Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, 10 Ekim 2015'te 2 teröristin üzerlerindeki patlayıcıyı infilak ettiği, 104 kişinin hayatını kaybettiği ve çok sayıda yaralının olduğu Ankara Garı katliamı anısına bir basın açıklaması düzenledi.

'Yastayız, isyandayız, katilleri tanıyoruz. Unutmadık unutturmayacağız!' başlıklı basın açıklamasını Mersin Emek ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Özbay okudu.

'KATLİAM PLANLIYDI'


DİSK, KESK, TMMOB, Türk Tabipler Birliği ve emek ve demokrasi güçleriyle beraber Ankara'da barış, demokrasi, eşitlik, insan haklarına saygı, halkların kardeşliği, emeğin karşılığı, ve adalet için toplandıklarını belirten Mustafa Özbay, 104 kişinin can verdiği intihar saldırısının planlı bir katliam olduğunu belirtti.
Özbay, 'Bu ülkede, bu topraklarda, barış istemek, demokrasi istemek, eşitlik istemek, insan haklarına saygı istemek, halkların kardeşliğini istemek, emeğin karşılığını istemek kısacası adalet istemek çok ama çok zor. Ama bizler zor alanı seçtik. Ankara'da 10 Ekim günü saat 10:04'te kalleşçe pusu kurularak katliama maruz kalan kardeşlerimiz, yoldaşlarımız, annelerimiz, babalarımız canlarımızda işte bu zor olanı seçti. Birlikte halaylarla, türkülerle emek, barış ve demokrasi için bu topraklarda akan kanın durması için, anaların gözyaşlarının bir daha akmaması için tek yürek olarak DİSK, KESK, TMMOB, Türk Tabipler Birliği ve emek ve demokrasi güçleriyle seslerimizi birleştirerek Ankara'da buluştuk. Ama katliamcılar, işbirlikçiler Ankara'ya barış istemek için giden yoldaşlarımızın aramızdan ayrılmasına sebep oldular. 104 arkadaşımızı barış şehidi verdik, çok sayıda arkadaşımız ağır yaralandı. 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara'da tam anlamıyla bir katliam planlandı ve hayata geçirildi' şeklinde konuştu.


'KATİLLERİ TANIYORUZ'

Ankara Garı Katliamında hayatını kaybedenleri anan Özbay, katilleri tanıyoruz diyerek, 'Bugün Ankara'daki Emek, Barış ve Demokrasi mitingimize yapılan ve yüzlerce barış şehidi verdiğimiz insanlık dışı ve alçakça yapılan katliamın üzerinden tam 8 yıl geçti. Acımızda, öfkemizde her geçen gün büyüyerek devam ediyor. 8 yıl önce Ankara Garı önünde Cumhuriyet tarihinin en kanlı, en vahşi katliamında yaşamlarını yitiren yoldaşlarımızı bir kez daha saygıyla, özlemle anıyoruz. Biz, bu bombaları patlatanları da koruyup kollayanları da katliamcıları da dün Maraş'tan, Sivas'tan, Çorum'dan, 1977 Bir Mayıs Taksim'den, Madımak'tan, Roboski'den, Reyhanlı'dan; Adana'dan, Mersin'den, Diyarbakır'dan, Suruç'tan ve en son olarak yüzlerce barış şehidi ve yüzlerce ağır yaralı verdiğimiz Ankara'dan biliyoruz. Ve bu katilleri tanıyoruz.
Saraylarını, saltanatlarını kurtarmak için Türkiye'yi kanlı bir sürecin içine çekenlere karşı ülkenin dört bir yanından gelen Türküyle, Kürdüyle, Alevisiyle, Sünnisiyle, kadınıyla, erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla on binlerin buluştuğu, kucaklaştığı, aynı türküleri söyleyerek, aynı halaya aynı horona durarak, emek, barış, demokrasi diye haykıran insanlara saldırarak katliam yapanların hedefi neydi? Saldırganların hedefi oldukça açıktır. Hedef emektir, hedef barıştır, hedef demokrasidir' diye konuştu.

İsrail’in Şam’a Düzenlediği Hava Saldırısında 15 Kişi Hayatını Kaybetti İsrail’in Şam’a Düzenlediği Hava Saldırısında 15 Kişi Hayatını Kaybetti


'NEDEN ÖNLEM ALINMADI?'


Özbay, 104 ölü ve yüzlerce yaralının olduğu intihar saldırısında gerekli önlemlerin de alınmadığının altını çizdi. Kaybedilen canlar için mücadele etmekten vazgeçmeyeceklerini belirten Özbay, 'Dün sorduk bugünde soruyoruz; 10 Ekim'den 22 gün önce Emniyet Genel Müdürlüğü'nün yazışmalarında Ankara'da canlı bomba eylemi yapılacağına dair bilgiler olmasına rağmen niye önlem alınmadı? Mitingin izinli olması ve 3 kere miting tertip komitesiyle toplantılar yapılmasına rağmen niye tertip komitesiyle saldırı olacağı paylaşılmadı? Herhangi bir güvenlik zafiyeti yoktur derken, bu katliam nasıl gerçekleşti? Güvenlik zafiyeti yoksa emniyet müdürü niye görevden alındı? Ankara katliamında adı geçenlerin Suruç katliamıyla bağlantılarının kesin olmasına rağmen niye en ufak bir önlem alınmadı? Ancak, ne yaparlarsa yapsınlar gerçeklerin üstü örtülemedi, örtülmeyecek. 10 Ekim Ankara katliamının üzerinin örtülmesine Ankara'nın kirli karanlık dehlizlerine hapsedilmesine izin vermeyeceğiz. Bedeli ne olursa olsun emek, barış ve demokrasi mücadelemizden asla ve asla geri adım atmayacağız.
Bizler emek, meslek örgütleri ve demokrasi güçleri olarak tüm dost kurumlarla beraber yoldaşlarımızın, barış şehitlerimizin mücadelesini yaşatmak için her zaman bir arada olacağız. Her zaman faşizme karşı omuz omuza olacağız. Onlar kaybedecek biz kazanacağız. Bu katliamı yapanlardan hesap sorana kadar mücadelemiz devam edecek. Yastayız, isyandayız, bu yapılan katliamı asla unutmadık, unutturmayacağız. Yaşasın emek, barış, özgürlük ve demokrasi mücadelemiz' dedi.

Editör: Haber Merkezi