Tuğçe Dokumacı
Son dönemde, Anamur ve Aydıncık ilçelerinde kurulması planlanan balık çiftlikleri, özellikle turizm sektöründen büyük tepkiler çekiyor. Turizm Bakanlığı tarafından turizm bölgesi ilan edilen alanlarda bu tür tesislerin yer alması, sektördeki öncüler tarafından kesinlikle kabul edilemez olarak değerlendiriliyor.
Turizm sektörün öncüleri balık çiftliklerinin deniz ekosistemine ve insan sağlığına yönelik olumsuz etkilerini şu şekilde özetliyor: “Balık çiftliklerinde kullanılan GDO’lu yemler, antibiyotikler ve kimyasallar, balıkların dışkılarıyla birlikte denizin dibinde birikerek zamanla denizin bitki örtüsünü ve oksijeni yok etmektedir. Bu durum, denizdeki diğer canlıların varlığını tehdit etmekte ve ekosistemi bozmakta. Muğla’daki balık çiftliklerinin denizi kirletmesi nedeniyle, bu tesisler sökülüp Anamur’a taşınmak isteniyor. Kirlilik ve kimyasallar, denizin yüzeyine de yayılıyor ve bu, insan sağlığını da riske atıyor.”
Turizm sektörü temsilcileri, balık çiftliklerinin deniz koylarını kapatarak yatların, teknelerin ve turistlerin denize girmesini engellediğini vurguluyor. Ayrıca, balık çiftliklerinin çalışanları için yapılan barakalar, kıyıların doğal güzelliğini bozuyor. Bilinçli turistler, balık çiftliklerine yakın bölgelerde denize girmeyi tercih etmemekte. Bu nedenle, balık çiftliklerinin kurulumunun turizmi olumsuz etkileyeceği ve bölgenin imajını zedeleyeceği ifade ediliyor.
İsmini açıklamak istemeyen Turizm işletmecisi bu tehditlere karşı mücadeleye devam edeceklerini belirterek, “Anamur ve Aydıncık ta denizlerimizi kirletecek, ekosistemimizi ve sağlığımızı bozacak balık çiftliklerinin kaldırılmasını istiyoruz. Kanunlar çerçevesinde hakkımızı arayacağız” şeklinde bir açıklama yaptı.
Sektör işletmecileri ise, Mersin’in doğal güzelliklerini ve turizmini korumak isteyen bölge halkı ve turizmciler, balık çiftliklerinin kurulmasına karşı ortak bir mücadele sürdürerek, denizlerinin temiz ve sağlıklı kalmasını sağlamaya kararlı olduklarını söyledi
Balık Çiftlikleri İçin Hassas Alan Kriterleri Belirlenmeli
Denizlerde balık çiftliklerinin kurulabileceği hassas alanlarla ilgili kriterlerde. 28 Ekim 2010 tarihli Tebliğ ve 2017 yılında hazırlanan ÇED Raporu doğrultusunda, koy ve körfezlerde balık çiftliklerinin kurulmasına ilişkin parametreler açıklanması ise tepkilere neden oluyor.
Rapor, proje sahasındaki akıntı hızını 0,24 m/sn, karaya en yakın koordinatta derinliği 46,86 m, ve kıyı çizgisine mesafeyi 2,32 deniz mili olarak belirlenmesine tepki gösteren turizm işletmecileri “Ötrofikasyon riski açısından yapılan değerlendirmede, azot, fosfor ve oksijen doygunluğu gibi kriterler kullanıldı. Trix indeksi kullanılarak yapılan analizlerde, ötrofikasyon seviyesi 5 değerinin altında bulunarak, balık çiftliklerinin kurulmasına uygun olduğuna karar verildi. Bu sonuçlar, mevcut alanda ötrofikasyon riskinin düşük olduğunu ve balık yetiştiriciliği için uygun olduğunu gösteriyor.” yönünde hazırlanan raporu tepki gösteriyor.
Turizm işletmecileri, “Derinliği 46,86 m, ve kıyı çizgisine mesafeyi 2,32 deniz mili olarak değil, 5 mile çıkarmaları gerekiyor. Çünkü, balıklara verilen yemin ardından balık pisliğini turizm alanı olan sahil kıyılarına gelmektedir. Bunu önlenmesi gerekir.”