Ahmet Sütcü

Mersin’de sokakta yaşayan bireylerin durumu, sosyal hizmetlerin yetersizliği ve yerel yönetimlerin bu konuya yaklaşımını yeniden sorgulamayı gerektiriyor.

Sosyal devlet anlayışı, her bireyin temel ihtiyaçlarını karşılamayı ve sosyal güvenceler sağlamayı hedeflerken, bu vatandaşlar için ne yazık ki görünür bir çözüm üretilmemiş durumda.

Bireylerin sokakta kalmalarının çeşitli sebepleri bulunuyor. Ekonomik sıkıntılar, ailevi sorunlar veya ruhsal sağlık problemleri gibi etkenler, onları bu zor duruma itiyor.

Mersin’deki yerel yönetimlerin ve sivil toplum kuruluşlarının bu konuda daha aktif rol alması gerektiği bir daha gündeme geldi.

ATEŞ SUİKASTİNDE MERSİN BAĞLANTISI ATEŞ SUİKASTİNDE MERSİN BAĞLANTISI

 Gerekli sosyal destek programlarının hayata geçirilmesi, sokakta yaşayan bu evsiz vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanması için önemli bir adım olacağı  belirtiliyor.

Uzmanlar, devletin bu bireylere yönelik sosyal politikalarını gözden geçirmesi ve acil yardım mekanizmalarını devreye alması gerektiğini vurguluyor.

Geçici barınma, psikolojik destek ve istihdam fırsatları gibi çözümler, sokakta yaşamaya mahkûm olan bu evsiz insanlara yeniden bir gelecek sunabilir.

Sosyal devlet olmanın sadece bir kavram değil, aynı zamanda bir sorumluluk olduğunu unutmamak gerekiyor.

Mersin, bu zorluğun üstesinden gelmek ve herkesin insanca yaşayabileceği bir kent haline gelmek için harekete geçmelidir.

Bu sorumluluğu yalnızca yerel yönetimlerin değil, aynı zamanda toplumun tüm kesimlerinin üstlenmesi büyük önem taşıyor.

Sokakta yaşayan evsiz bireylere sahip çıkmak, hepimizin görevi. Unutmayalım ki, sosyal devlet anlayışı ancak dayanışma ve empati ile hayata geçirilebilir.

Kaynak: Ahmet Sütcü