Bu soruya bir çok kişi henüz çok zaman var diyecek.Normal seçimler 2028 yılında olacak ama ben seçimlerin erkene çekileceğini düşünüyorum.Yeni anayasa çalışmalarının esas gayesi Erdoğan’ın önünü açmak amacını taşıyor.Normal yapılacak bir seçimde Erdoğan aday olamıyor.Ama mecliste bir erken seçim kararı alınırsa o taktirde tekrar aday olma imkanı var.Özgür Özel 2025 Kasım ayında yapılacak bir erken seçime evet diyeceklerini açıklayarak daha sonra yapılacak seçimlere kapıyı kapattı.Şu anda cumhur ittifakının toplam milletvekili sayısı erken seçim için karar vermeye yetmiyor.Ya diğer partilerin destek vermesiyle mümkün olacak,yada meclisten erken seçim kararı çıkmayacak.Cumhur ittifakı seçimlerin zamanında yapılacağını söylüyor ama ben emin değilim.Özellikle anayasa değişikliğine konacak bazı maddeler ile Gelecek,Saadet ve Deva partisinden destek alabilirler.O zamana kadar köprünün altından çok sular akar.Gün doğmadan neler doğar bilemeyiz.siyaseti çok iyi tahlil eden Erdoğan’ın vardır bir planı.O kadar rahat ve kendinden emin ki;hiç kimse Erdoğan’ın nasıl bir strateji izleyeceğini bilmiyor.Ama benim görüşüm seçimlerin zamanında olmayacağı yönünde.Tabi bu benim görüşüm.Şöyle de bir durum var; görünen köy klavuz istemez.Erdoğan bu gücü bırakmak istemez.Düşünün kendi bütçesini,kendi maaşını kendi belirliyor.Kim bırakır bu makamı.Sözünün üstüne söz söylemek mümkün mü?
Şöyle veya böyle bir erken seçim gündeme gelecek.Cumhur ittifakının cumhurbaşkanı adayı Erdoğan.Burda tartışma yok.Esas tartışma CHP içinde yaşanacak.Son günlerde CHP’de bu meyanda tartışmalara şahit oluyoruz.Özellikle Ekrem İmamoğlu’nun açıklamalarını takip ettiğimizde bu tartışmaların daha da alevleneceğini söyleyebiliriz.Ne diyor İmamoğlu;” omuzuma dokundun,sağa sola yan gözle baktın diye kim bu iklimi bozarsa beni karşısında bulur.” Tam mealen bunları söylüyor.Peki İmamoğlu durup dururken mi bunları söylüyor.Tabiki bunun bir arka planı var.Parti içinde bir klik İmamoğlu’nun mahkemede görülen siyasi yasağının onaylanacağını açık açık gündeme getiriyor. Bunu iktidar medyasından daha fazla muhalif medya yazıp çiziyor.CHP’yi destekleyen yazarlar,Kemal Kılıçdaroğlu taraftarları, kısmende Mansur Yavaş’ı destekleyenler yapıyor.Bunu duyan usta siyasetçi tabiki sinirleniyor.Nede olsa değişimin mimarı olarak kendini görüyor ve bunu her fırsatta belli ediyor.
Şu anda CHP’de potansiyel cumhurbaşkanı 3 adet aday var.Bunlardan birisi Özgür Özel.Bir televizyon kanalında her ne kadar aday olmayacağını açıklasa da belli olmaz.İkinci ve en önemli aday adayı İmamoğlu.Şayet cezası onaylanmazsa kesin aday olacaktır.Üçüncü aday adayı Mansur Yavaş.İmamoğlu’nun adaylığı siyaset yasağı konularak engellenirse Yavaş kesin adaydır. Son zamanlarda verdiği demeçlerde bu yöndeki meramını ortaya koyuyor.İmamoğlu aday olursa eksileri artıları ne olabilir.Tabi ki artısı eksisinden fazla.En azından Kürt seçmenlerin oyunu alır.Eksisi ise biraz polemiklere fazla girmesi.İşini yaparken bazen uzlaşmaz bir görüntü veriyor. Karadeniz insanının tez kabarması İnamoğlu’nda da var.Bu büyük bir dezavantaj. Halk şöyle düşünüyor;acaba İmamoğlu cumhurbaşkanı olursa Erdoğan gibi gücü tamamen elinde mi bulundurur?Çünkü bu sistem güç zehirlenmesine neden oluyor. Şayet parlementer sisteme geçilemezse bu uzlaşmazlık girdabına İmamoğlu’da girebilir.
Gelelim Mansur Yavaş’a.Biliyoruz ki Yavaş ülkücü kökenden geliyor.CHP’ye girdiğinden beride bu konudan taviz vermedi.Bu haliyle Chp seçmeninin karşısına çıktı ve seçmen bu durumdan rahatsız değil.İkinci kere belediyeyi kazandı.İmamoğlu’na göre daha uzlaşmacı bir görüntü veriyor.Çok sık polemiklere girmiyor.Uyguladığı sosyal belediyecilik ile Ankara halkının gönlünde taht kurmuş vaziyette.Hükümetle de pek sorun yaşamıyor.Yavaş’ın chp seçmeni yanında MHP ve İyi partiden oy alacağı hesaplanıyor. Özellikle ülkücü taban aynı görüşü savunan Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı olmasına açık destek verir.Yavaş’ın en büyük handikabı Kürt seçmenden gerekli desteği alamayacağı. Şimdilik Kürt seçmenin Yavaş’a karşı bir rezervi olduğu kesin.İleride bu durum değişir mi bilemem.Ama Erdoğan mı,Yavaş mı denkleminde kerhende olsa Yavaş’ı destekleyebilirler.Bunu o tarihteki konjektör belirleyecektir.Yavaş şayet cumhurbaşkanı olursa uyumlu bir siyaset izleyecektir.Her görüşe eşit mesafede görevini layıkı ile yapacaktır.Son zamanlarda Yavaş’ın CHP’den ayrılacağı ve İyi partiye katılacağı konuşuluyor.Ben buna ihtimal vermiyorum. Özellikle kendisinin de bu konuyu yalanlamasına karşı bu olay sürekli kaşınarak Yavaş’ın yıpratılmaya çalışıldığını düşünüyorum.
Tabiki cumhurbaşkanı seçimleri birazda anayasa değişikliğiyle bire bir ilişkilidir.Her ne kadar cumhur ittifakı cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden taviz vermeyeceğini söylese de Ak partinin MHP’den kurtulmak için parlementer sisteme dönebileceği bile dillendiriliyor.Bu durumda Chp şimdiden hazırlık yapmalı ve parlementer sisteme geçmek için var gücü ile mücadele etmelidir. Diğer partilerin cumhurbaşkanı adayı gösterip göstermeyeceği belli değildir ama gösterseler de bunun bir önemi yoktur.Chp adaylık sürecinde biraz sarsıntı geçirebilir. Kılıçdaroğlu’ un adaylığı gibi son saniyede bir aday çıkarırsa bu partide ikileme neden olabilir.Onun için şimdiden bir görüşme trafiği ile adayını açıklamalıdır.Buda İmamoğlu’nun siyasi yasağına bağlıdır.Bence bilerek mahkemenin kararı uzatılarak chp içinde bir ikilik yaratılmaya çalışılıyor.