
Ben Kemal Uğur. Eğitimli değil alaylı bir ressamım. Elimden geldiğince çiziyorum, çizmeye çalışıyorum.
Muhabir: Resim yapmaya kaç yaşınızda başladınız ve yetenekli olduğunuzu ne zaman keşfettiniz? Ailenizde ressam olan var mı?
Ortaokuldan beri resim yapıyorum. Resme olan yeteneğimi lisedeki resim öğretmenim Şenol Manyar fark etti. Onun sayesinde başladı, büyük bir tutku ile devam ediyor. Bir dönem üniversite hayatı, çalışma hayatı derken uzun bir ara vermek zorunda kaldım. Bundan 8 sene önce doğum günümde küçük kızımın bana bir fırça bir tuval hediyesi ile bu duygularım tekrardan depreşti ve tekrar resim yapmaya yöneldim. Bugün bunu devam ettirebiliyorsam en büyük pay kızımdır.
Muhabir: Peki resimleriniz ile insanlara neler iletmek istiyorsunuz?
Resimlerimle insanlara saygı ve sevgiyi anlatmak istiyorum. Hele ki şu dönemde insanların bu kadar sabrı kalmamışken ne yazık ki saygı ve sevgiyi de unutuyorlar ve öteliyorlar. Halbuki bu insanlığın varoluşunun temelidir.
Muhabir: Sizin yapıtlarınızı, diğer ressamların yapıtlarından ayıran şey nedir?
Kendime ait olması diyebilirim. Her eser ayrı ayrı özel ve güzeldir. Yaşam içinden yaşantıyı anlatır. Zaten hiçbir sanatçı yaşamadığı bir şeyi resmedemez.
Muhabir: Sizi etkileyen bir sanatçı var mı?
Hepsi etkiler amatöründen tutun ki en ustasına kadar. Yaşayan, yaşamayan herkesten ilham alırım ve kendimle harmanlarım.
Muhabir: Bir olayı ve konuyu resmetmeye değer kılan nedir?
Canımız istemesi, güzel olması, ruhuma hitap edebilmesi ve daha nice şey. Aslında inanır mısınız resim çizmeye başlayınca insan kendini durduramıyor. Her şeyi çiziyorsunuz. Burası cidden başka bir dünya.
Muhabir: Anısı olan bir tablonuz var mı atölyeniz de?
Anısı olan bir tablom var ama ne yazık ki burada değil eşimde. Zaten anısı olan bir şeyin onda olmamasına şaşmamak gerek. Anılarımda; onunla, sanatımda.
Muhabir: Ressam olarak kendinizi geliştirmek için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Devamlı olarak resim çiziyorum, bu yeterli diye düşünüyorum. Bir işi ne kadar yaparsanız o kadar aşina oluyorsunuz.
Muhabir: Gençlere ressam olmayı önerir misiniz?
Eğer maddi bir beklentileri varsa bu işe girmesinler. Zaten tek beklentisi bu olan birisi ressam olamaz. Birincisi yeteneğin olması lazım diyelim ki yok tutkun olacak bunlar olmazsa olmaz.
Muhabir: Bu mesleğin kolaylığı ve zorluğu nelerdir?
Çok pahalı olması. Ben emekliyim ve yeri geliyor kendi paramdan katıyorum. Maddi bir getirisi yok. Ama bu işin kolaylığı hatta kolaylığı demeyeyim güzelliği insanın ruhunu dinlendiriyor. Bu anlamda herkese tavsiye ederim.
Muhabir: Sergi açmayı düşünüyor musunuz?
Açıyorum zaten birçok sergim oldu. İçel sanat kulübü, arkeoloji müzesinde açtık ve bir çok yerde. Hatta şu an bir sergiye hazırlanıyorum. Mersin'in meyveleri adlı bir sergi düzenlenecek ben de orada tablolarımı sergileyeceğim. İnanılmaz bir duygu.
Muhabir: İmece gazetesi okurlarına iletmek istediğiniz bir şey var mı?
Çizemiyorlarsa izlesinler, alamıyorlarsa baksınlar. Sanat her açıdan mükemmeldir.