Ekmen, bağımlılıkla mücadelede AMATEM (Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezleri) hizmetlerinin yetersiz kaldığını vurgularken, rehabilitasyon süreçlerinin “Yaşam Köyü” konseptiyle desteklenmesi gerektiğini söyledi.
“YAŞAM KÖYÜ KONSEPTİ ŞART”
Türkiye genelinde uyuşturucu kullanımının yaygın olduğu iller arasında Mersin ve Batman’ın ilk sıralarda yer aldığını belirten Ekmen, Mersin Uyuşturucu ile Mücadele Eden Aileler Derneği Başkanı Kamuran Bilen’in çağrısını komisyon gündemine taşıdı. “AMATEM’ler sayıca ve kapasite olarak yetersiz. Tedavi gören gençler için bu merkezler, rehabilitasyon açısından da yetersiz kalıyor” diyen Ekmen, Yaşam Köyü modelinin önemine dikkat çekti. Ekmen, Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Bağımlılıkla Mücadele Üst Kurulu Başkanı Cevdet Yılmaz’a hitaben, “Bugüne kadar Yaşam Köyü projelerinde hangi adımlar atıldı? Bundan sonra ne planlanıyor?” sorularını yöneltti.
“ATIK SULAR PROJESİ SONUÇLARI NEDEN GİZLENİYOR?”
Uyuşturucuyla mücadele kapsamında 2017 yılında başlatılan “Atık Sulardan Psikoaktif Maddelerin Tespit Edilmesi Projesi” hakkında da konuşan Ekmen, 18 ilde uygulanan bu projenin sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılmadığını eleştirdi. Mersin’in de bu iller arasında bulunduğunu hatırlatan Ekmen, “Bu veriler neden gizli tutuluyor? Sonuçlar çok mu vahim? Kamuoyuyla paylaşılırsa bu şehirlerde mücadele azmi artar ve duyarlılık artar. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan bu sonuçları talep ediyorum” dedi.
Ekmen’in çağrısı, bağımlılık sorununa karşı yerel yönetimler ve hükümetin daha etkin bir iş birliği içinde olmasının gerekliliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle Mersin ve Batman gibi illerde acil çözüm bekleyen uyuşturucu sorunu, Yaşam Köyü projelerinin ve verilerin şeffaf bir şekilde paylaşılmasının önemini bir kez daha vurguladı.