Uçum’dan Eylemlere Sert Yorum: “Emperyalist Projenin Parçası”
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, son dönemde artan sokak eylemlerine ilişkin sosyal medya üzerinden dikkat çekici bir yazı yayımladı. “Yeni nesil sokak eylemleri emperyalist projedir” başlığıyla kaleme aldığı değerlendirmede, gençlerin bu tür hareketlerde kitlesel bir güç olarak kullanıldığını iddia etti. Uçum, Batılı ideolojik merkezlerin, sokak hareketlerini organize etmek adına el kitapları hazırlattığını ve bu yayınların hedef ülkelerin vatandaşlarına dağıtıldığını öne sürdü.
“Milli Devletleri Zayıflatma Stratejisi”
Yazısında özellikle gençliğe vurgu yapan Uçum, bu eylemlerin cazip ve sembollerle desteklenen bir tiyatroya dönüştürüldüğünü ifade etti. Gaz maskeli semazen, pikachu karakteri, örümcek adam kostümü, polis önünde evlenme teklifi gibi örnekleri hatırlatan Uçum, bu sembollerin organize ve profesyonel senaryoların ürünü olduğunu dile getirdi. “Gençler eylemlerin öznesi, ama aynı zamanda stratejilerin nesnesi haline getiriliyor” diyen Uçum, bu tarz hareketlerin milli devletleri zayıflatmaya yönelik emperyalist planların parçası olduğunu savundu.
Sivil İtaatsizlik Eleştirisi: “Hak Talebinden Kaosa”
Uçum, sivil itaatsizlik kavramının artık demokratik hak arayışından uzaklaştığını, bunun yerine milli devletlere isyan aracı haline dönüştürüldüğünü iddia etti. Soğuk Savaş sonrası dönemde sivil itaatsizlik eylemlerinin emperyalizmin ideolojik aygıtlarına dönüştüğünü ifade eden Uçum, Gezi Direnişi’ni örnek vererek bu tür eylemlerin Türkiye'deki yıkıcı etkilerine dikkat çekti.
“Nihilist Eylemler İktidar Değişimini Hedefliyor”
Ukrayna örneğini “ibretlik” olarak nitelendiren Mehmet Uçum, söz konusu eylemlerin temel hedefinin “güvensizlik ve yönetim zafiyeti oluşturarak emperyalizme hizmet edecek bir iktidar değişimini sağlamak” olduğunu belirtti. Bu tarz eylemlerin yalnızca sosyal değil, aynı zamanda psikolojik tahribat da yarattığını savundu.
“Gençlik Bu Tuzaklara Düşmüyor”
Gençlerin büyük çoğunluğunun bu tarz projelere karşı dirençli olduğunu belirten Uçum, demokratik katılım ve tarih bilincinin gelişmesinin gençlerin emperyalist tuzaklardan uzak durmasını sağladığını söyledi. Seçme ve seçilme hakkının 18 yaşa indirgenmesinin gençler için bir özgüven kaynağı olduğunu da sözlerine ekledi.
“Hukuki Meşruiyetle Kaos Arasındaki Fark Görülmeli”
Açıklamasının sonunda hak ve adalet talepli sivil eylemler ile emperyalist projelerin ürünü olan sivil itaatsizlik eylemleri arasında net bir ayrım yapılması gerektiğini belirten Uçum, şu ifadeleri kullandı: “Bunu görmeyenler veya reddedenler emperyalizmin ideolojik aygıtlarının çok kullanışlı aparatları haline gelir. Hukuk içinde yapılan eylemler meşrudur, ancak hukuka aykırı sokak hareketleri, şartlar değişse bile suç olmaktan çıkmaz.”
Protestoların Başlangıcı
19 Mart sabahı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu dahil olmak üzere 100’ü aşkın kişi hakkında “yolsuzluk” ve “terör” soruşturmaları kapsamında gözaltı kararı alınmıştı. Bu gelişmenin ardından yurt genelinde yüz binlerce yurttaş sokağa çıkmış ve hükümetin uygulamalarını protesto etmişti. Protestolar sırasında çok sayıda kişi gözaltına alınmış, iktidar cephesi ise eylemleri “dış destekli ve provokatif” olarak değerlendirmişti.
