Seçil Erzan davasının mağdurları arasında bulunan Gayrimenkul Danışmanı Melis Şener, İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvuruda bulundu
Şener, Seçil Erzan’ın kendisini arayarak özel bir fondan ve çok önemli VIP müşterilerden bahsettiğini söyledi.
'ÖRDEK PİŞİRME YÖNTEMİ'
Seçil Erzan Melis Şener'in güvenini kazanmak için kısa süre içinde aldığı paraların daha fazlasını verdi. Ancak 3. kez Şener'den aldığı parayı vermedi. Erzan'ın bu yöntemine dolandırıcılık jargonunda 'ördek pişirme yöntemi' deniliyor.
Şener’in iddiasına göre, ilk olarak 2 Haziran 2020’de 150 bin doları Seçil Erzan’a verdi. Erzan aynı gün içinde 160 bin dolar olarak geri ödedi.
237 BİN DOLAR GERİ DÖNMEDİ
Bu kez Şener 20 Haziran 2020’de 200 bin doları Seçil Erzan’a teslim etti. Erzan bu parayı da 280 bin dolar olarak geri verdi. Şener son olarak Erzan’a 10 günlüğüne 237 bin dolar verdi. Ancak bu para geri dönmedi.
Erzan parayı elden teslim aldığına dair imzaladığı bir belgeyi Şener’e verdi ve paranın güvende olduğunu söyledi.
HAKAN ATEŞ’E MESAJ GÖNDERDİ: DOLANDIRILDIM
Özge Eğrikar’ın haberine göre Şener parasını alamayınca bankanın genel müdürü Hakan Ateş’e e-posta göndererek Erzan tarafından dolandırıldığını yazdı.
Şener’in avukatları, Erzan’dan 237 bin dolar alacağı olan müvekkillerinin uğradığı zararın mahkemece yapılacak inceleme sonucunda netleşeceği düşünüldüğünden şimdilik kısmi olarak 91 bin 654 bin liralık dava açtıklarını belirtti.“DENİZBANK’IN HİÇ FARKETMEMİŞ OLMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Dava dilekçesinde, Seçil Erzan’ın Denizbank Genel Müdürlüğü’nün gözdesi olmakla nam saldığı belirtilerek şöyle denildi:
“Uluorta gerçekleştirilen ve göz yumulan şaibeli onlarca işlem, banka tarafından kasten veya ihmalen hiç fark edilmemiş olması mümkün değildir. Bu da bankanın sorumsuzluk müessesi olduğunun sonucudur. Denizbank, özen yükümlülüğünü göstermemiş, Seçil Erzan tarafından yapılan işlem ve eylemleri görmezden gelmiştir. Sonuç olarak Seçil Erzan’ın suç teşkil eden eylemleri nedeniyle müvekkil zarara uğramış, Denizbank ise ticari mümessili Erzan’ın tüm işlem ve eylemlerine seyirci kalarak, sorumluluktan kurtulmak adına Erzan’a baskı yaparak bu zararın doğumuna bizzat yol açmıştır.”