Türkiye’de son bir yıl içerisinde mutfak tüpü fiyatlarında yaşanan sert artış, haneleri ve işletmeleri ciddi şekilde etkilemeye devam ediyor. 2024 yılı başında yaklaşık 580 TL seviyesinde olan 12 kilogramlık mutfak tüpleri, 2025 yılı itibarıyla 1010 TL’yi aşarak bir yıl içinde yüzde 74 oranında zamlandı. Bu artış, özellikle doğal gaz altyapısının bulunmadığı bölgelerde yaşayan yurttaşlar için temel bir sorun haline geldi.
Hâlâ On Binlerce Hane Tüp Kullanıyor
Türkiye genelinde birçok hanede yemek pişirme ve ısınma gibi temel ihtiyaçlar hâlâ tüp gaz ile karşılanıyor. Kent merkezlerinden uzak yerleşimlerde ve kırsalda yaşayan milyonlarca yurttaş, doğal gaza erişim sağlayamıyor. Tüp fiyatlarındaki artış ise bu hanelerin bütçelerini doğrudan etkiliyor.
Sektörün öncü firmaları Aygaz, İpragaz ve Bizimgaz gibi büyük dağıtıcılar, fiyatların döviz kuru dalgalanmaları, ham madde maliyetleri ve uluslararası enerji piyasasındaki genel yükseliş nedeniyle arttığını belirtiyor. Uzmanlar, özellikle döviz kurlarındaki oynaklığın ve ithal enerji bağımlılığının bu artışta belirleyici olduğunu vurguluyor.
Yurttaşlar Tepkili: “Tüp Bittiğinde Ne Yapacağımızı Düşünüyoruz”
İstanbul’da yaşayan ve tüple yemek pişiren Ayşegül Cankur, son zamları şu sözlerle değerlendiriyor:
“Bir yıl öncesine kadar 580 TL’ye aldığımız tüp, şimdi 1000 lirayı geçti. Bu artış gerçekten bizi zorluyor. Tüpün bittiğini görmek endişe verici. Ne zaman bitecek, tekrar nasıl alacağız diye sürekli düşünüyoruz.”
Benzer şekilde, birçok yurttaş tüp fiyatlarının gıda ve kira gibi temel giderlerin yanında artık dayanılmaz hale geldiğini dile getiriyor. Özellikle dar gelirli aileler, mutfağına tüp almak ile diğer temel ihtiyaçlarını karşılamak arasında seçim yapmak zorunda kalıyor.
Sosyal Yardımlar Yetersiz Kalıyor
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülen doğalgaz destek programı, iki ayda bir düzenli olarak dar gelirli hanelere doğalgaz yardımı sağlıyor. Ancak, bu yardım sadece doğal gaz altyapısı bulunan bölgelerde geçerli. Altyapının olmadığı kırsal alanlardaki vatandaşlar ise bu yardımlardan yararlanamıyor. Bu da sosyal adalet açısından önemli bir eşitsizlik yaratıyor.
Yurttaşlar, devletin sadece doğal gaz kullananlara değil, tüp ile yaşamını sürdürenlere de destek vermesi gerektiğini belirtiyor. “Doğalgaz alamıyoruz, tüp alamıyoruz. Ne yapacağız?” sorusu özellikle yoksul kesimin en büyük kaygısı haline gelmiş durumda.
Sektör Ne Diyor?
Tüp gaz sektöründeki temsilciler, fiyat artışlarının global enerji piyasasındaki hareketliliğe paralel olduğunu ifade ediyor. Petrol ve türevlerinin fiyatlarının sürekli değişmesi, rafineri maliyetleri, taşıma giderleri ve döviz kuru gibi faktörlerin zincirleme etkisiyle tüp fiyatlarında sürekli artış yaşandığını savunuyorlar.
Çözüm Önerileri Gündemde
Uzmanlar, enerjiye erişimin bir temel hak olduğuna dikkat çekerek şu önerileri sunuyor:
-
Kırsalda tüp kullanan hanelere doğrudan destek sağlanması
-
Tüp gazda KDV oranının düşürülmesi
-
Yerel yönetimlerin ihtiyaç sahiplerine periyodik tüp desteği sunması
-
Enerji arzında daha fazla yerli kaynak kullanımı ile dışa bağımlılığın azaltılması
Mutfak tüpü fiyatlarının bu denli artması, hem günlük yaşamı doğrudan etkiliyor hem de yoksulluk sınırında yaşayan yurttaşları daha da kırılgan hale getiriyor. Sadece kentlerde değil, Anadolu’nun dört bir yanındaki yüz binlerce hanede “Tüp ne zaman bitecek?” sorusu artık en temel gündem maddesi.
