İsrail Başbakanı Netenyahu ABD’de ayakta olmak üzere ve onlarca defa alkışlanıyor…Soykırım haklı bulunuyor, kısaca… “Devam et,” deniliyor…
CHP Milletvekili Namık Tan Mavi Vatan için “Mavi Masal” diyor ve partisi sahipleniyor…
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 15 Temmuz için “Elbette Darbe…” diyor ve tiyatro diyenlere ateş (!) püskürüyor…
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, ABD tarafından idam edilen Saddam Hüseyin ile aynı karede gösterilerek tehdit ediliyor…
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek halkı oyalamaya devam ediyor ve “Enflasyon inecek, indi, önce çıkacak sonra inecek, ülkemize yatırımlar geldi-gelecek…” diyor…
Kamu hizmetlerini (servis, lojman, yemek vb.) kısıtlamaya çalışan ekonomi yönetimi, garsonlara verilen bahşişlerden (!) vergi alma hesapları yapıyor…
Ülke ve bölge çıkarları Türkiye ve Suriye birlikteliğinin her ne kadar zorunlu olduğunu gösteriyor ve defalarca ispatlıyorsa da bu görüşme bir türlü gerçekleşmiyor…
Üniversitelerdeki (Pamukkale Üniversitesi) FETÖ yapılanmaları geçmişin intikamını alırcasına devam etse de ya duyan olmuyor (!) ya da ilgilenme cesareti gösteren…
Kırk yıldır halkının önderliğini yapan İsmail Haniyye ve üstelik de İran’da suikasta kurban gidiyor ve ABD hâlâ “israil’in yanındayız” diyorsa ve gözler gerçeğe bütün olanlara rağmen kapalı ise…
Yıllar önce “Dert+Dert+Dert” başlıklı yazımızla 4+4+4 siteminin başarı getirmeyeceğini açıklamış ve gereğinin yapılmasını istemişsek de hâlâ eğitimdeki kayıpları önlemenin bir yolu bulunmuş değil ve sürekli deneme-yanılma ile yol aranmaya devam edilmektedir…
Libya ile yaptığımız MEB antlaşmaları gereğince sondaj çalışmaları için İtalya’nın Türkiye’den izin alarak çalışmalara başlamış olması Yunanistan tarafından hırsla karşılanmış ve ağababasına yaslanarak kükremeleri kendi kendine yankılanmıştır…
Olaylar çok hızlı olmakta ve gelişmekte…Yakalamak, değerlendirmeye çalışmak, çıkış yolu göstermek çabaları neredeyse kördüğümler yaratmakta…
Paris olimpiyatlarının açılışı LGBT rezaletiyle yapılıyor. Olimpiyat yetkililerinin özür dilemelerinin hiçbir anlamı ve etkisi yoktur! Olan olmuştur. Gizlenen amaca ulaşılmıştır.
K-POP denilen ve çekici hale getirilen gençlikte bilinç zehirlenmesi (Güney Kore çıkışlı… ABD çıkışlı diyebiliriz…) dalgası ilgi çekmeye devam ediyor…
Sorumluluk almaktan kaçınmak, fedakârlığın anlamını kavrayamamak, özveri gerçeğiyle yüzleşememek… Nereye gidiyoruz?
Dünya dönüyor, dengeler değişiyor
Tek kutupluluk yerini istese de istemese de çok kutupluluğa bırakıyor. İnsanlık geleceğini olumlu koşullarda yaratmak zorunda… her şeye ve her duruma rağmen…
Yoksa?
Yetişmek de zor çözmek de zorlaşacak demektir…
Ne yazık ki…