www.imecegazetesi.com
CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, Türkiye ekonomisine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Karabat, AKP hükümetinin ekonomi politikalarını eleştirerek, Türkiye’nin sürdürülemez bir faiz yükü ile karşı karşıya olduğunu ve iktisadi bağımsızlığını kaybetme riski taşıdığını vurguladı. Karabat, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, Türkiye’nin doğrudan yabancı yatırım girişinin olmaması ve borsaya yabancı ilgisinin düşük seviyelerde seyretmesi gibi önemli ekonomik sorunlara dikkat çekti.
"Dünyanın En Yüksek Faiz Oranı Türkiye'de"
Özgür Karabat, Türkiye’nin ekonomik durumu ile ilgili dikkat çeken açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: "AKP hükümeti, dünyanın en yüksek faiz oranlarıyla döviz çekerek Merkez Bankası rezervlerini artırmaya çalışıyor. Ancak bu rezervler üretim, ihracat veya doğrudan yatırım kaynaklı değil; tamamen kısa vadeli sermaye hareketlerine dayanıyor." Karabat, bu yöntemle sağlanan kısa vadeli sıcak para akışının, Türkiye ekonomisine ciddi riskler taşıdığını belirtti.
Carry Trade ve Yüksek Faiz Politikaları
Karabat, Türkiye’nin carry trade (kısa vadeli faiz hareketi) yoluyla yüksek faiz oranları ile döviz çekmeye çalıştığını ancak bunun Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığını zayıflattığını ifade etti. Türkiye’de carry trade yoluyla döviz getirilerinin yıllık yüzde 23 ile 40 arasında değiştiğine dikkat çeken Karabat, bu oranın dünya genelinde en yüksek seviyelerde olduğunu vurguladı. Türk Lirası’nın carry trade liginde en üst sırada yer aldığını belirten Karabat, Hindistan Rupisi, Meksika Pesosu ve Brezilya Reali gibi para birimlerinin çok daha düşük faiz getirdiğine işaret etti.
Sıcak Para Akışı ve Faiz Yükü
Türkiye’ye sıcak para akışının devam etmesine rağmen, bu durumun Türkiye ekonomisini sürdürülebilir bir noktaya taşımadığını belirten Karabat, yüksek faizli döviz girişinin, hem cari açık hem de yüksek faiz yükü oluşturduğunu söyledi. Son bir yıl içinde carry trade yoluyla Türkiye’ye gelen sıcak para miktarının 34 milyar doları aştığını açıklayan Karabat, döviz mevduatı, Kur Korumalı Mevduat (KKM), altın ve döviz kredileri gibi çeşitli finansal araçların etkisiyle yaklaşık 100 milyar dolarlık bir fonun faiz piyasasına aktığını ifade etti. Ancak bu fonlara ödenecek yıllık faiz yükünün 40 milyar dolara yaklaştığını belirtti ve "Türkiye bu faiz yükünü kaldıramaz" dedi.
"AKP'nin Eleştirilere Tahammülü Yok"
Karabat, yerli ve yabancı yatırımcıların Türkiye ekonomisine güven duymadığını ve AKP hükümetinin eleştirileri susturmak amacıyla yargıyı bir baskı aracı olarak kullandığını öne sürdü. "Siyasetçi, gazeteci veya iş insanı fark etmeksizin, hükümeti eleştiren herkes susturulmaya çalışılıyor" diyen Karabat, bu durumun Türkiye’de demokrasiye büyük zarar verdiğini ifade etti.
"Faizle Huzur ve İstikrar Olmaz"
AKP’nin yaklaşan 8. Olağan Büyük Kongresi'nde kullanılacak olan “Adında Ak, ışığında huzur, istikrar” sloganına da göndermede bulunan Karabat, bunun gerçeği yansıtmadığını belirtti. Karabat, “Bu sloganın doğrusu ‘Adında Ak, ışığında faiz’ olmalıdır” diyerek, hükümetin halkı süslü söylemlerle kandırmayı bırakması gerektiğini söyledi.
Çözüm Erken Seçim
Türkiye’nin iktisadi bağımsızlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Karabat, bu sorunun çözülmesi için erken seçim yapılması gerektiğini vurguladı. Ekonomik istikrarın sağlanabilmesi için hükümetin uyguladığı politikaların değişmesi gerektiğini belirten Karabat, Türkiye'nin geleceği için erken seçim çağrısında bulundu.
Özgür Karabat’ın açıklamaları, Türkiye’nin mevcut ekonomik politikalarının sürdürülebilir olmadığını ve ekonomik bağımsızlık için köklü değişikliklerin gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.