MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan ile ilgili "umut hakkı" çıkışı, siyaset sahnesinde tartışmaların fitilini ateşledi. Öcalan’ın İmralı’dan yaptığı çağrının ardından başlayan temaslar, Bahçeli ile yapılan görüşmeyle dikkat çekti. Bu görüşme ve Bahçeli’nin açıklamaları kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi (CVP), Bahçeli hakkında "terörü övme" suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu.
Süreçte Dikkat Çeken Ayrıntılar
Suç duyurusu, Avukat İsmail Hakkı Atal liderliğinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunuldu. Dilekçede, Bahçeli’nin yaptığı açıklamaların “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” ve “Terör örgütlerinin cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru göstermek veya övmek” suçlarını içerdiği iddia edildi.
“Yasama Dokunulmazlığı Kapsamında Değil”
Suç duyurusunda, Bahçeli’nin ifadelerinin yasama faaliyetleri kapsamında değerlendirilemeyeceği belirtildi. Dilekçede şu ifadelere yer verildi: “Yasama dokunulmazlığı, yalnızca yasama işlemleriyle sınırlıdır. Bu nedenle, söz konusu açıklamalar yasama faaliyeti kapsamında değildir.”
Meclis Temasları Tartışma Yarattı
DEM Parti milletvekilleri, Öcalan’ın çağrısı sonrası başlattıkları temas turunda, Bahçeli ile de bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmenin ardından sıcak mesajların verilmesi ve siyasi ziyaretlerin sürmesi tartışmaları derinleştirdi. Bahçeli’nin açıklamalarına gelen tepkiler büyürken, suç duyurusu sürecin hukuki bir boyuta taşınmasına neden oldu.
Gözler Yargı Sürecinde
CVP’nin başlattığı bu hukuki adım, Bahçeli’nin açıklamalarının siyasi ve hukuki boyutlarını yeniden gündeme taşıdı. Kamuoyu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın suç duyurusu ile ilgili atacağı adımları merakla bekliyor.
