Yapılan bir araştırma, düzenli egzersiz yapan kişilerin, uykuya dalmada zorluk yaşama olasılığının aktif olmayanlara göre yüzde 42 daha az olduğunu ve herhangi bir uykusuzluk belirtisi bildirme olasılığının da yüzde 22 daha az olduğunu ortaya koydu.
Aralarında İngiltere’den Imperial College London ve İzlanda'daki Reykjavik Üniversitesi'nden araştırmacıların bulunduğu araştırma, uzun vadede egzersiz yapmaya devam eden kişilerin, egzersiz yapmayanlara kıyasla normal uyuma (gecede altı ila dokuz saat) olma ihtimalinin önemli ölçüde daha yüksek olduğunu da buldu.
Ayrıca, kısa uyuyanların (gecede altı saat veya daha az) dalma olma olasılıkları önemli ölçüde daha düşüktü ve çok uzun bir süre (gecede dokuz saatten fazla) uyuma olasılıkları da yüzde 52 daha azdı.
Daha önce egzersiz yapmamış ancak daha sonra çalışma süresi boyunca egzersize başlayan kişilerin bile normal uyuma ihtimali, sürekli hareketsiz olanlara göre yüzde 21 daha fazlaydı.
4.339 KİŞİ DAHİL EDİLDİ
Araştırma için uzmanlar, yaklaşık yarısı kadın olan 4.339 kişiyi kapsayan dokuz Avrupa ülkesinden gelen on yıllık verileri inceledi.
Araştırmaya katılanlara egzersiz seviyelerine ilişkin sorular hem başlangıçta hem de on yıl sonra soruldu. Ayrıca ne sıklıkta uykuya dalmakta güçlük çektikleri, uykuyu sürdürme veya çok erken uyanma ya da ortalama ne kadar uyudukları gibi uykusuzluk belirtileri hakkında da bilgi edinildi.
Haftada iki veya daha fazla kez, haftada en az bir saat egzersiz yapan kişiler, fiziksel olarak aktif olarak sınıflandırıldı.
Eğer on yıl sonra hala bu seviyede egzersiz yapıyorlarsa, yoğun aktif olarak sınıflandırıldılar; bu da katılımcıların dörtte birine tekabül ediyordu.
Bu arada, insanların yüzde 37'si sürekli olarak aktif değilken, yüzde 18'i aktif oldu ve yüzde 20'si pasif hale geldi.
Verilerin analizi, "fiziksel olarak aktif kişilerin bazı uykusuzluk semptomları ve hem uzun hem de kısa aşırı uyku süreleri yaşama riskinin daha düşük olduğunu" gösterdi.
Ancak araştırmacılar, insanların egzersiz yapmayı bırakması durumunda faydaların kaybolabileceği konusunda uyardı.
Araştırma BMJ Open dergisinde yayınlandı.