Eğitim-İş Sendikası Mersin Şubesi, Milli Eğitim Bakanlığı’nın "proje okulları" politikası ve bu okullara yapılan öğretmen atamalarıyla ilgili sert eleştirilerde bulundu. Sendika, Mersin'de düzenlediği basın açıklamasıyla hem uygulamanın hukuki ve etik yönlerine dikkat çekti hem de öğretmenlerin karşı karşıya kaldığı mağduriyeti kamuoyuna duyurdu.
Eğitim-İş Mersin Şube Başkanı Yakup Tekin'in yaptığı açıklamalarda, öğretmenlerin yıllardır emek verdiği, okul kültürüne katkı sunduğu ve öğrencileriyle güçlü bağlar kurduğu kurumlarda gerekçesiz ve ani bir şekilde görevden alındığını ifade etti. Tekin, özellikle Cumhuriyet’in temel değerlerini yaşatan köklü okullarda yaşanan bu uygulamaları sert sözlerle eleştirdi.
"Bir Gecede 60 Öğretmen Görevden Alındı"
Yakup Tekin, konuşmasında İzmir Atatürk Lisesi gibi sembol niteliği taşıyan eğitim kurumlarında bir gecede onlarca öğretmenin görevden alınmasını örnek göstererek, bu durumu "sürgün" olarak nitelendirdi. “Bugün yüzlerce öğretmenimiz, yıllardır görev yaptığı, okulun kültürüne katkı sunduğu, öğrencileriyle aile gibi olduğu okullardan gerekçesiz ve ani bir şekilde sürülmektedir. İzmir Atatürk Lisesi gibi Cumhuriyet değerleriyle özdeşleşmiş köklü kurumlarda, bir gecede 60 öğretmen görevden alınmıştır,” dedi.
“Eğitimde Kamusal Hak Anlayışı Tasfiye Ediliyor”
Eğitim-İş Şube Başkanı, Türkiye Cumhuriyeti’nin eğitim anlayışının temelini oluşturan kamusal ve eşit eğitim hakkının son yıllarda sistematik biçimde tasfiye edildiğini vurguladı. "Milli Eğitim Bakanlığı, anayasal sorumluluğu olan eğitimde fırsat eşitliğini sağlama görevini artık reddeder hâle gelmiştir. Bu ret sadece sözde değil, uygulamada da açıkça görülmektedir" diyerek mevcut eğitim politikalarının eşitsizlik ürettiğini savundu.
“Proje Okullarıyla Liyakat Reddediliyor”
Tekin, 2014 yılında başlatılan proje okulları modelinin bugün geldiği noktada içinin boşaltıldığını ve amacından saptığını belirtti. “Başlangıçta ‘ulusal ve uluslararası projelerin yürütüleceği özel okullar’ şeklinde sunulan bu model, bugün öğretmen kıyımıyla anılıyor. Proje okulları adı altında yapılan şey; açıkça eşitsizliğin kurumsallaştırılması, öğretmenin hukuki güvencelerinin yok edilmesi ve eğitimde liyakatin ortadan kaldırılmasıdır,” ifadelerini kullandı.
“Bu Bir Proje Değil, Tasfiye Operasyonudur”
Tekin, öğretmenlerin sınava aylar kala öğrencilerinden koparılmasının, eğitimde istikrarı yok ettiğini söyleyerek, uygulamanın siyasi ve ideolojik bir projeye dönüştüğünü iddia etti. “Bakan, artık 80 bine yakın öğretmeni doğrudan kendisi seçme ve atama yetkisini elinde bulundurmaktadır. Mülakat düzeni, öğretmen atamalarında yeni bir biçim almış durumdadır" dedi.