Bolşeviklerin iktidarı el geçirmesi Rusya’da iç savaşa neden oldu. Onların, sosyalist koalisyon hükümeti reddetmek, Çeka’yı kurmak Temsilciler Meclisi’ni kapatmak ve Brest-Litovsk Anlaşması’nı imzalamak gibi iktidarlarının başında aldıkları birtakım önlemler, birçok sosyalisti bile Bolşeviklerin muhaliflerin arasına itmek gibi bir etki yarattı. İlk ciddi askeri muhalefet, Kadetler ve Sibirya’daki Omsk’ta SD’ler ve Volga bölgesindeki, Samara’daki Kurucu Meclis Komitesi tarafından başlatıldı. Bu gruplar Eylül 1918’de bir ‘‘Direktuvar’’ oluşturmak için birleştiler. Fakat sonunda Bolşevik karşıtı hareketin liderliğini üstlenenler, uçlardaki üst bölgelerinde görev yapan eski imparatorluk ordusunun Beyazlar olarak anılacak kıdemli subayları oldu. Sibirya’da amiral Aleksandr Kolçak, Kafkasya’da ve Kossaklar arasında General Anton Denikin, Baltık bölgesinde General Nikolay Yudeniç, yönetimi Direktuvar’dan zorla devraldılar. Bu komutanlar önce Rusya’yı savaşın içine tekrar çekmeye çalışan, sonra Kasım 1918 sonrasında Bolşevizmi ezmek için gönülsüzce girişimde bulunan savaş dönemi müttefiklerinden bazı yardımlar aldılar.!!!! Yeni Sovyet Devleti, 1918 yılında ve sonbaharında Sibirya’dan ve 1919 güzünde güneyden ve Baltık’tan işgal edildi. Fakat her iki durumda da Beyazları püskürtmeyi başardı. 1920’de Sovyet Rusya, ancak bu kez yeni bağımsız olmuş ve 17. yüzyılda kaybettikleri Beyaz Rusya, Ukrayna ve ulusal şairleri Adam Mickiewicz’in vatanı olan Litvanya’yı geri almaya çalışan Polonyalıların tehdidi altına girdi.

      Kızıl Ordu yine, sadece işgali durdurmakla kalmadı; aynı zamanda işgalcileri ülkelerinin içlerine kadar takip etti. Bolşevikler bu zaferi kazanmak için yeni bir ordu yaratmak ve yeniden silahlanmak zorunda kaldılar. 1917’deki en popüler politikalarından birisi ordunun demokratikleştirilmesi ve barışın ilanı olmuştur. İç savaşın başlamasıyla birlikte bunların da tersine çevrilmesi gerekiyordu. Kızıl Muhafızlar ve askeri komiteleri tarafından yönetilen birlikler, uygun şekilde örgütlenmiş ve disipline edilmiş orduları alt edebilecek yetenekten yoksundular. Savaştan sorumlu halk komiseri Troçki, yeni bir İşçi Ordusu ve birliklerini zorunlu askerlik çağrısıyla oluşturan köylü Kızıl Ordu’sunu kurdu ve eski unvanlar ve nişanlar olmaksızın fakat ölüm cezasına kadar giden tam bir askeri disiplinin mevcut olduğu emir komuta hiyerarşisini yeniden hayata geçirdi. Askeri komiteler ilga edildi ve yerlerine erlerin moral ve politik eğitiminden sorumlu siyasi komiserlerin başkanlık ettiği siyasi şubeler kuruldu. Fakat Bolşeviklerin safında tecrübeli hiçbir askeri personelin olmadığını fark eden Troçki, eski imparatorluk subaylarını, yeni ordunun komutasını devralmaları için davet etmeye karar verdi.