Röportaj: Ebru DOST/Hamdi TALAŞ
Bu döviz krizini ve tüm ekonomik etkenlerini, daha önce 25 yıl Mersin Üniversitesinde İktisadi ve İdari bilimler fakültesinde finansman disiplininde çalışma yürüten akademisyen Prof. Dr. Ayşegül YIlgör hocaya sorduk. Prof. Dr. Yılgör ekonomi hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Bildiğiniz üzere Merkez Bankası 21 yıl aradan sonra rezerv açıkladı. Brüt ve net rezerv üzerine tartışmalar çıktı. Brüt ve net rezerv nedir tam olarak merkez bankası ne kadarına hakim bu rezervlerin?
Brüt rezervler dediğimiz rezerv aslında çok daha net söyleyecek olursak Merkez Bankası'nın kendine ait olduğu kaynaklarla aslında başkalarından borç aldığı kaynakların bütününden oluşuyor. Merkez Bankası'nın kendi altın ve döviz bankalar tarafından konulan mevduat karşılıkları, bankaların Merkez Bankasındaki mevzuatları bir IMF'den çekim hakları. Yani hem kendine ait olan varlıklar var hem de diğer bankaların Merkez Bankasına ödünç olarak verdiği kaynaklar var. Şimdi bu son haliyle Merkez bankası rezervleri pozitif görünüyor.
Net rezerv ise başka yerlere ait karşılıklar ve banka mevduatlarının Merkez Bankasının rezervlerinden çıkarılmış hali oluyor. Ve bu son haliyle Merkez bankası rezervleri negatife düşmeye başlıyor.
Bir de Swap harici net rezerv var: Bu da yerli para karşılığında belirli bir süre sonra ödemek zorunda olduğumuz altın veya dövizlerdir. Yani ihtiyacımız olduğunda TL vererek aldığımız dövizi, vadesi gelince tekrar döviz olarak vereceğiz. Dolayısıyla bunlar da aslında bizim olmayan kullanım hakkı olduğumuz borçlarımız. İşte swap harici net rezervde de eksideyiz.
Yani bunun net açıklaması, varlıklarımız negatife düştü!
Peki eksiye düşen rezervlerimizin uluslararası piyasadaki yansıması ne olur?
Merkez bankası rezervlerinin eksiye düşmesi hem ulusal arenada hem de uluslararası arenada ülkeye güvenilirliği azaltır. Varlıkları eksiye düşmüş bir ülkeye kim yatırım yapar ki? Yani hem fiili yatırım fabrika vesaire hem de sermaye yatırımı yani hazine bonosu satın almaktan tutun şirketin hissesini satın almaya kadar. Böyle bir ülkeye yatırım gelmez!
Halihazırda kurlarda bir yükseliş trendi hakim ama hükümet rezervleri eriterek bunun yavaş olmasını sağlıyor. Ama seçimden sonra bu hızlandı, bu politika nereye kadar sürdürülebilir?
Döviz kurunu belirli bir seviyede tutmak için döviz satma politikası izleyen hükümet eğer bunu sağlayacak bir döviz girdisi bulamazsa kurlarda aşırı yükseliş olur, önünü alınmaz bir hale gelir.
Döviz kuru serbest piyasanın elinde mi, birçok farklı kur fiyatları belirlenmesinin nedeni nedir?
Piyasanın belirlediği bir kur olur ve o geçerli olur. Sms duruma baktığımızda öyle değil. Açıklanan resmi kur farklı, bankaların açıkladığı ama satarken ki uyguladıkları fiyat farklı, kapalı çarşıdaki borsanın ki farklı. Yani bu nasıl oluyor diyeceksiniz, acaba piyasa gerçekten serbest mi? Piyasalara otoritelerin o kadar çok müdahaleleri var ki gerek döviz kurunda gerek faizlerin uygulanmasında. Bunları belli bir seviyede tutabilmek için gerek Merkez Bankasının rezervlerini riske sokacak kadar satarak gerek bankalara döviz sattırmayarak gerekse ihracatçılara, ihracat karşılığında ülkeye soktukları dövizlerin bir kısmını Merkez Bankasında tutmak zorunluluğu getirtilerek müdahalelerde buluyor. Yani faiz ve kur açısından serbest bir piyasasından söz etmek pek mümkün değil.
Bildiğiniz üzere banalar kredi ve nakit avans faaliyetlerini durdurdu bu ne demek oluyor?
Ne derecede serbest piyasa? dedik işte aslında bu cevabı bu banka dediğimiz şey parası olandan mevduat alıp ona belli bir faiz ödeyerek, bu paraları da ihtiyacı olan kişilere ve kurumlara kredi olarak aktarmaktır. Banka dediğimiz budur. Fakat bankalar likitide yaratamamaya zorlanıyor, yani piyasada nakit para olmasın istiyorlar. Bunun nedeni de pek çok konuda olduğu gibi bu konuda da halkına güvenmeyen bir otoritenin yansıması var. Halkın eline nakit para verirsen birey de olsa kurum da olsa gider bunu dövize yatırır diyor. Mademki en önemli konu dövizi kontrol altında tutmaksa vatandaşın eline nakit para vermemeliyim diyor.
Malumunuz yeni bir döneme girdik seçimler pek taze bitti piyasa ve kurla ilgili ne diyebiliriz?
Burada hükümetin nasıl bir karar vereceği önemli yani mevcudu sürdürecek mi? Ya da aslında bunun ne kadar önemli bir sinyal olduğunu görüp, düzenleyici önemler alacak mı? Onu da yaşayıp hep birlikte göreceğiz.