Seren SABUNCU
Halkın iradesiyle seçilen TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın milletvekilliği düşürüldü. TİP Mersin İl Örgütü üyeleri sokağa inerek, “Can Atalay er ya da geç esir tutulduğu o dört duvar arasından çıkacak. Hatay halkı vekiline kavuşacak” dedi.
KARAR OKUNURKEN TBMM BAŞKANI YURTDIŞINDAYDI
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında, Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararını tanımayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin verdiği karar Meclis'te okutuldu. Atalay'ın milletvekilliği düşürüldü. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Federal Konsey Başkanı Saqr Ghobash ile bir araya geldiği sırada meclis başkanlığını Bekir Bozdoğan yönetti. Bekir Bozdağ'ın yönettiği; TBMM Genel Kurulu'nda, Atalay'ın vekilliğini Yargıtay kararıyla sonlandırmak üzere fezleke okunacağı sırada muhalefet kürsüye yürüdü. Bozdağ'ın önüne 'Can Atalay'a özgürlük' dövizleri tutuldu ve Anayasa kitapçığı fırlatıldı. Düşürülme kararının ardından oturuma ara verildi.
“BİZ, SARAY’DAN BÜYÜĞÜZ, BİZ İKTİDARLARDAN, PATRONLARDAN BÜYÜĞÜZ”
TİP'ten Türkiye genelinde eylem çağrısı geldi. Mersin’de toplanan TİP üyeleri Pozcu Koton önünde bir araya geldi. Basın açıklamasını okuyan İl Yönetim kurulu üyesi Ceren İnan, “Biz, Saray’dan büyüğüz, biz iktidarlardan, patronlardan büyüğüz. Bu yüzden şimdi bir kez daha yan yana gelmek, yeniden mücadele etmek zorundayız. Can Atalay er ya da geç esir tutulduğu o dört duvar arasından çıkacak. Hatay halkı vekiline kavuşacak” diye konuştu.
“ATALAY’IN MİLLETVEKİLİ SIFATI KAZANDIĞINA DAİR HİÇBİR ŞÜPHE YOKTUR”
İnan, “Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş yurt dışındayken Yargıtay’ın Hatay Milletvekilimiz Can Atalay hakkında verdiği hukuk dışı karar AKP Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ tarafından Meclis kürsüsünden okutulmuş ve Türkiye Büyük Millet Meclisi bugün Hatay halkının iradesini yok sayan bir karara imza atarak Can Atalay’ın milletvekilliğini düşürmüştür. Gezi’nin en güzel çocuklarından biri olan Can Atalay, 14 Mayıs Genel Seçimleri’nde partimiz tarafından milletvekili adayı gösterilmiş ve Can'ın milletvekili olabileceği Yüksek Seçim Kurulu tarafından kabul edilmiştir. Hatay halkı, iradesini ortaya koyarak Can Atalay’ı milletvekili seçmiş ve Can’a milletvekili mazbatası verilmiştir. Meclis’te milletvekillerinin yemin etmek için kürsüye çağırıldığı esnada Can Atalay’ın adı ‘Hatay milletvekili’ olarak okunmuş ve Can Atalay partimiz tarafından Meclis Başkanlığı için aday gösterilmiştir. Can Atalay’ın Meclis Başkanlığına adaylığı kabul edilmiş, ayrıca Meclis’teki tüm siyasi partilerin oy birliği ile Can Atalay, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu üyesi olmuştur. Dolayısıyla, ortada Can Atalay’ın milletvekili sıfatı kazandığına dair hiçbir şüphe yoktur” ifadelerine yer verdi.
“VEKİLİMİZİ ÇIKARTACAĞIZ!”
Can Atalay’ı çıkarmaya kararlı oldukları söyleyen İnan, “Tüm bunlara rağmen Can Atalay’ın tahliye edilmemesine ilişkin Anayasa Mahkemesine yapılan başvurunun sonucunda Anayasa Mahkemesi, Can Atalay’ın derhal tahliye edilmesine karar vermiştir. Karar, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş olsa da mahkeme kararın gereğini yerine getirmeyerek dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesine göndermiştir. Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise Anayasa’yı tanımamaya devam ederek AYM kararını hiçe sayan, hukuken bir karar olarak dahi adlandırılamayacak bir metne imza atmıştır. Bu hukuksuzluk üstüne AYM’ye bir başvuru daha yapılmış ve bu kez AYM, dosyanın görevli ve yetkili mahkeme olan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine ve Can Atalay’ın derhal tahliye edilmesine oy birliğiyle karar vermiştir. Bu süreç yine aynı şekilde sürmüş ve milletvekilimizin hukuksuz tutukluluğu devam etmiştir” dedi.
“HATAY HALKI VEKİLİNE KAVUŞACAK”
“Bugün, Türkiye Büyük Millet Meclisi, Yargıtay eliyle gerçekleştirilen bu Darbe girişiminin bir ortağı haline gelmiştir” diyen İnan, “AYM kararlarının bağlayıcı olduğu ve tüm yargı kurumlarını bağladığı yönündeki Anayasa hükmü önce Yargıtay tarafından, ardından da TBMM tarafından fiilen yürürlükten kaldırılmıştır. Türkiye’de artık bir anayasanın bulunmadığı, anayasal güvencelerin ortadan kaldırıldığı, TBMM tarafından tescillenmiştir. Sanılmasın ki yılacağız, sanılmasın ki pes edeceğiz, ‘öyle olsun’ diyeceğiz. Biz bugün, bir kez daha yeniden başlıyoruz. Buradan bu hukuksuz kararın alınmasında en ufak bir payı olanlara, kararın altına imza atanlara sesleniyoruz: Bu ülkenin tarihinin en aydınlık sayfalarından biri olan Gezi Direnişi’ni kirletebileceğinizi sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. Ölümü reva gördüğünüz, ölüme mahkum ettiğiniz Hatay halkının iradesini hiçe saymanın hesabını mutlaka vereceksiniz. Halkımıza da buradan bir çağrı yapıyoruz: Biz, Saray’dan büyüğüz, biz iktidarlardan, patronlardan büyüğüz. Bu yüzden şimdi bir kez daha yan yana gelmek, yeniden mücadele etmek zorundayız. Can Atalay er ya da geç esir tutulduğu o dört duvar arasından çıkacak. Hatay halkı vekiline kavuşacak” diye konuştu.