Siyasette son günlerde yaşanan gelişmelerle birlikte 'yeni bir çözüm süreci mi başlıyor?' sorusu tartışılmaya başlandı.
MHP Genel Balkanı Devlet Bahçeli, TBMM 28. Dönem 3. Yasama Yılı Açılış Toplantısı'nda DEM Parti Grubu ile tokalaştı.
Bahçeli, DEM Parti Grubu ile tokalaşması hakkında yaptığı açıklamada, "Siyasette hiç kimseyle, hiçbir partiyle kategorik olarak alıp veremeyeceğiz, konuşup çözemeyeceğiz bir şey yoktur" dedi.
"Uzattığım el, milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır" diyen Bahçeli, "'Gelin Türkiye partisi olun', 'milli birliğimizde kenetlenin' teklifidir. DEM'e düşen sorumluluk uzanan elin kıymetini anlaması ve eşik olarak değerlendirmesidir" ifadelerini kullandı.
DEM PARTİ'NİN TOKALAŞMA YANITI
Medyascope'ta Ruşen Çakır'a konuşan DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Bahçeli'nin tokalaşması hakkında, "Selamlaşmak, tokalaşmak çok kıymetli çünkü biz şunu söylüyoruz zaten. DEM Parti olarak uzlaşıyla, diyalogla çözelim sorunlarımızı, konuşarak çözelim diyoruz. Bu bir başlangıç noktasıysa normal bir selamlaşmanın ötesinde bir anlam içerir elbette bizim için. Bunu görmek gerekir. Bunun için şu anda buna dair bir yorumda bulunmak için erken" ifadelerini kullandı.
Doğan, şöyle devam etti: "Ama bu yalnızca bir tokalaşmaysa tabii ki biz de o selamı aldık zaten ama bu tokalaşmanın bizden çok Türkiye için bir anlamı var. Bunlar yalnızca güne, döneme ve bazı siyasi partilerin çıkarlarına göre planlanmış işler değilse anlamı var. Bahçeli 'Ben bunu Cumhurbaşkanı Erdoğan 'ı dinledikten sonra bir birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olduğu, meclis çatısı altında bulunan grupların huzur içinde birlikte çalışmaları gerektiğini söyledikten sonra böyle bir karar verdim' diyor. Ekstra bir anlam yüklemiyor."
ERDOĞAN, BAHÇELİ'Yİ ÖVDÜ
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bahçeli'nin DEM Parti Grubu ile tokalaşması hakkında, "Ortada net ve kararlı bir biçimde uzatılan bir el var. Biz Sayın Bahçeli'nin ortaya koyduğu tavrı ülkemizin demokrasi mücadelesi için olumlu ve anlamlı buluyoruz" dedi.
"Sayın Bahçeli, Türkiye'nin siyasi yapısında uzlaşma ve diyalog çağrısının önemine burada bir vurgu yapıyor" diyen Erdoğan, "Dolayısıyla Sayın Bahçeli'nin bu attığı adım, bir kenara konulamaz. Biz yıllardır bunu dile getiriyoruz. Sayın Bahçeli'nin özellikle attığı bu adım bana göre çok çok önemli bir adımdır. Sayın Bahçeli'den böyle bir adım beklemeyenler olabilir. Ama biz kıdemli bir siyasetçi olarak Sayın Bahçeli'nin böyle bir adımı atmasını garipsemedik. Önemli bir adım olarak gördük" ifadelerini kullandı.
"ÖCALAN, KANDİL'LE GÖRÜŞTÜ" İDDİASI
Bahçeli'nin DEM Parti ile tokalaşması ve Erdoğan'ın gelişmeye ilişkin 'olumlu buluyoruz' açıklamasının ardından dikkat çeken bir iddia ortaya atıldı.
PKK lideri Abdullah Öcalan'ın, Kandil'deki örgüt yöneticileriyle görüştüğü ve "Silahları bırakmayı müzakere etmenin zamanı geldi” dediği iddia edildi.
Gazeteci Amberin Zaman'ın Al-Monitor’de yayımlanan haberinde görüşlerini aldığı kaynaklar, Öcalan’ın PKK liderlerine “silahları bırakmayı müzakere etmenin zamanı geldi” dediğini aktardı.
Habere katkı sunan kaynaklar, görüşmenin 'sorunsuz' geçtiğini belirtirken Kandil'deki PKK kaynaklarının da “Yeni bir barış sürecinin başladığını söyleyebiliriz” değerlendirmesinde bulunduğu aktarıldı.
Öte yandan PKK lideri Abdullah Öcalan'ın avukatı İbrahim Bilmez, Öcalan'ın Kandil'deki örgüt yöneticileriyle görüşmesine izin verildiğine yönelik iddialar hakkında konuştu.
Bilmez, böyle bir durumdan haberdar olmadıklarını ve 3.5 yıldır Abdullah Öcalan'dan haber alamadıklarını söyledi.
CENGİZ ÇANDAR: BİR ŞEYLER PİŞİYOR
DEM Parti Milletvekili Cengiz Çandar, siyasetteki 'yeni bir çözüm süreci mi başlıyor?' tartışmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Gazete Duvar'dan Ceren Bayar'a konuşan Cengiz Çandar, "Bir şey pişiyor mu, bir şey var mı?’ derseniz evet, pişen bir şey var ama buna ‘çözüm süreci’ demek için çok erken. Türkiye'de çok sevilen deyimle ‘istikşafi görüşmeler’ döneminin ta en başındayız gibi gözüküyor" ifadelerini kullandı.
"Eğer Amberin Zaman’ın yazısını esas alırsak o yazıda iki tane somut vurgu yapılıyor. Bir; Öcalan'la devlet görüşüyor. İki; Öcalan'la Kandil arasında bir iletişim var. Tabi bu da devlet tarafından sağlanıyor" değerlendirmesini yapan Çandar, şunları söyledi:
"Tüm bunlarla Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında yaptığı konuşmada seçtiği sözcükler, hemen arkasından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yine kendi partisinin grup toplantısına yaptığı konuşmada seçtiği sözcükler ve kurduğu cümleler de birleştirildiği zaman bir şeylerin piştiğini görebiliyoruz, hissedebiliyoruz. Taşlar mı döşeniyor, döşenmek üzere taş mı aranıyor? Bunu en azından bulunduğum noktadan baktığım zaman ben net bir şekilde göremiyorum. Bu yüzden ‘çözüm süreci’ ifadesini kullanmanın erken olduğu ve bu konuda ihtiyatlı olunması gerektiği kanısındayım."
AKP'Lİ METİNER: ANKARA-ÖCALAN GÖRÜŞMESİNİ SAKINCALI BULMAM
Eski AKP Milletvekili Mehmet Metiner, PKK lideri Abdullah Öcalan ile hükümetin görüşmesinde "hiçbir sakınca bulmadığını" söyledi.
Euronews Türkçe'ye konuşan Metiner, PKK'nin silah bırakmasında Öcalan'ın bir etkisinin olacağını düşünmediğini belirtti.
Metiner, "Çünkü Kandil'de bunun bir karşılığı yok. Bütün iplerin İsrail ve ABD'nin elinde olduğu bir PKK'dan bahsediyoruz. Ben silah bıraktırma odaklı bir sürecin başlatılmasının doğru olmayacağını, bunun karşılık bulmayacağını, PKK yönetimi istese bile bunu yapamayacağı kanaatindeyim. Siyasal iklim oluşmadan, sadece PKK'ya silah bıraktırmak üzerinden başlayacak bir süreç Türkiye'ye çok şey kaybettirir" değerlendirmesini yaptı.
AHMET TÜRK: UZATILAN HER ELİ KIYMETLİ BULUYORUZ
İLKE TV'den Ömer Çelik'e konuşan DEM Partili Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Bahçeli'nin tokalaşması ve 'çözüm süreci' iddiaları hakkında konuştu.
Ahmet Türk, "Tabi ki biz yıllardan beridir adalet için, eşitlik için, onurlu bir barış için mücadele veren bir siyasetiz, bir halkız. Biz hep barışı dile getirdik, çözümün diyalogdan geçtiğini ifade ettik. Dün de bugün de aynı şeyi söylüyoruz. Elbette ki tüm gelişmeleri dikkatle izliyoruz. Yani her adımı değerli buluyoruz. Ama dün de bir açıklama yaptık bunu abartmamak gerek. Gelişmeleri doğru izlemek lazım" dedi.
Türk, "Dürüstçe söylemek gerekir ki şu anda böyle bir şey beklemiyorum, yani bireysel olarak düşüncemi söylüyorum. Barış için uzatılan her eli kıymetli buluyoruz. Ama tabi bunun sonu ne olacak, nasıl gelişecek, hak ve özgürlükler konusunda neler konuşulacak, neler tartışılacak? Bunları da zaman içinde göreceğiz" ifadelerini kullandı.