Covid-19 pandemisi yalnızca çalışma alışkanlıklarını değil, estetik algısını da dönüştürdü. Çevrimiçi toplantılarla ekran karşısında daha sık kendi yüzünü gören birçok kişi, estetik operasyonlara yöneldi. Sosyal medyada sürekli yüzün öne çıkması da bu ilgiyi perçinledi.
Uluslararası Estetik Plastik Cerrahi Derneği'nin (ISAPS) verilerine göre, 2023 yılında dünya genelinde yaklaşık 35 milyon estetik işlem gerçekleştirildi. Bu işlemlerin büyük çoğunluğu yüz ve baş bölgesine odaklandı. Sadece bu bölgeye yapılan uygulama sayısı 6,5 milyonu geçti. Bir önceki yıla göre yüzde 19,6’lık artış yaşandı. Aynı oran Türkiye’ye de yansıdı.
En çok burun ve göz kapağı estetiği yapılıyor
Türkiye’de 2023’te yüz ve baş bölgesine yönelik yaklaşık 270 bin cerrahi operasyon yapıldı. En çok tercih edilen işlem 83 bini aşan sayıyla burun estetiği (rinoplasti) olurken, onu 61 binin üzerindeki göz kapağı estetiği (blefaroplasti) takip etti. Dudak büyütme işlemleri ise önceki yıla göre yüzde 29 arttı.
ISAPS’a göre, cerrahi dışı işlemlerde ise botoks, 8,8 milyon uygulama ile ilk sırada. Ardından hyalüronik asit dolguları, epilasyon, cilt sıkılaştırma ve cerrahi olmayan yağ azaltma işlemleri geliyor.
Kredi çeken işlem yaptırmaya gidiyor
Bu artışın nedenlerini Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanları Derneği (TPRECD) Başkanı Prof. Dr. Şükrü Yazar şöyle açıklıyor: “Pandemi döneminde çevrimiçi toplantılarda kişiler hem kendilerini hem diğer katılımcıları ekrandan görmeye başladı. Bu karşılaştırma duygusu, estetik talebini körükledi. Sosyal medyada yüzün çok daha görünür hale gelmesi de etkili oldu.”
Güzelliğin “gizli” değil, artık “fark edilir” olması gerektiği fikri ise daha çok kişiyi kredi çekerek işlem yaptırmaya yöneltti. Dudak, çene, yanak gibi bölgelere yönelik uygulamalar daha görünür hale geldikçe talep de arttı.
Erkek hasta oranı da yükseldi
Üstelik bu artış yalnızca kadınlarda değil. Prof. Dr. Yazar, kendi pratiğinde erkek hasta oranının yüzde 3-5’ten yüzde 15-20’ye yükseldiğini belirtti.
Bu yoğun ilgi, estetik işlemlerin kimler tarafından yapılabileceği konusundaki tartışmaları da beraberinde getirdi. 2025 Kış Sempozyumu’nda gündeme gelen bir diğer önemli başlık, 7 Ocak 2025’te Resmi Gazete’de yayımlanan yeni yönetmelik oldu.
"Hasta güvenliğini tehdit eden bir gelişme..."
Yeni düzenlemeye göre, plastik cerrah, dermatolog veya Sağlık Bakanlığı onaylı medikal estetik sertifikası olan hekimlerin dışında, eğitim müfredatları kapsamında başka hekimlerin de estetik işlem yapmasının önü açıldı. Ancak bu değişiklik, uzmanlar arasında ciddi endişeye yol açtı.
Prof. Dr. Yazar, “Branş isimlerinin ve 'Bakanlık onaylı' ifadesinin çıkarılması, hasta güvenliğini tehdit eder hale geldi” dedi ve Sağlık Bakanlığı’nı bilimsel ve etik değerlere dayalı, istişareye açık düzenlemeler yapmaya çağırdı. Estetik cerrahideki bu hızlı büyüme, yalnızca kişisel tercihleri değil, sağlık politikalarını da yeniden şekillendiriyor.