İstanbul ve çevre illeri etkileyen 6.2’lik korkutan depremin ardından sosyal medyada bir ses kaydı gündem oldu. Sosyal medyadaki ses kaydında, bir AFAD çalışanının eşi olduğunu öne süren bir kadının, tüm AFAD çalışanlarının İstanbul’a “acil kod” ile çağrıldığı ve bir hafta içinde büyük İstanbul depreminin beklendiği iddia edildi.
AFAD açıklama yaparak iddianın doğru olmadığının altını çizerek “Tüm personelin sevki ve deprem beklendiğine dair iddialar kesinlikle gerçeği yansıtmamaktadır” ifadelerine yer verdi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi de (DMM), Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) büyük deprem beklediği için "tüm personeli acil koduyla İstanbul'a çağırdığı" iddiasını yalanladı.
DMM'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan "AFAD, büyük deprem beklediği için tüm personeli acil koduyla İstanbul'a çağırdı" iddiasının halkı endişeye sevk etmeyi amaçlayan dezenformasyon olduğu belirtildi.
"AFAD Başkanlığı tarafından, ses kaydında iddia edildiği gibi 'büyük bir deprem olacak' şeklinde iletilmiş herhangi bir mesaj veya bu nedenle 'acil koduyla İstanbul'a personel sevki' talimatı söz konusu değildir" ifadeleri yer alan açıklamada, resmi bilgilendirmelerin yalnızca AFAD ve yetkili kurumlar tarafından yapıldığı hatırlatılarak, bu kurumlar dışında yapılan açıklamalara itibar edilmemesi istendi.
DMM'den yapılan açıklamada, sosyal medyada paylaşılan bazı fotoğraflarla ilgili ortaya atılan "Depreme Boğaz'daki ABD gemisi neden oldu" ve "HAARP sistemi ile deprem tetiklendi" iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtildi.
Açıklamada, "İddiaya konu fotoğraflar, Amerika Birleşik Devletleri Donanması'ndaki Arleigh Burke sınıfı USS Nitze gemisine aittir ve fotoğrafların 2023 yılında kaydedildiği tespit edilmiştir. Bahse konu gemi, yakın bir zamanda da denizlerimizde bir faaliyet icra etmemiştir. 'Gemi veya HAARP sistemiyle bir depremin tetiklenebilmesi' yönündeki iddiaların bilimsel bir karşılığı bulunmamaktadır." ifadeleri kullanıldı.
Depremlerin, yer kabuğundaki fay hatlarında zamanla biriken enerjinin aniden açığa çıkmasıyla meydana geldiği anlatılan açıklamada, fayın belli bir noktasında artan gerilimin, fayın iki tarafındaki blokları harekete geçirecek düzeye ulaşması halinde kırılmanın meydana geldiği bilgisi paylaşıldı.
Biriken enerjinin serbest kalarak sismik dalgalar şeklinde yayıldığı belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi:
"Depremler, doğrudan yer kabuğundaki doğal süreçlerin çok büyük jeolojik kuvvetlerin sonucudur. Yüksek Frekanslı Etkin Kutup Işıkları Araştırma Programı (HAARP) ise yüksek frekanslı radyo dalgaları kullanarak iyonosferi incelemek amacıyla kurulmuş bir araştırma programıdır. Dolayısıyla mevcut bilimsel veriler ve bilim dünyasının genel görüşü, bir gemi veya HAARP sisteminin depremlere neden olacak kadar büyük bir enerji üretmesinin mümkün olmadığı yönündedir."
Açıklamada, dayanağı bulunmayan asılsız komplo teorilerine itibar edilmemesi istendi.