(AİLE HEKİMLERİ VE SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SORUNLARI)
Mevcut siyasal iktidar, iktidarını devamlı kılmak için toplumun her kesimine ve her alanına nüfuz etmek istiyor. Bunun için sürekli yeni ve eskiye özlemi içinde barındıran (Yeni Osmanlıcılık ideolojisinin tüm kültürel, sanatsal ve yönetsel unsurları günümüz insanına benimsetilmek isteniyor.) düzenlemeler yaparak var olan yerleşik hukuki normları ve teamülleri yavaş yavaş aşındırıp; sonra da yıkarak yol alıyor. İzlenen bu metodoloji, birey-birey, birey-toplum ve birey-devlet ilişkilerini çok ciddi şekilde dejenere etmiş durumda. İktidar, bozulan ekonomik dengeleri unutturmak ve meclisten bir bir geçirdiği yapısal değişiklikleri de içinde barındıran düzenlemeleri, halkın odağından kaçırmak için kamuoyunu yapay gündemlerle meşgul etmekte. Bunu da kontrolüne aldığı medya eliyle; kamuoyunun algısını manüpüle edici yayınlar yaparak sağlamaktadır. Bu amaca dönük yapılan düzenlemelerden biri de ‘Performansa Dayalı Aile Hekimliği’ diye adlandırılabilecek olan ve 1 Kasım 2024 ‘te yürürlüğe giren Yeni Aile Hekimliği Yönetmeliğidir.(Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarının tabiri ile Eziyet Yönetmeliği.) Bu düzenleme daha çıkmadan ilk tepki olarak 19 Ekim 2024’te Ankara mitingi yapıldı. 7500 sağlık personelinin katıldığı bu mitingte yapılan itirazları dikkate almayan Sağlık Bakanlığına karşı; bu düzenlemeyi protesto etmek için Türkiye çapında Aile Hekimleri, Hemşireler ve Ebeler önce 5 Kasım’da 3 günlük iş bırakma eylemi yaptılar. Daha sonra tüm itirazlara rağmen Sağlık Bakanlığı bu düzenlemede geri adım atmayınca; sağlık çalışanları bu sefer 2-6 Aralık’ta toplu iş bırakma eylemini gerçekleştirdiler.
Türkiye’de Aile Hekimliği sistemine ne zaman geçilmiştir ve günümüzde 1.Basamak Sağlık Hizmeti veren bu merkezlerin sayısı nedir?
2005 yılında Düzce’de pilot proje olarak uygulanmaya başlayan ve şu anda Türkiye’de 1.Basamak Koruyucu Sağlık Hizmetlerinin genel adı olan Aile Hekimliği Sistemidir.
Ülke genelinde 26.800 Aile Hekimliği Birimi var. Ve Türkiye’de bu sayı her an güncelleniyor. Mevcut düzenlemelerle asıl hedeflenen şey, bu kadar merkezin verdiği ücretsiz sağlık hizmetinin, ücretli hale getirilmek istenmesidir. Toplum buna aşama aşama hazırlanıyor.
Bu yeni düzenlemeyle, Aile Hekimlerinin, iyi hekimlik değerleri hiçe sayılarak tanı ve tedavilerine müdahale edilmeye çalışılıyor. Örneğin, Aile Hekimlerinin hastalarına antibiyotik, ağrı kesici ve mide koruyucu yazma oranları il genelinde bu ilaçların yazılma oranın altındaysa Aile Hekimi fazla ücret alıyor. Yani yazmayanı ödüllendirerek dolaylı olarak tanı ve tedaviye müdahale ediliyor. Oysaki hiçbir hekim zaten gerekmeyeni yazmaz; yazıyorsa da hastanın o ilacı kullanması gerektiğini düşündüğünden yazar. Sözgelimi nüfus yapısına göre, kalabalık yaşayan ailelerin olduğu bir bölgede bulaşıcı hastalık durumunda hekim ilaç yazarken maddi gelirini mi düşünecektir; yoksa toplum sağlığını mı? Tabii ki toplum sağlığını düşünecektir.
Aile Hekimlerinin, hastalara antibiyotik, ağrı kesici ve mide koruyucu yazma konusunda sınırlandırılmak istenmesinin nedeni nedir?
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 1999-2001 IMF Türkiye Masası şefi Carlo Cotarelli ve dönemin Ekonomi Bakanı Kemal Derviş’in o zaman iflas etmiş Türk ekonomisini toparlamak için üstlendiği misyonu günümüzde üstlenen kişidir. Adı konmamış bir ‘IMF Ekonomi Yönetim Konsepti’; Mehmet Şimşek eliyle yaşama geçirilmiştir. Dolayısıyla iktidar yaşamın her alanında kemer sıkma politikalarına devreye sokmaktadır. Burada da tasarruf tedbirleri gereğince SGK’nın artık ödemesini yapmak istemediği; (antibiyotik, ağrı kesici ve mide koruyucu) bu üç ilaç grubunu, sanki Aile Hekimleri yazmak istemiyormuş gibi bir algı manüpülasyonu yapılarak halkın öfkesini Aile Hekimlerine yöneltecek bir yöntem izleniyor.
Yeni düzenlemede Aile Hekimlerinin mesai saatleri bitiminde sülük ve hacamat gibi uygulamaları ücret karşılığı yapabilirler deniyor burada hedeflenen nedir?
Yazının girişinde de ifade ettiğim gibi Yeni Osmanlıcılık fikrinin tüm yaşamsal bileşenleri günümüz insanına benimsetilmek isteniyor. Sülük ve Hacamat gibi alternatif tıp uygulamaları da Osmanlı döneminin revaçta olan sağlık uygulamalarıydı. Günümüz toplumunda da isteyenin kolayca ulaşabileceği bu alternatif tıp uygulamalarının; modern tıp uygulamalarının gerçekleştirildiği sağlık merkezlerinde hayata geçirilmeye çalışılması akla ziyan bir durumdur. Ayrıca sağlık merkezlerinde var olan iş barışını da tehdit edici bir sorun kaynağı haline gelecek bir uygulamadır.
Türkiye’nin Sağlık Sistemi’nin Batılı ülkelerin ve ABD’nin sağlık sistemlerine görece daha iyi olmasının temel nedeni nedir?
Bu durum, Türkiye’de uygulanan Sağlık Sisteminin doğruluğundan kaynaklı değil. Başta doktorlar olmak üzere, tüm sağlık çalışanlarının özverili ve idealistçe çalışmalarının sonucudur. Maalesef iktidar, sağlık çalışanlarının bu emeğine saygı duymuyor. Ve aslında hekimlik mesleğine geçmişten bu yana içten bir saygısı olan toplum, maalesef iktidardaki siyasiler tarafından hekimlere karşı kışkırtılıyor.
Aile Hekimlerinin bakmakla yükümlü olduğu(tedavi ve koruyucu hekimlik anlamında) hasta sayısı nedir?
Yeni düzenlemeyle, eskiden 4000 olan bu sayı 3500 hastaya indirildi. İnanılmaz yüksek rakamlar bunlar. Konuştuğum konunun uzmanı doktorlar, bu sayının 2000 olması gerektiğini ifade ettiler. Ancak bu da yapılırken Aile Hekimlerinin hakedişleri bu durumdan etkilenmemeli ve ekonomik kayıp yaşamamaları sağlanmalıdır. Zira Aile Hekimlerinin asıl maaşları bu kayıtlı hasta nüfusu üzerinden hesaplanıyor.
Aile Hekimlerinin bu düzenlemeyle birlikte maaşları ne kadar olacak?
Burada da tam bir bilinmezlik var. Aile hekiminin alacağı maaşın formülü sağlam bir algoritma ile yazılmamış olup; bir sürü keyfi parametreyi içinde barındıran bir hesaplama tekniğine sahip. Sözgelimi bir hasta 6 ayda bir Aile Hekimine gelmek zorunda; yoksa Aile Hekiminin maaşı kesintiye uğrayacak. Veya Aile Hekimi hastasına uyguladığı tedavi protokolünde antibiyotik, ağrı kesici ve mide koruyucu ilaçlarını il ortalamasının oranı üzerinde reçetelerse yine maaşında kesintiye gidilecek. Bunun gibi bir sürü zorlanımlı dinamiği içinde barındıran ayrı ayrı parametreler, Aile Hekiminin alacağı maaşa etki edecek,
Sağlık raporları neden ücretlendiriliyor?
Aile Sağlığı Merkezlerinde verilen ücretsiz sağlık hizmetlerinin, zaman içerisinde ücretli hale getirmenin ilk uygulamalarından biri Sağlık raporlarının ücretlendirilmesidir. Ücretli Sağlık Raporu, Aile Hekimlerinin mesleki etik değerlerini, kendi kendilerine sorgulatacak uygulamaların başında geliyor.
Ayrıca Sağlıkta Şiddeti Önleme Yasası çıkarılmadığı sürece de ücretli rapor alma meselesinde doktorlar ve sağlık çalışanları her an hasta yakını veya hasta şiddetine maruz kalma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklar.