Kadri Duman

Mersin’de tatlı sularda yaşayan ve halk arasında "ayak parmağı yiyen" olarak bilinen dev su böceği türünden iki birey, Mersin sahil kıyısında tespit edildi. Yunanistan, Türkiye ve İsrail gibi Akdeniz ülkelerinde yaygın olarak bilinen bu türün Türkiye’deki ilk deniz kaydı Mersin’de yapıldı. Mersin Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Görevlisi Deniz Ayas, bu dev su böceklerinin tatlı sularda büyük kurbağaları veya balıkları avlayabildiğini, ancak ilk kez deniz kıyısında görüldüklerini belirtti.

GENİŞ DAĞILIM VE ADAPTASYON YETENEĞİ VAR

Deniz Ayas, dev su böceklerinin Pakistan, Hindistan, Nepal, Burma, Balkanlar, Anadolu, İsrail ve Suriye gibi bölgelerde geniş bir coğrafi dağılıma sahip olduğunu ifade etti. Ayas, “Geleneksel olarak tatlı sularda büyük kurbağaları ve balıkları avlayan bu dev böcekler, son dönemde deniz sahillerinde de kaydedilmeye başlandı. Özellikle Kıbrıs, İtalya ve Rodos adasında görülen bu tür, tatlı sulardan deniz kıyısına ve deniz suyuna uyum sağlama yeteneği gösteriyor. Mersin'de de bu dev su böceklerinin iki bireyini deniz kıyısında tespit ettik. Bu türün deniz ekosistemine adaptasyon sürecini gözlemliyoruz” dedi.

“TURİZME ETKELERİNİ İLER SÜREÇTE ÖĞRENECEĞİZ”

Mersin’de, Ak Kum Koyu'nda ve Taşucu Borsak Koyu'nda bulunan dev su böceği, tatlı su ekosisteminden deniz ekosistemine adapte olabilen bir tür olarak dikkat çekiyor. Halk arasında "parmak kopartan böcek" olarak bilinen bu türün insanları yaraladığını belirten Ayas, Mersin Üniversitesi olarak bu türün Türkiye’den deniz kaydını ilk kez kendilerinin yaptığını söyledi.

Portakal Tarlalarından Market Raflarına Uzanan Adaletsizlik Portakal Tarlalarından Market Raflarına Uzanan Adaletsizlik

Ayas, dev su böceklerinin turizm ve ekosistem üzerindeki potansiyel etkilerini inceleyen bir proje başlattıklarını ifade etti. Ayas, “Bu türün parmak kopartma gibi bir etkisi olmasa da, insanları yaralayabileceğine dair kayıtlar mevcut. Tatlı su ekosisteminden deniz ekosistemine adapte olan dev su böceği, kıyı ekosisteminde ne gibi değişikliklere yol açabileceği konusunda endişe veriyor. Dev su böceklerinin geniş bir habitat yelpazesine sahip olduğunu ve bu özelliklerinin onları diğer türlerden farklı kıldığını biliyoruz. Ortadoğu'nun kurak bölgelerinden Pakistan ve Hindistan'a kadar geniş bir uyum yeteneğine sahip olan bu tür, son olarak deniz kıyısına yerleşmiş durumda. Türkiye'de ilk kez Mersin'de deniz kıyısında kaydedilen bu dev su böceğinin kıyı ekosisteminde oluşturabileceği potansiyel etkileri ve bu etkilerin turizm üzerindeki olası sonuçları hakkında çalışmalar devam ediyor” şeklinde konuştu.

“POPÜLASYONUNU İZLEMEYİ PLANLIYORUZ”

Ayas, dev su böceğinin yaygınlığındaki artışla ilgili değerlendirmeleri ilerleyen zamanlarda yapacaklarını belirtti. “Şu anda Mersin Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi olarak, bu dev su böceğinin popülasyonunu izlemeyi planlıyoruz. Özellikle sahil kullanımında ne kadar bireyin bulunacağını ve popülasyonun nasıl gelişeceğini gözlemleyeceğiz. Tatlı sularda kurbağa ve balıklarla beslenen bu türün, deniz ekosisteminde veya turizm açısından potansiyel bir risk oluşturup oluşturmadığını anlamak için çalışmalara devam ediyoruz. Gelecekte bu türün popülasyonunun ne kadar artacağını ve deniz kıyılarında ne kadar yayılacağını takip edeceğiz. Eğer dev su böceklerinin sayısında önemli bir artış görülürse, özellikle turizm alanlarında acı verici ısırıkları nedeniyle bazı önlemler alınabilir” dedi.

BÖLGESEL DİKKAT VE ÖNLEMLER ALINABİLİR

Ayas, Kıbrıs sahillerinde görülen dev su böceğinin şimdi Mersin’de de tespit edildiğini ve Adana, Mersin, Hatay ve Antalya bölgelerinde bu türün bulunma olasılığının yüksek olduğunu belirtti. “İlerleyen yıllarda, yerel halkın, yüzücülerin ve turistlerin bu böceği tanıması önem taşıyor çünkü bu tür bazı yaralanmalara yol açabilir. Gelecekte turizm alanlarında dev su böceğinin görülme olasılığı olan yerleri belirleyebilirsek, bölgedeki insanlara dikkatli olmaları yönünde önerilerde bulunacağız. Özellikle taşlık alanlarda kullanılan deniz ayakkabıları, bu türün neden olabileceği yaralanmalara karşı etkili bir önlem olabilir. Bu böcek, dalgaların kumla birleştiği alanlarda gizleniyor ve kumla aynı renkte olduğu için görülmesi zor. Bu tür ayak parmaklarını ısırarak küçük yaralanmalara neden olabilir. Şu anda tespit ettiğimiz bireyler yaklaşık 7 cm boyunda, ancak bu tür 8-10 cm’ye kadar büyüyebiliyor. Gelecekte bu dev su böceğinin yaygınlığına bağlı olarak, çok sık görülen bölgelerde yaşayanlara yönelik önerilerde bulunacağız” diye konuştu.

Kaynak: Kadri Duman